İddiaları yalanlayan TRT Genel Müdürlüğü, “TRT, reklam gelirini artırarak, kamuya, devletimize ve milletimize para kazandırmaktadır. Bu artış kimleri neden rahatsız etmektedir? TRT'yi kamunun sırtına yük yapmak isteyenlere cevabımız çok net; TRT'nin reklam gelirleri çok daha artacak ve rahatsızlık vermeye devam edeceğiz.” dedi. TRT Genel Müdürlüğü'nden iddialara ilişkin yapılan açıklamada, İnce'nin kamuoyunu kasıtlı olarak aslı astarı olmayan yalanlarla yanıltmaya çalıştığı belirtildi. “Her şeyden önce bugünkü TRT yönetimi, mevcut bütçesini dürüst ve verimli kullandığı için 8 yeni kanal, 5 yeni radyo, 3 dergi açmayı başarmıştır.” denilen açıklamada, “Bugüne kadar yolsuzluklarla ilgi teftiş, mahkeme kararı almamış bir yönetime iftira atanlar; attıkları iftiranın belgelerini doğru seçmelidirler.” ifadeleri kullanıldı. “Elinde kimin hangi şekilde belgesi varsa önce savcılara başvursun.” diyen TRT yönetimi, bugüne kadar tek bir savcılık başvurusu yapmadan basının karşısına çıkıp iddialarda bulunulduğuna dikkat çekti. Açıklamada şöyle denildi: “2,5 yıllık sürede TRT hakkında iddiada bulunarak siyaset yapanlar kamuoyunu aldatmaktadırlar. TRT kurumu gerek kurumsal kişiliğine gerek yönetimine atılan iftiralar karşısında boş durmayıp yüce adalete başvurusunu yapacaktır.” TRT SANATÇILARI, ÖNDER SAV'IN DÜĞÜNÜNE DE GİTMİŞ Açıklamada, TRT'nin sanatçılarına ilişkin iddialara ise şu cevap verildi: “Anayasa Mahkemesi'nde TRT Yasası'nın görüşülmemesi TRT'yi değil; Anayasa Mahkemesi'ni ilgilendirir. Bu konuda mahkemeye başvurup bilgi alabilecekken 'TRT düğüne sanatçı gönderdi o yüzden yasa görüşülmüyor.' türünde ucuz iftiralarla devletimizin iki güzide kuruluşu karalanmak istemektedir. Sayın Haşim Kılıç'ın düğününe niçin TRT sanatçıları gidiyor, diyen Sayın İnce şu sorunun cevabını vermesi gerekiyor: Sayın Önder Sav'ın kızının düğününe niçin TRT sanatçıları gitmiştir?” “REKLAM YOLSUZLUĞU KOCA BİR YALAN” CHP'li İnce'nin, TRT'nin reklam ihalesinde yolsuzluk yapıldığı iddiasına ilişkin ise şöyle denildi: “Oysaki TRT, ekonomik kriz nedeniyle hemen her medya kuruluşunun reklam gelirinde düşme görüldüğü bir ortamda, reklam gelirlerini tam iki katına çıkarmayı başarmıştır. Reklam ihalesiyle TRT sponsorluk ve reklam bulmaya devam ediyor; ihaleyi alan firma da yıllık TRT'ye 60 milyon TL gibi yüksek bir rakam vermeyi resmi olarak tahaüt etmektedir. TRT bu ihaleyle reklam gelirini birkaç yıl içinde tam yüzde 400 artırmayı hedeflemektedir. Özel firmaya verilen reklam süresi toplam sürenin 5'te 3'dür. TRT reklam ve sponsorluk bulmaya devam etmektedir. TRT ilgili firmayla 3 yıllık toplam bir anlaşma yapmıştır. Ancak ilk yıl TRT'nin reytingi ölçüm sistemini değiştirmesiyle sadece 20 milyon TL'lik bir öteleme yapılmıştır. TRT nin zararına olmayacak şekilde ihalenin ilk yıl rakamı 40 milyon TL olarak belirlenmiş ikinci ve üçüncü yıllara zam yapılmıştır. 3 yılın sonunda anlaşmaya varılan 180 milyon TL faizleriyle birlikte tahsil edilecektir. Zarar burada nerededir? TRT, reklam gelirini artırarak, kamuya, devletimize ve milletimize para kazandırmaktadır. Bu artış kimleri neden rahatsız etmektedir. TRT'yi kamunun sırtına yük yapmak isteyenlere cevabımız çok net: TRT'nin reklam gelirleri çok daha artacak ve rahatsızlık vermeye devam edeceğiz.” REYTİNG SİSTEMİ Reyting sistemine ilişkin iddialara da cevap veren TRT yönetimi, “Yabancı bir firma Türkiye'de reyting ölçümü yapıyor ve ölçümlerin güvenilirliği hep tartışılıyordu. Karanlığa kurşun sıkmayıp bir karanlığa bir mum yaktık ve alternatif bir sistem için çalıştık. ‘Türk firmalar bu reyting ölçümünü başaramaz' diyenlere Türk firmalarının her işi başarabileceğini ispatlayacağız. Reyting ölçümlerini, sahipleri tam bilinmeyen yabancı firmalara değil; özerk denetimli devlet güvenceli TRT'ye yaptırmanın ne kötülüğü olabilir?” diye sordu. Açıklamada şunlara yer verildi: “TRT daha önce sadece bir kanalının reytingini ölçtürürken yeni sistemle 13 televizyon kanalını ölçecek; talep gelirse diğer özel kanallara da ölçüm yapacaktır. Toplam ölçüm maliyetleri de yeni sistemle çok daha ucuzlayacaktır. 15 ilde toplam 27 bin hanede nüfusu 1000 üzerinde olan kentsel ve kırsal yerleşim yerlerinde veritabanı araştırması yapılmıştır. Yapılan örneklem TÜİK'ten sağlanan veriler ışığında rastgele örneklem yöntemi ile beraber olasılıklı yöntem kullanılarak yapılmıştır. Denetim Ankara Üniversitesi'ne verilmiştir. Özel kanalların tamamı TRT'nin bu uygulamasını takdirle karşılarken; bir vekilin niçin bundan rahatsız olduğunu anlayamadık. ‘Güneşin balçıkla sıvanmayacağını' bir kez daha hatırlatıyor; takdiri kamuoyuna ve yüce mahkemelere bırakıyoruz.”