Büyümede yüzde 4,5 aşırı iyimser yüzde 3 dahi zor


CHP Genel Başkan Yardımcısı Selin Sayek Böke:
Büyümede yüzde 4,5 aşırı iyimser yüzde 3 dahi zor
Ekonomide hedefler tutmaz

CHP Genel Başkan Yardımcısı Selin Sayek Böke, Pazartesi günü açıklanan Orta Vadeli Programla (OVP) ilgili önemli açıklamalarda bulundu. OVP'de 2016 yılı için öngörülen yüzde 4,5'lik büyüme hedefinin aşırı iyimser olduğunu söyleyen Böke, Türkiye'ye yılda 4,5 milyon turist gönderen ve Türkiye'den yıllık 10 milyar dolarlık müteahhitlik hizmeti alan Rusya'yla yaşanan krizin büyümeyi yarım puan ila 1 puan aralığında aşağıya çekebileceğini söyledi. Buna ek olarak dünyanın 2016 büyüme tahminlerinin yüzde 3,6'dan yüzde 2,9'a çekilmesinin, Türkiye'nin yüzde 75'i gelire duyarlı olan ihracatını da aşağıya çekeceğine işaret eden CHP Genel Başkan Yardımcısı, şunları söyledi: "Bütün bunları topladığınız zaman yüzde 4,5'luk büyümenin aşırı iyimser olduğu, son 4 yıl içerisinde yakalanan yüzde 3'lük ortalamanın ötesine Türkiye'yi taşıyacak bir çerçevenin olmadığını, yüzde 3'ü dahi yakalayabileceğimiz bir zeminin zor olduğunu görüyoruz."

CHP Genel Başkan Yardımcısı Selin Sayek Böke, dün Ankara'da ekonomi muhabirleriyle bir araya geldiği toplantıda hükümetin geçtiğimiz gün açıkladığı 2016-2018 Orta Vadeli Program'ını (OVP) yerden yere vurdu. Konuşmasına İstanbul'da yaşanan terör saldırısında hayatını kaybedenlere rahmet dileyerek başlayan Böke, "Türkiye, maceracı bir dış politikanın artık iç sorunlara yansımasının her gün yaşandığı ve yaşanan bu sorunun, ekonomik maliyetin çok ötesinde can kayıplarıyla ülkenin kalbinde büyük yara açtığı bir dönemden geçiyor." dedi. Böke, Türkiye'nin ekonomi, güvenlik, dış politika, hukukun üstünlüğü, insan hakları gibi konularda girdiği sarmaldan acilen çıkması gerektiğinin altını çizdi. Pazartesi günü açıklanan OVP'nin Türkiye'nin yaşadığı gerçek sorunları tespit eden, sorunlar ışığında çözüm üreten, bu çözümler uygulandığında da orta vadede Türkiye'nin yakalayabileceği hedefleri sağlıklı bir biçimde ortaya koyan bir çerçeve olması beklendiğinin altını çizen CHP Genel Başkan Yardımcısı, "Oysa maalesef 2016-2018 OVP, bir suni orta vadeli program olarak bir kez daha pazartesi bizlerle paylaşıldı." dedi. Böke, eleştirilerini OVP'ye yönelik eleştirilerini gerçekçi varsayımlar üzerine inşa edilmediği için gerçekçi tahminler üretmekten yoksun, gerçekçi varsayımlar üzerine inşa edilmediği için de tutarsız makroekonomik tahminler üreten, tutarsız makroekonomik tahminler ürettiği için de Türkiye'nin ciddi sorunlarını çözmekten çok uzak şeklinde özetledi.

Kasım 2014'te hükümet tarafından 25 dönüşüm programı paylaşıldığını, şu anda da hala 25 dönüşüm programı paylaşıldığını belirten Böke, tamamlandığı iddia edilen mikro reform programlarıyla ilgili olarak da, "Sayın Bakan pazartesi günü sunumunda, 'Bin 248 madde sunmuştuk. 300'ünü tamamladık.' dedi. Biz kamuoyuyla tamamlanmış olduğu iddia edilen bu maddelerin paylaşılmasının bir yükümlülük olduğunu düşünüyoruz. Sayın bakanı bu 300 maddeyi bizlerle paylaşmaya ve daha önemlisi bu 300 madde gerçekten yapıldıysa bunlar sonucunda elde edilmiş olan başarıları bizlerle paylaşmaya davet ediyoruz." çağrısında bulundu. Bu 300 maddenin yapıldıysa bile Türkiye'nin herhangi bir ekonomik sorununu çözmüş olmadığını aktaran Böke, Türkiye'nin hala düşük büyüme, yüksek enflasyon ve yüksek cari açık altında vatandaşlarını ezen bir ekonomiyle karşı karşıya olduğunun altını çizdi. Öte yandan CHP Genel Başkan Yardımcısı, 10 yıl geçmesine rağmen etki analizi yapabilecek bir kurumsal yapı inşa edilemediğini açıkladı. Böke, Türkiye'nin karşı karşıya olduğu 4 uzun vadeli riskten de bahsederek, bunları küresel iklim değişikliği, siber güvenlik, transatlantik ekonomik ilişkilerin şekillenmesi ve Çin'deki ekonomik yavaşlama ve reform şeklinde sıraladı.

