Cenazeleri provoke etmek isteyenlere de tepki gösteren ailelerin bu tavrı ‘pusuda' bekleyenleri hayal kırıklığına uğrattı Türkiye'de herkesi derin bir üzüntüye sokan Tokat'ta kanlı pusuyla şehit olan 7 askerin aileleri, çocuklarının cenazesinde dahi soğukkanlılığı korudu, provokotif sloganlar atanlara da tepki gösterdi ve ‘Bu son şehit olsun' diyerek Kürt sorununun çözümünü istedi. Şehit yakınları, sadece şehit askerlerin değil, çatışmalarda ölen PKK'lıların da hayatını kaybetmemesi için ne gerekiyorsa yapılmasını istedi. 4 ŞEHİDE DAHA VEDA  Tokat'ın Reşadiye ilçesinde uğradıkları hain saldırısı sonucu şehit olan askerlerden Jandarma Uzman Çavuş Harun Arslanbey'in cenazesi Adana'nın Yumurtalık ilçesine bağlı Sugözü Köyü'nde, Jandarma Er Cengiz Sarıbaş'ın cenazesi İstanbul'da öğle vakti Ataköy 5. Kısım Camisi'nde kılınan cenaze namazının ardından Edirnekapı Şehitliği'nde, Jandarma erlerden Ferit Demir Muş'un Malazgirt ilçesinde ve Jandarma Er Fatih Yonca ise İskenderun ilçesine bağlı Bekbele beldesinde düzenlenen cenaze töreninin ardından toprağa verildi. Er Kemal Bide Ordu'da, Er Yakup Mutlu Muş'ta, Er Onur Boztemir de Adıyaman'da dün toprağa verilmişti. Cenaze törenlerin her birine, hükümetten bakan düzeyinde katılımla birlikte, kentteki tüm vali, başkan, komutan ve bürokratlarında tam kadro katıldığı görüldü. Şehit babasından protestoculara tepki Muş'ta defnedilen şehit er Yakup Mutlu'nun babası Kazım Mutlu önceki gün yapılan cenaze töreninde, ‘Şehitler ölmez, vatan bölünmez' şeklinde slogan atan gruba tepki gösterdi. Şehidin babası, törene gelen vatandaşlara Kürtçe seslenip slogan atmamalarını istedi. Kardeşinin şehit haberini televizyondan öğrendiğini söyleyen ağabeyi Seyfettin Mutlu, “Biz barış istiyoruz, bugün benim kardeşim öldü, yarın başkasının kardeşi ölecek. Bugün Yakup, yarın başka Yakuplar olur, Yakuplar bizim için aynıdır” dedi. Cenazede provokasyon girişimi Cenaze törenlerine katılan bazı grupların, şehit cenazelerinde provokatif eylemler yaptıkları görüldü. İstanbul'da toprağa verilen Jandarma Er Cengiz Sarıbaş'ın Bahçelievler'deki evinin önündeki köprüye kimliği belirsiz bir grup tarafından “Açılım değil, kan istiyoruz” şeklinde pankart açıldı. Pankart polisler tarafından asıldığı yerden kaldırıldı. Sarıbaş için Ataköy 5. Kısım Camii'nde düzenlenen törenin ardından sahil yolunu trafiğe kapatan grup, polisin uyarıları üzerine dağıldı. Adanalı'da toprağa verilen Jandarma Uzman Çavuş Harun Arslanbey'in cenazesi törenindeyse bir grup tarafından “Hükümet istifa, Ordu göreve” sloganları attı. Asker şehit olmasın onlar da ölmesin İstanbul'da toprağa verilen Er Cengiz Sarıbaş'ın cenazesinde konuşan amcası Salim Sarıbaş, şehit askerin de PKK'lının da Türkiye'nin evlatları olduğunu, ülkenin evlatlarının ölmemesi için soruna çözüm bulunması gerektiğini söyledi. Sarıbaş, “Ne onların bizim canımıza kıyması ne de bizim onları öldürmemizin artık kimseye faydası yok. Hepsini kurtarmak için elele vermeli birlik olmalıyız. Muhalefet de şu an yürütülen açılıma destek vermeli yoksa çok büyük bir vebalin altında kalacaklar. Bu çok anlamsız bir savaş, 25 senedir nasıl bitmez. Demek ki silahla olmuyor. Bu kan mutlaka durmalı. BU SON ŞEHİT OLSUN Hatay'da toprağa verilen Şehit Onbaşı Fatih Yonca'nın Türk bayrağına sarılı tabutu başında gözyaşı döken annesi Gülsüm Sönmez oğlunun fotoğrafını havaya kaldırarak, “Yeşil gözlü oğlum. Bak herkes senin için toplandı. Canım oğlum, beni böylemi bırakıp gidecektin” diye ağıtlar yaktı. Mersin'deki cenaze töreninde, Kürt sorununun çözülmesini isteyen kardeş Hasan Yonca, “Ağabeyimin şehitliği son şehit olmak zorunda. Bu akan kanlar her şeye rağmen durdurulmalı” derken, baba Bülent Yonca “Bu kan ne yapılırsa yapılsın durdurulmalı. Gereken yapılarak bu şehitler artık son şehit olsun” diye konuştu.