AK Parti'den yapılan açıklamada, bazı basın yayın organlarında yer alan
Merkez Karar ve Yönetim
Kurulu (
MKYK) toplantısı haberlerine ilişkin ''Genel Başkanımıza ve diğer kurul üyelerimize atfedilen tırnak içi ifadeler kesinlikle birebir gerçeği yansıtmamaktadır'' denildi.
AK Parti Tanıtım ve
Medya Başkanlığından yapılan yazılı açıklamada, dün yapılan 57. MKYK toplantısına ilişkin olarak şu ifadelere yer verildi:
''MKYK toplantısı sonrası partimiz adına yapılan yazılı açıklamanın dışında basın yayın organlarında yer alan haberler hiçbir şekildi teyit edilmeyen, kamuoyunu yanlış yönlendirmeye matuf haberlerdir.
Bu haberlere konu olan diyaloglar hayal, uydurma veya çarpıtma unsurlar barındırmakta, sayın Genel Başkanımıza ve diğer kurul üyelerimize atfedilen tırnak için ifadeler kesinlikle birebir gerçeği yansıtmamaktadır.''
-''HABERLER AHLAKİ DEĞİL''-
AK Parti MKYK üyesi Ayşe Böhürler de yaptığı açıklamada, ''Demokratik bir şekilde açıkladığım görüşlerimin basına yansıtılan kısmı gerçek dışıdır'' dedi.
Partisinin siyasi karar organında yer almasını ve fikirlerini burada özgürce açıklayabilmesini önemli ve anlamlı bulduğunu ifade eden Böhürler, şunları kaydetti:
''Sayın Başbakan'ın başkanlığında yaptığımız bütün toplantılarda demokratik bir şekilde görüşlerimizi açıkladığımız gibi bu özgür düşünce platformundan hepimizin istifade ettiği bir gerçektir. Her konunun parti içinde nezaket kuralları içinde tartışıldığı böyle bir ortamda uyarı üslubunun olması söz konusu olamaz. Demokratik bir şekilde açıkladığım görüşlerimin basına yansıtılan kısmı gerçek dışıdır. Ayrıca sayın Başbakan'ın bu konudaki görüşlerini açıkladığı toplantının birinci kısmında, geç kalmam sebebiyle zaten solanda değildim.''
Böhürler, MKYK'nın AK Parti'nin üst siyasi karar organı olduğunu ve burada yapılan görüşmelerin basına açık olmadığını belirterek, ''basına bu yönde sızdırılan haberlerin ahlaki olmadığını'' dile getirdi.
''Neredeyse her MKYK toplantısı sonrasında şahsım üzerinden yapılan haberler kasıtlı ve manidardır'' diyen Böhürler, şöyle devam etti:
''Tarafıma ve partimin bu konudaki görevli organlarına doğrulatmadan çıkan bu haberlerin parti içinde her birimizin özgürce düşüncelerini ifade ettiği bu ortamı zedelediğini düşünüyorum. Bu en ciddiyetle hassasiyet gösterdiğim ve üzüntü duyduğum konudur.
Bu haberler partinin en üst karar alma organındaki özgür
tartışma ortamını zedelediği gibi bir tarafı ile de sayın Başbakan'ı yıpratmaya yöneliktir. Bana sorulmadan, doğrulatmadan basında yer alan bu haberler aynı zamanda en basit bir basın etiği kuralının ihlalidir aynı zamanda. Tarafımdan doğrulanmayan, şahsımdan alınmayan bu bilgilerin çoğu zaman maniple edilerek, farklı anlamlar yüklenerek medyaya yansıtılması habercilik ilkelerine uymamaktadır. Şahsıma doğrulatılmayan her haberle ilgili gereken açıklamayı yapacağımı bildiririm. Bu basit basın ilkesine meslektaşlarımın uymasını temenni ederim.''