MALATYA (A.A) - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TBMMyi toplantıya çağırdık. Suriyeye bakın, teröre bakın dedik. Çözüm yolu meşru zemindir. Meşru zemin TBMMdir. Gelin konuşalım, dedik. Korktular, gelmediler dedi.
     Kılıçdaroğlu, Malatyanın Hekimhan ilçesinde, 4. Hekimhan Ceviz, Maden ve Kültür Festivalinde konuşan Kılıçdaroğlu, demokrasinin önemine değindi.
     Kılıçdaroğlu, demokrasinin solunan hava gibi olduğunu ancak kirlendiği zaman fark edilebileceğini söyledi.
     Herkesin birilerinin düşündüğü gibi düşünmek zorunda olmadığını ifade eden Kılıçdaroğlu, Bir topluma aklın özgürlüğünü egemen kılabilirsek hem insanlık tarihine hem demokrasiye büyük katkıda bulunmuş oluruz diye konuştu.
     Kılıçdaroğlu, demokrasinin batılıların dayattığı bir şey olmadığını söyleyerek şunları kaydetti:
     Iraka girdiler. Ne diye girdiler- Demokrasi adına girdiler. Batının egemen güçleri girdi. Bir buçuk milyon insan öldü. Binlerce Müslüman kadına tecavüz edildi. Geldi mi Iraka demokrasi- Şimdi aynı oyun demokrasi adı altında Suriye için oynanmak isteniyor. Efendim Suriyede demokrasi yokmuş. Suriyede demokrasi yok. Suriyeye silah sokulsun diye para veren Suudi Arabistanda mı demokrasi var- Katarda mı demokrasi var-
     Suriyede demokrasi açısından ciddi sorunların olduğunu öne süren Kılıçdaroğlu, Elbette ki demokrasi gelmeli. Elbette ki özgürlükler gelmeli. Ama Batının egemen güçlerinin dayatması ile bir ülkeye demokrasi gelmez. Biz demokrasiyi her halkın kendi özgür iradesi ile kazanmasını isteriz ifadesini kullandı.
     Kılıçdaroğlu, Türkiyenin Batının egemen güçlerinin taşeronluğuna soyunmadan kendi iradesi ve gücü ile bölgesinde lider olabileceğini belirtti.
     Kılıçdaroğlu, Batının egemen güçlerinin Ortadoğudaki taşeronluğuna soyunmak Türkiye Cumhuriyetine, Türkiye Cumhuriyeti hükümetlerine yakışmaz değerlendirmesinde bulundu.
     Türkiyenin hukuk devleti olmak zorunda olduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, Dörtyolda polisleri suçlu imiş gibi sıraya dizip de Kim vardı bunların içinde, kim sana bir şeyler söyledi diye o tablo var. O tabloyu biz unutmadık. O tablo demokrasiye yakışan bir tablo değildir. Kim yanlış yaparsa yanlışa karşı duracağız. Ama kurumları eleştirmek, olduğu yerden daha küçük göstermek ya da onları bir şekli ile toplumun gözünde yıpratmak doğru değildir görüşünü dile getirdi.
    
     Terör konusuna da değinen Kılıçdaroğlu, can yakan terörle ortak mücadele etmek gerektiğini kaydederek, şöyle konuştu:
     Terör için mücadele edeceğiz, dedik. Ortak aklı oluşturalım, dedik. TBMMyi toplantıya çağırdık. Suriyeye bakın dedik. Teröre bakın dedik. Çözüm yolu meşru zemindir. Meşru zemin TBMMdir. Gelin konuşalım, dedik. Korktular, gelmediler. Gelmeyenleri aklınızın bir köşesinde tutun. Gelmeyenlere sizin yanınıza geldikleri zaman, Niçin TBMMye gitmediniz, diye sorun. Şehitlerimizin sorumlusudur onlar. Eğer siz teröre karşı mücadele edecekseniz ortak mücadele etmek durumundayız. Terör konusunda Türkiye bir duvar gibi onurlu bir duruş sergilemelidir.
     Terörün nereden gelirse gelsin bir insanlık suçu olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, O suça karşı onurlu duran bir parti de CHPdir. Bunun karşısında sağlıklı bir duruş sergilemek zorundayız. İnsanları sevmek zorundayız. Terörü bitirmek zorundayız. Bütün komşularımızla barış içinde yaşamak zorundayız. Onun için yeni bir partiye, yeni bir iktidara, yeni bir Cumhuriyet Halk Partisine ihtiyaç var, diyoruz diye konuştu.
     İstanbul Büyükşehir Belediyesinin 1 kilometre metroyu 140 milyon liraya, Ankara Büyükşehir Belediyesinin 90 milyon liraya yaptırdığını öne süren Kılıçdaroğlu şunları kaydetti:
     İzmir Büyükşehir Belediyesi ise bunu 56 milyon liraya yapıyor. Elinizi vicdanınıza koyun. Bütün Türkiyeye sesleniyorum. 140 milyon liraya yapılan bir metro inşaatı İstanbullulara ve bütün Türkiyeye atılan bir kazık demektir dedi.
     Kılıçdaroğlu, Güzelyurt Belediyesini de ziyaret etti.
     CHP Malatya Merkez İlçe Başkanlığı yönetim kurulu üyesi Suzan Baydoğanın kızı Bahar Baydoğanın Malatyadaki düğününe katılan Kılıçdaroğlu, geline ve damada birer adet yarım altın taktı.
    
     Muhabir: Yeter Erdine
     Yayıncı: İbrahim Uyar