Diyaliz Öncesi Eğitim Polikliniği sayesinde böbrek yetmezliği erken teşhis edilecek

Diyaliz Öncesi Eğitim Polikliniği sayesinde böbrek yetmezliği erken teşhis edilecek

Isparta Devlet Hastanesi bünyesinde böbrek hastalarının daha geç diyaliz ve nakil olmasını sağlamak için Diyaliz Öncesi Eğitim Polikliniği(DÖEP) açıldı. Bir ay önce açılan ünitede hastalar 6 aylık bir eğitimden geçiriliyor. Hastalara çeşitli diyaliz yöntemleri hakkında bilgi verilerek böbrek yetmezliğinin erken bir evrede yakalanıp, hastalığın ilerlemesinin yavaşlatılması hedefleniyor. Devlet Hastanesi Nefroloji servisinde ayda 150 hastaya eğitimler veriliyor. Poliklinikte geri dönüşümsüz böbrek bozukluğu olan hastaların düzenli takibinin yanı sıra hastalar altı ay ya da bir yıl süreyle özel bir eğitimden geçirilecek. 20-30 dakikalık seanslardan oluşan eğitimlere hasta ile birlikte yakınları da katılabiliyor. Vatandaşlar sadece böbreklerini kontrol ettirmek amacıyla bile bu ekibin hizmetlerinden yararlanabiliyor. Hastane Başhekimi Dr. Ramazan Okutan, yapılan araştırmalarda böbrek yetmezliği hastalığının kronik boyutlara ulaşmadan, dengede tutmanın mümkün olabileceğinin gözlemlendiğini söyledi. Okutan, eğitimler sayesinde hem hasta, hem sağlık personeli hem de hasta yakınlarının tedavi sürecinde daha uyumlu ve bilinçli davrandığını belirtti. Okutan, ülke genelinde böbrek yetmezliği sorunu yaşayanların yüzde 50'sinin hastalığın son aşamasında hekime başvurduklarını, bu aşamada ise böbreklerin telafisi kolay olmayan hasarlar alabildiğini anlattı. Okutan, eğitimin amacının böbrek yetmezliğini erken bir evrede yakalayarak, hastalığın ilerlemesini yavaşlatmak olduğunu kaydetti. PERİTON DİYALİZ HİZMETE GİRDİ Isparta Devlet Hastanesi Nefroloji Uzmanı Dr. Davut Akın da 'periton diyaliz' ünitesinin hizmete girdiğini söyledi. Akın, bu sayede böbrek hastalarının günlük tedavisinin daha kısa sürerek, hastanın günlük aktivitelerinden koparılmadığını söyledi. Bu diyaliz yönteminin de eğitimini verdiklerini ifade eden Akın, periton diyalizinin, karın boşluğuna küçük bir ameliyat ile yerleştirilen ince, yumuşak, silikondan yapılmış kalıcı bir kateter aracılığı ile yapıldığını anlattı. Hastanın vücut yapısına göre çeşitli dozlarda periton diyaliz solüsyonunun karın boşluğuna verildiğini ifade eden Akın, "Vücuda verilen solüsyon 4- ç6 saat kadar karın boşluğunda kaldıktan sonra yeni solüsyonla değiştirilir. Bu zaman süresince kanda bulunan üre, kreatinin gibi atık maddeler ve vücutta bulunan fazla sıvı, diyaliz solüsyonuna geçer." dedi. Diyaliz işleminin hasta tarafından günde 4 -5 kez yapıldığını, evde yapılan bu diyaliz yönteminde gerekli olan malzemelerin ve cihazların devlet tarafından karşılandığını ifade eden Akın, periton diyalizi yapmanın sanılanın aksine zor olmadığını anlattı. PERİTON DİYALİZİN AVANTAJLARI Hastanın eğitim aldıktan sonra tedavisini kendi başına yapabildiğini ve hastaneye bağımlılığının azaldığını vurgulayan Akın, sistemin avantajlarını şu şekilde sıraladı: "Gıda ve sıvı alımı hemodiyalize göre daha serbesttir. Tansiyon kontrolü daha iyi sağlanabilmektedir. İlk iki yılda hemodiyalize nazaran hastaların yaşam süresini uzatmaktadır. Hemodiyalizde olduğu gibi kan kaybı görülmez. Eğitimi basit ve süresi kısadır. Hastanın günlük yaşantısına devamını sağlar."
<< Önceki Haber Diyaliz Öncesi Eğitim Polikliniği sayesinde böbrek yetmezliği... Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:  
ÖNE ÇIKAN HABERLER