Merkez'den bankaları üzen iki karar

Merkez Bankası, çıkış stratejisi kapsamında TL zorunlu karşılık oranını 0,5 puan artırarak yüzde 5'ten 5,5'e, yabancı para zorunlu karşılık oranını ise 1 puan artırarak yüzde 10'dan 11'e yükseltti.

Merkez'den bankaları üzen iki karar

Böylece piyasada döviz likiditesi yaklaşık 1,5 milyar dolar, TL likiditesi ise 2,1 milyar TL azaltılmış oldu. Merkez Bankası ayrıca TL zorunlu karşılıklara faiz ödenmesi uygulamasına son verdiğini açıkladı. Ekonomistler, önümüzdeki aylarda TL karşılıkların tekrar artırılarak kriz öncesi seviye olan yüzde 6'ya getirilebileceği görüşünde. Ekonomistler, bundan sonra MB'nin döviz alım ihalelerindeki miktarını artırmasının yanı sıra borçlanma faizi ile politika faizi arasındaki farkı biraz daha açabileceğini, repo ihalesi ile sağladığı fonlama tutarını tekrar ayarlayabileceğini ve döviz depo limitlerini indirebileceğini belirtiyor. Finansbank Başekonomisti İnan Demir, "TL zorunlu karşılıklara faiz ödenmesi uygulamasına son verilmesi MB'nin rezerv ihtiyaçlarını artırırken faiz maliyetine katlanma zorunluluğunu ortadan kaldıracak. MB zorunlu karşılıkları bir politika aracı olarak daha aktif kullanabilecek esnekliğe sahip olacak." dedi. Demir, faiz oranlarının daha uzun bir süre sabit kalma ihtimalinin güçlendiğini düşünüyor. BGC Partners Başekonomisti Özgür Altuğ ise dünkü adımlarla bankaların TL ve döviz likiditelerinin yaklaşık 3 milyar dolar azalacağını söyledi. Likidite kısılmasının boyutunun toplam kredi stoku ile karşılaştırıldığında daha sınırlı olduğunu söyleyen Altuğ, "Görünen o ki bankaların kredi verme kabiliyetleri sınırlanacak. Bu da bankalar için biraz olumsuz bir durum." dedi. Altuğ, MB'nin adımlarını, "Ekonomiyi faiz artırımı olmadan yavaşlatma amacına yönelik." şeklinde yorumladı. Yatırım Finansman Başekonomisti Levent Durusoy da zorunlu karşılık oranlarının artırılmasının TL'nin değerlenme baskısını daha da kuvvetlendireceğini savundu. Durusoy, "MB piyasadan 1,5 milyar dolar çekti, karşılığında 1,4 milyar dolara denk gelen TL likiditesi aldı. Bu açıdan da arzu edilen sonucu doğurmadı kur üzerinde. Büyük ihtimalle kısa vadede döviz alım ihalesi miktarında da artış göreceğiz. Onun dışında MB'nin çok ciddi şekilde döviz kurunun düzeyiyle ilgili yönü değiştirecek bir müdahale yapması ihtimali çok düşük." şeklinde konuştu. Devlet Bakanı Zafer Çağlayan ise kararın önemli olduğunu söyledi. "Her ne kadar MB bağımsız olsa da ve ben bir hükümet üyesi olsam da bunun belki biraz daha artırılmasının faydalı olacağını düşünüyorum." diyen Çağlayan, bu noktada doların gelmiş olduğu seviyenin malum ve ortada olduğunu ifade etti ve "Bunları proaktif bir şekilde yapmak son derece önemli. Yani testi kırılmadan tedbir almak bana göre daha doğru bir yöntem.'' şeklinde konuştu. EKONOMİ SERVİSİ Kart faizi yüzde 2,44'e düştü Merkez Bankası, kredi kartı için uygulanan aylık azami akdi faiz oranını TL cinsi için yüzde 2,69'dan yüzde 2,44'e düşürdü. Aylık azami gecikme faizi oranını ise yüzde 2,94'e indiren banka, "Bankalarca kredi kartı işlemlerinde 1 Ekim 2010 tarihinden itibaren bu oranların üzerinde bir faiz oranı uygulanması mümkün bulunmuyor." açıklamasında bulundu. Kart faizlerinde oranın düşürülmesi kredi kartları pazarında ilk sıralarda yer alan Garanti ve Yapı Kredi Bankası hisselerinin borsada değer kaybetmesine yol açtı. MB, vatandaşı bireysel kredi faizlerinin, kredi kartı faizlerinden daha düşük olduğu konusunda uyardı.
<< Önceki Haber Merkez'den bankaları üzen iki karar Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER