Selçuk Gültaşlı'dan çok konuşulacak analiz

Zaman gazetesi yazarı Selçuk Gültaşlı bugünkü yazısında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Afrika başta olmak üzere bütün dünyayı aptal yerine koymaya çalıştığını söyledi.

Selçuk Gültaşlı'dan çok konuşulacak analiz

Selçuk Gültaşlı yazısında Erdoğan'ın Afrika başta olmak üzere bütün dünyayı aptal yerine koymaya çalıştığını söyledi. Kimsenin bu yalanlara inanmadığını söyleyen Gültaşlı verdiği örneklerle tezini doğruladı. 

İşte Selçuk Gültaşlı'nın bugünkü yazısının tamamı:

Cumhurbaşkanı sıfatını ne kadar hak ettiği meydanlara inerek Anayasa’yı pervasızca ihlal etmesiyle tartışmaya açılan Erdoğan bu unvanla çıktığı Afrika turunda Türk okullarının kapatılmasını talep etti.

Talebi ilettiği Etiyopya’nın tavrı ne olacak, henüz bilmiyoruz. Bildiğimiz Afrika kamuoyunun Erdoğan’ın kendini bir nevi ‘beyaz efendi’ yerine koyarak münasebetsiz tekliflerde bulunmasını büyük bir ferasetle değerlendirdiği.

Kara Kıta’da hem en büyük nüfusa hem de en büyük ekonomiye sahip olduğu için ‘Afrika’nın devi’ olarak anılan Nijerya’nın muteber gazetelerinden The Leadership yazarı Vincent Kanayo doğru ama bir miktar eksik tespitiyle Erdoğan’ın Afrikalıları aptal yerine koyduğunu savunuyor. Tespit, arzdan arşa kadar doğru ama Erdoğan sadece Afrika’yı değil, bütün dünyayı aptal yerine koyuyor. Mantıken müflis, aklen mefluç izahlarına bütün küre-i arzın inanmasını istiyor.

Kanayo, birkaç soruda bu müflis ve mefluç aklın ipliğini pazara çıkarmış. Erdoğan, ülke içine konuşurken bu okulların Türkiye’yi kötüleme üsleri, yurtdışına çıkınca da terör faaliyetlerinin merkezi haline geldiğini iddia ediyor. Kanayo da haliyle soruyor, madem bu okullar terör üssü, neden Batı’ya koşup şikayet etmiyorsun? Öyle ya, 11 Eylül ABD’de olmuş ama Hizmet’ten ilham almış okullar hem hâlâ faaliyette hem de çok başarılı, 11 Mart 2004’te İspanya’da, 7 Temmuz 2005’te İngiltere’de yüzlerce kişinin katledildiği terör saldırıları yaşanmış. Daha birkaç hafta önce Fransa’da son 45 yılın en büyük terör eylemi yapılmış. ‘Terör’ dendiğinde kendisini dinlemeye hazır ve nazır bütün bir Batı dünyası ve bu ülkelerin hemen hepsinde Türkiye menşeli okullar varken, neden Afrika turuna çıkıyor? Kanayo lafı uzatmadan cevabı veriyor: ‘Çünkü Batı bu zırvayı kabul etmez. Erdoğan kendi küçük aklıyla geri kalmışlıkları yüzünden Afrikalıların aptal olduğunu düşünüyor.’ ‘Bu çaresiz savaş çığırtkanını boş verin, Hizmet’le irtibatlı okulların Afrika’ya kazandırdığı eğitim ve ekonomi standartlarına odaklanın’ diyen Kanayo’ya göre, ‘Gülen’den ilham alan okulların ihanetle suçlanması Afrika’ya değil, Erdoğan’a hizmet ediyor. Afrika, Türkiye Cumhurbaşkanı’nın düşündüğünden daha akıllı’.

Sadece Afrika değil, Avrupa da, Amerika da, Asya da daha akıllı. Hiçbirisi aptal yerine konmayı kabul etmiyor.

17 Aralık’tan bu yana Erdoğan’ın devletin bütün imkanlarını seferber ederek Brüksel’e yığdığı danışmanların, açılan temsilciliklerin, yapılan onca ziyaretin hiçbir işe yaramadığı görülüyor. ‘Hidayet Karaca ve Ekrem Dumanlı gazeteci değil, terörist’ diye mesaj atmadığınız AB yetkilisi kalmamış ama Avrupa Parlamentosu, 15 Ocak’ta aldığı kararla ‘hadi oradan’ demiş. Kurucu üyesi olduğun Avrupa Konseyi’nin Parlamenterler Meclisi basın raporunda iddia ettiğin hiçbir şeye inanmadığını kayda geçirmiş, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi 2014 raporunda Türkiye’nin Rusya’yı geçerek ifade hürriyeti ihlal şampiyonu olduğunu tespit etmiş. Sen Türkiye’deki gazetecilerin dünyanın en özgür basın çalışanları olduğunu söyleyip duruyorsun. Avrupa da, ABD de raporlarıyla ‘beni aptal yerine koyma’ diyor.

Samanyolu’nu ‘Efendimiz’i kamyona bindirdiler’ diye ağzına dola, Kur’an’la dalga geçtiği artık parti genel başkan yardımcınız Mehmet Ali Şahin tarafından tescillenen Egemen Bağış’ı hâlâ kürsülere çağır; ‘AB üyeliği gibi bir derdimiz yok’ de iki gün sonra AB liderlerini arayıp ‘üyelik stratejik hedefimiz’ diye kendini tekzip et; meydanlarda ‘askeri vesayetle mücadele ettik’ diye yeri göğü inlet, televizyonlarda ‘Ergenekon ve Balyoz’un içinde de onlar var’ de. Anayasa Uzlaşma Komisyonu’ndan ilk kaçan parti seninki olsun, sen yine de Türkiye’nin ‘şahlanması’ için yeni anayasa sözü vermeye devam et. Ve bütün dünyanın ‘evet sana inanıyoruz, çünkü aptalız’ demesini bekle.

Ziya Paşa, 1870’ten bugüne sesleniyor:

En ummadığın keşf eder esrâr-ı derûnun

Sen herkesi kör âlemi sersem mi sanırsın

Bir gün gelecek sen de perîşan olacaksın

Ey gonca bu cem’iyyeti her-dem mi sanırsın

<< Önceki Haber Selçuk Gültaşlı'dan çok konuşulacak analiz Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER