Ak Parti seçim krizini çözdü

Başbakan Yardımcısı Bozdağ, yerel seçimler öncesinde bakanların aday olması durumunda görevlerinden istifa etmelerinin zorunlu olmadığını açıkladı

Ak Parti seçim krizini çözdü

  • Bir açılış töreninde konuşan Bozdağ, "Yasaya göre belediye başkanları ve milletvekillerinin istifası zorunlu değildir" dedi. 
  • Milletvekillerinin istifa etmeksizin kampanyalarını yürütebilecek.
  • Bozdağ, Melih Gökçek'te aynı uygulamanın görüldüğünü hatırlattı.

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Diyanet-Sen Genel Merkezinin açılış töreninin çıkışında gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Bazı bakanların yerel seçimlerde aday olması durumunda istifa edip etmeyecekleri, nasıl bir formülün uygulanacağı yönündeki soru üzerine Bozdağ, seçim süreci resmen başlamasa da partilerin kendi iç süreçlerini başlattığını hatırlattı.

Kamu görevlilerinin aday olabilmeleri için istifa şartının olduğunu anımsatan Bozdağ, "Bizim yasalarımıza göre belediye başkanları ve milletvekillerinin istifası zorunlu değildir" diye konuştu.

Belediye başkanlarının hem aday olup, hem de görevde durabildiğini ifade eden Bozdağ, milletvekillerinin de istifa etmeksizin kampanyalarını yürütebileceğini söyledi.

Milletvekillerinin belediye başkanı seçilmesi durumunda mevzuata göre ya başkanlığı ya da milletvekilliğini tercih ettiğini anlatan Bozdağ, daha önce bunun milletvekiliyken belediye başkanı seçilen Melih Gökçek'te uygulamasının görüldüğünü hatırlattı.

Bozdağ, "Sayın bakanların görevlerinden istifa etmeleri yasal olarak zorunlu değil. Ancak seçim kampanyasının yürütülmesi bakımından, başka çalışmalar bakımından farklı değerlendirmeler olur mu? Bunu da zaman içinde göreceğiz" dedi.

DİN VE VİCDAN HÜRRİYETİYLE ÇATIŞAN KARAR

Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nin erkek çocukların 14 yaşına gelmeden ve kendi rızaları olmadan sünnet ettirilmemesine yönelik raporu kabul etmesine ilişkin değerlendirmesi sorulan Bozdağ, şunları kaydetti:

"Fevkalade yanlış bir adım. Çünkü insanların inançlarıyla ilgili konularda, neye inanıp neye inanmayacağına parlamentolar, siyasiler, hükümetler, birlikler, uluslararası örgütler karar veremez. AB'nin kendi müktesebatıyla Avrupa değerleriyle din ve vicdan hürriyetiyle çatışan bir karardır. Bu açık bir şekilde din ve vicdan özgürlüğüne müdahaledir. Hukuki değildir, kabul edilemez bir yaklaşımdır."
<< Önceki Haber Ak Parti seçim krizini çözdü Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:  
ÖNE ÇIKAN HABERLER