İKTİSATÇI OLARAK SÜPER ÜÇLÜNÜN GERÇEKLEŞMESİNİ İSTİYORUM
OVP'de ortaya koyulan çerçevede Türkiye'nin iç tüketimle canlanacağı, buna rağmen enflasyonun düşeceği ve canlanan iç tüketime rağmen cari açığın da düşeceği şeklinde bir tahmin ortaya koyduğunu aktaran Böke, "Evet, ben de bir iktisatçı olarak bu süper üçlünün gerçekleşmesini istiyorum." dedi. Hükümeti ciddiyete davet eden Böke, "Bizler süper üçlüler tanımlamakla değil, gerçek ekonomik tablolar ortaya koymakla yükümlüyüz. İç tüketimle canlanan bir ekonomide bu iç tüketim canlanması mutlaka enflasyona yol açacaktır." ifadelerini kullandı.

OVP'DE AÇIKLNAN 2016 ENFLASYON HEDEFİ TUTMAYACAK
Yenilenen OVP'de 2016 için öngörülen yüzde 6,5'lik enflasyon hedefi yükseltilerek yüzde 7,5'e revize edilmişti. Açıklanan 2016 enflasyon hedefinin tutmayacağını öne süren Böke, "Tutmadığı durumda Merkez Bankası'nın yazacağı raporu bugünden sizlerle paylaşabilirim. Döviz kuru artacaktır TL değer kaybedecektir. Gıda fiyatları normal enflasyonun üstünde kalacaktır. Türkiye vergi koymaya devam edecektir. Bunlar sonucunda da enflasyon hedefi tutmayacaktır. Merkez Bankası'nın da enflasyon rakamının yüzde 6'lara düşeceğini zannetmiyorum. Hedefinin ötesinde beklentisi de tutmayan bir Merkez Bankası ile de karşı karşıyayız." şeklinde konuştu.

YURTİÇİ TASARRUFLAR, 'İNŞALLAH BU SENE ARTACAK' DİYEREK ARTMIYOR
OVP'de ortaya konan yatırımları finanse edecek kadar iç tasarruf tezine değinen Böke, "Ben de bir iktisatçı olarak bunun gerçek olmasını istiyorum. Ama ben ciddi bir iktisatçı olarak, bunun mümkün olmadığını da biliyorum. Türkiye, yurtiçi tasarruflarını arttırmak zorundadır. Bu tespit doğrudur. Ancak yurtiçi tasarruflar, 'inşallah bu sene artacak' diyerek artmamaktadır. Bunun için 2014 Kasım'da ortaya konmuş olan tasarrufların artmasına yönelik eylem planının neden bir buçuk yıl geçmiş olmasına rağmen uygulanmadığı da önemli bir sorudur. Uygulanmayan bir eylem planının sonucunda tasarrufların artacağın beklemek kaderci bir yaklaşımın ötesine geçmemektedir. Ciddiyetle yönetilen ekonomi de kaderine terk edilemeyecek kadar kıymetlidir." diye konuştu.

DOLARI YANLIŞ TAHMİN EDEN, GERİ KALAN HİÇBİR ŞEYİ DOĞRU ŞEKİLDE ORTAYA KOYAMAZ
Açıklanan OVP'de dolar kuru ortalamasının 2016 için 2,998 olarak açıklanmasıyla ilgili soruyu da cevaplayan CHP Genel Başkan Yardımcısı, "Siyasi riski düşürmezseniz, ülkeyi gerçekten yönetmezseniz, Türk Lirası çok daha fazla değer kaybeder. Zaten hükümeti, işte bu daha iyi yönetime davet ediyoruz. Çünkü Türk Lirası'nın bu düzeyde olmaması gerektiğini düşünüyoruz. Kenara koyulabilecek bir şey değil. Dövizi yanlış tahmin eden bir yaklaşım, geri kalan hiçbir şeyi doğru ortaya koyamaz." ifadelerini kullandı.

MERKEZ BANKASI'NA ATANACAK İSİMLER ŞİMDİDEN AÇIKLANSIN ÖNERİSİ
Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı'nın görev süresinin önümüzdeki nisan ayında sona ermesiyle ilgili soruları da cevaplayan Selin Sayek Böke, ülkeyi Merkez Bankası Başkanı'nın değişimi kadar Para Politikası Kurulu'nun da büyük çoğunluğunun değişeceği bir ilkbahar döneminin beklediğini aktardı. Bunun Türkiye için ekonomik değişim anlamına geldiğini belirten Böke, "Bunu bir risk faktörüne dönüştürmeme yükümlülüğü, iktidarın yükümlülüğüdür." dedi. Bunun Merkez Bankası'nda görev yapması öngörülen isimlerin şimdiden paylaşılması ve kamuoyunun bu isimlerin iktisada bakışı, ekonomik politika çerçevelerini, anlayışlarını öğrenmesiyle mümkün olduğunu belirten Doç. Dr. Böke, "Meselenin isimde olmadığı, ismin uygulayacağı politikalarda olduğunu tartışabileceği bir 4 ay kazanmış olur. Risk olmaması için bu değerli isimlerin şimdiden sunuluyor, kamuoyunda onlarla ilgili bilgi alışverişi yapılıyor olması önemlidir. Gelişmiş ve ileri demokrasilerde bu böyle yapılır." diye ekledi.
CİHAN
<< Önceki Haber Büyümede yüzde 4,5 aşırı iyimser yüzde 3 dahi zor Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER