OMÜ Sağlık Yüksekokulu Beslenme ve Diyetetik

OMÜ Sağlık Yüksekokulu Beslenme ve Diyetetik Bölümü Başkanı Doç.Dr.Özenoğlu: -Şeker hastaları, hekim kontrolünde oruç tutmalı


SAMSUN (A.A) - Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Sağlık Yüksekokulu Beslenme ve Diyetetik Bölümü Başkanı Doç. Dr. Aliye Özenoğlu, Şeker hastaları hekim kontrolünde oruç tutmalıdır dedi.
     Özenoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hayat boyu beslenmelerine yüksek hassasiyet göstermesi gereken diyabet hastalarının oruç tutarken beslenmelerine özellikle dikkat etmeleri gerektiğini söyledi.
     Farklı diyabet tipleri bulunduğunu, aynı tipteki diyabet hastalığının kişilerdeki yansımalarının da birbirinden farklı olabileceğini belirten Özenoğlu, bu nedenle diyabet hastalarının oruç tutabilirliği konusunda genel yasaklama ve genel izinler yerine, kişiye göre hekimler tarafından özel kararlar verilmesinin daha doğru olabileceğini vurguladı.
     Şeker hastalarının Ramazan ayı süresince beslenmelerinin sağlıklı ve dengeli olması gerektiğine dikkat çeken Özenoğlu, Şeker hastaları oruca başlamadan önce sahurda, şekerinin kana karışma hızı düşük olan buğday, bulgur ve baklagiller gibi gıdalar yemeye özen göstermeliler. Oruç tuttulduğu sürece kan şekeri düzeyi dengede tutularak istek ve iştahın azaltılmasına yardımcı olur. İftarda, şekerinin kana karışma hızı yüksek olan ve kan şekeri düzeyinizi hızla yükseltecek meyve gibi yiyecekler yenilmeli, ardından kana yavaş karışan karbonhidratların alınmalıdır. Hayvansal yağ, yağlı hamur işleri ve yemekler gibi doymuş yağ oranı yüksek gıdalardan kaçınılması ve oruç tutulmayan saatlerde bolca sıvı alınması çok önemlidir. Şeker hastaları hekim kontrolünde oruç tutmaladır dedi.
     Şeker hastalarının oruç tutarken her zamanki fiziksel aktivitelerini devam ettirmeye çalışması gerektiğini de ifade eden Özenoğlu, hafif ile orta ağırlıkta egzersizlerin güvenli olduğunu, özellikle iftar vaktine yakın saatlerde yapılacak ağır egzersizlerin ise, kan şeker düzeyinizi hızlı bir şekilde düşürebildiğini bunun da hipoglisemi riskinizi artırabildiğini belirtti.
     Oruç tutan şeker hastalarının gün boyu yemek yemediği için kan şekeri düzeyinin etkilenebileceğini belirten Özenoğlu şunları kaydetti:
     Hipoglisemi veya düşük kan şekeri, kandaki glikoz düzeyi vücudun ihtiyaçlarını karşılayamayacak kadar düştüğünde meydana gelir. Belirli diyabet ilaçlarıyla birlikte alınması gereken öğünler arasındaki uzun aralıklar hipoglisemi atağına neden olan en önemli risk faktörleri olarak kabul edilmektedir. Bu nedenle, oruç tutarken kan şekeri düzeyi daha sık kontrol edilmelidir. Tehlikeli tıbbi sonuçlara yol açabildiğinden hipogliseminin önlenmesi önemlidir. Hipoglisemi tedavi edilmezse, bilinç kaybı, kriz veya nöbet gibi acil müdahale gerektiren sonuçlara yol açabilir. Şeker hastaları için hipoglisemi kadar hiperglisemi de önemlidir. Hiperglisemi, veya yüksek kan şekeri düzeyi, kandaki şeker miktarının çok fazla artmasıyla oluşur. Sık veya uzun süreli hiperglisemi sinirlerde, damarlarda ve vücudun diğer organlarında hasarlara neden olabilir. Kan şekeri düzeyinin çok yükselmesi hastanın bilincini kaybetmesine ve komaya girmesine neden olabileceği için önemlidir. Kan şekeri düzeyinizin Ramazan süresince etkili bir şekilde kontrol altında tutulmasını sağlamak için tedavi rejiminizin değiştirilmesi gerekebilir.
     Yayıncı: Mehmet Kumcağız
<< Önceki Haber OMÜ Sağlık Yüksekokulu Beslenme ve Diyetetik Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:  
ÖNE ÇIKAN HABERLER