SAMSUN (A.A) - Mehmet Kumcağız - Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Veteriner Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Cevat Nisbet, Karadenizde 30 yıl önce 40 çeşit balık avlanırken bu sayının 6 türe kadar düştüğünü bildirdi.
     Nisbet, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiyede deniz balıkları üretiminin yüzde 77sinin Karadeniz Bölgesinden karşılandığını ancak Karadenizin her geçen gün hızla kirlendiğini söyledi.
     Karadenizde ciddi anlamda kirlenme gözlendiğini ve kirlenmenin önüne geçilmesi için çalışmalar yapılması gerektiğini belirten Nisbet, şöyle devam etti:
     8 bin 350 kilometre kıyı şeridine sahip Karadeniz gün geçtikçe kirlenme sinyalleri veriyor. Tuna, Don ve Dinyeper nehirleri aracılığıyla Avrupada yaşayan yaklaşık 200 milyon insanın evsel, endüstriyel ve tarım kaynaklı atıkları Karadenize akmakta. Karadenize kıyı komşuların kanalizasyonun denize akıtılması, bilinçsiz yapılaşma, sanayi atıklarının denize bırakılması, deniz taşımacılığı ve denizde meydana gelen kazalar gibi durumlar da denizi kirleten önemli faktörler arasında. Bu kirlilik bir taraftan canlı yaşamı etkilerken, insan sağlığı ve ekolojik dengenin bozulmasına da yol açmakta. Her geçen gün artan kirliliğin Karadeniz ekosistemi üzerinde yaptığı olumsuzluklar özellikle ticari balıkçılıkta kendini gösteriyor. Karadenizde 30 yıl önce 40 çeşit balık avlanırken bugün 6 tür avlayabiliyoruz.
    
     -Balıklardaki kurşun, limitlerin üzerinde-
    
     Deniz kirliliğinin en önemli nedenlerinin başında ağır metallerin geldiğini anlatan Nisbet, Orta Karadeniz kıyılarında yaptığımız çalışmada Samsun, Ordu ve Sinop illerinde istavrit, tirsi, çinekop, barbun, izmarit, hamsi, kaya balığı, palamut, mezgit ve kalkan balıklarında sezon boyunca ağır metaller olan bakır, mangan, demir, nikel, çinko, kurşun ve kadmiyum maddelerini araştırdık dedi.
     Elde edilen değerlerin Dünya Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ile Dünya Sağlık Örgütü (WHO) standartları ile karşılaştırıldığını dile getiren Nisbet, Balıklardaki kurşun düzeylerinin limitlerin üzerinde olduğunu belirledik. Denizlerimizde kirliliğin devamlı üniversiteler ve araştırma kurumları tarafında izlenmesi şart ve elzemdir. Karadeniz için önlem alınmazsa kirliliğin boyutu daha da artacaktır diye konuştu.
     Yrd. Doç. Dr. Nisbet, Karadenizde kirliliğin azaltılması için ülkelerin ciddi politikalar yürütmesi ve bu konuda kamuoyu oluşturması gerektiğini kaydetti.
    
     Yayıncı: Orhan Topal