ERTUĞRUL ÖZKÖK'ÜN MANTIĞIYLA HESAP Okuyucuların yorumlarıyla katkıları yazılara hem farklı bakış açıları getiriyor hem de konunun açılması bakımından faydalı oluyor. Muharrem Öztürk isimli arkadaşımız Ertuğrul Özkök'ün yazısını şiddetle tavsiye etmiş. Gerekçe olarak da “gerçek bir fikir insanı ve gerçek bir yazar” nasıl olur görmemizi istemiş. Madem yeniden istek geldi Ertuğrul Özkök'ün “Liberal ve demokrat arkadaş al kağıt kalemi hesap yapalım” dediği yazıya birlikte bakalım. Peki hay hay; alalım kağıdı kalemi hesap yapalım. Özkök kendince bir hesap yapmış meclisteki partilerin aldıkları oy oranlarını toplamış yüzde 75'in temsil edildiği bir parlamentoya ulaşmış ve "yüzde 25'in yeni bir anayasa için söz söyleme hakkı bile yok" demiş. Sonra meclisi yüzde yüz kabul edip dışarıda kalanları falan da düşünce kala kala yüzde 28 buçuk kalmış. Yani bu yeni anayasanın toplumu temsil oranı sadece yüzde 28 buçuk demiş. Sonra seçime katılmayanları de eklemiş ve yeni anayasanın temsili yüzde 25'de kalmış. Yani Ak Parti'nin teklifiyle yapılacak anayasa, yüzde 25'in anayasası olacakmış. Özkök; çarpıp bölüp toplayıp çıkarırken yüzde 10 seçim barajının kalkması gerektiğini anlatmaya çalışıyor. Ve yazının sonunda ağzındaki baklayı çıkarıyor. Kurumları yıllarca ele geçirmiş statüko zihniyetinin yıkılacak olmasından duyduğu kaygıyı ortaya koyuyor. Özkök soruyor; “yani senin adamın üst yargıya gelince, bu ülkede tarafsız ve demokratik bir yargı mı olacak, yani senin tek derdin, ötekini atıp bunu mu almak” diye ? Parlamentodaki temsilin hesabını çok iyi yapan Özkök şu hesabı da bir yapmayı denese nasıl olur acaba ? HSYK'nın kaç üyesi var ? Cevap; 7 (yedi). Adalet Bakanı ve Müsteşarı saymazsak 5 (beş). Bu üyeler nerelerden geliyor ? 3 Yargıtay, 2 Danıştay. Yargıtay'ın kaç üyesi var ? Cevap; 200 civarında. Danıştay'ın kaç üyesi var ? Cevap; 70 civarında. Yani; Yargıtay ve Danıştay'ın toplam üye sayısı 300 kadar. Türkiye'deki toplam hakim ve savcı sayısı 12 bin civarında. Özkök'ün mantığıyla hesaplayalım; HSYK'nın Yargıtay ve Danıştay üyelerinin tamamını temsil oranı binde 16. HSYK'da Türkiye'deki bütün hakim ve savcıların temsil oranı yüzde sıfır. Çünkü 12 bin hakim ve savcıyı temsil eden bir tek Allah'ın kulu yok. Hadi HSYK'daki Yargıtay ve Danıştay üyelerinin bütün hakim ve savcıları temsil ettiğini düşünelim. O oran yüzbinde 4. Şimdi toplam yargıyı temsil oranı yerlerde sürünen HSYK; hakim ve savcılarla ilgili canı istediği gibi karar alacak, görevden el çektirecek, meslekten ihraç edecek. Ertuğrul Özök aleme matematik ve demokrasi dersi vereceğine alsın kağıt kalemi bir de bunu hesaplasın. “Yüzde 25'in yapacağı anayasa” diyen Özkök yüzbinde 4'e hiç ses çıkarmıyor. Demokrasi anlayışı; parlamentonun yüzde 75'i tarafından kabul edilen yasaya “411 el kaosa kalktı” diye attığı manşetle tarihe altın harflerle yazılan Ertuğrul Özkök şimdi vicdandan falan bahsediyor. Şimdi bir zahmet yazının en başına 4. paragrafa Ertuğrul Özkök'ün hesabına geri dönelim. Ne diyordu Özkök orada ? “Meclis Türkiye'nin yüzde 75'ini temsil ediyor, bu anayasada yüzde 25'in söz hakkı bile yok.” Özkök şimdi laga luga yapıyor. Özkök; “411 el kaosa kalktı” derken sanki parlamentonun yüzde 75'inin kararını tanımış gibi şimdi bize demokrasi dersi vermeye kalkıyor. İşinize gelince milleti balyozla ezmeye ses çıkarmayacaksınız, işinize gelmeyince “herkes elini taşın altına koysun” muhabbeti yapacaksınız. Zorunuza gidecek ama başka yolu yok. Kimsenin kurumlarla sıkıntısı yok. Bizim Yargıtay'a da, Danıştay'a da, HSYK'ya da ihtiyacımız var. Kurumlar kalacak ama kurumlardaki statükocu jüristokratik yapı değişecek. Özkök soruyordu ya hani; “yani senin adamın üst yargıya gelince, bu ülkede tarafsız ve demokratik bir yargı mı olacak, yani senin tek derdin, ötekini atıp bunu mu almak” diye ? Özkök cevap versin; HSYK'nın üye sayısı artarsa bu yeni üyeler Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmayacak mı ? Yeni üyeler bu ülkenin insanı, bu memleketin evladı olmayacak mı ? O halde dert ne ? Eşitlikten falan bahsedenler önce bu ülkedeki bütün vatandaşların bu ülkenin kurumlarında yer alma hakları bulunduğunu da kabul edecekler. Bu ülkede artık her şey demokrasiye göre olacak. Şimdi Özkök arkasına yaslansın demokratikleşmenin zevkini çıkarsın. Muharrem kardeşim selamlar.