Başbakan Yardımcısı Bozdağ, Tokat'ta

Başbakan Yardımcısı Bozdağ, Tokat'ta

Emine Konuk - Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, ''Keşke Türkiye'de güçlü muhalefet de olsa. Çünkü bir ülkede güçlü muhalefet olduğu zaman işler daha da iyi olur. Ama maalesef bizde böylesi bir açığımız var. Hani bütçe açığı derler, demokrasi açığı derler, başka açıklar derler ama Türkiye'de bir de ciddi muhalefet açığı var. O yüzden bu açığı da bir noktada biz kapatıyoruz deriz'' dedi. Tokat'taki programı kapsamında AK Parti İl Başkanlığı'nı ziyaret eden Bozdağ, daha sonra Turhal ilçesinde belediye tarafından yapımı tamamlanan şehirler arası otobüs terminalinin açılışına katıldı. Bozdağ, burada yaptığı konuşmada, Türkiye'nin gelişip büyüdüğünü ve değiştiğini söyledi. Geçmişten bugüne gelindiğinde bu değişimin doğru anlaşılacağını, pek çok konunun mukayesesinin yapılabileceğini ifade eden Bozdağ, şunları kaydetti: ''Geçmişte 70 cente muhtaç bir ülkeden, baktığınız zaman 17 Ağustos 1999 depreminde camilerden toplanan yardımları, 'depremzedelerin derdine merhem olsun' diye toplanan yardımları, ülkesinde işçi ve memuruna maaş ödemek zorunda kalan ve daha sonra bunu itiraf etme mecburiyetinde kalan hükümetten; hatırlarsınız rahmetli Ecevit'in bakanlarından birisi toplanan yardımları işçi ve memura maaş olarak ödendiğini açıkladığında görevden alınmıştı; öyle bir noktadan Türkiye 21 Şubat 2001 kriziyle büyük bir açmazın içerisine girdiği zaman adeta dilenciliğe düştüğü bir noktadan, kapı kapı dolanıp para ararken IMF'nin kapısına gittiğinde 'parayı veririz ama parayı yönetecek bakanı da veririz, ona başbakan muamelesi yaparsanız ancak bunu yaparız' teklifinde bulunan IMF'ye karşı teklifi kabul edip, parayı alan daha sonra IMF'nin önerdiği kişiyi bakan yapıp ona Başbakan muamelesi yapan bir Türkiye'den bugün Allah'a şükürler olsun IMF'ye borcunun neredeyse tamamını ödemiş bir Türkiye'ye, dünya büyükçe bir finans krizi yaşarken, IMF ile görüşen ama görüşmeler sırasında bizim dediklerimiz dışında öneriler ortaya koyunca 'Ben milletimin ümüğünü IMF'ye sıktırmam' diyen bir Başbakan'a, onun yönettiği bir Türkiye'ye, daha sonra da krizin olduğu bir dönemde IMF'ye yol veren, IMF'siz devam eden bir Türkiye'ye geldik.'' Türkiye'nin bölgesinde büyük bir güven limanı olduğuna işaret eden Bozdağ, ''Etrafında yaşanan onca soruna bakın. Şimdi Yunanistan çok büyük kriz ile mücadele ediyor. Ekonomik krizin içerisinde boğuşup duruyor ve oraya yardım eli uzatan bir Türkiye. Suriye'de sıkıntılar var, orada yönetim insanları haksız, hukuksuz bir şekilde öldürüyor ve büyük bir sorun var. O sorunun barışçıl yollardan çözülüp milletin sesinin dinlenmesini isteyen ve bu çerçevede adım atan bir Türkiye var'' dedi. Güven, istikrar, huzur içerisinde Türkiye'nin yoluna devam ettiğini ifade eden Bozdağ, şöyle devam etti: ''Dün dilenen, IMF kapısında para dilenen ve ne derse tereddütsüz 'evet' diyen bir Türkiye'den, bugün etrafında olup biten her şeyin içerisinde Türkiye'nin menfaatleri doğrultusunda aktif olarak yer alan bir Türkiye'ye, sadece komşularına değil, dünyanın öbür ucu sayılabilecek Somali'de büyük bir insanlık dramı yaşanırken, bugün orada olan bir Türkiye. Bakın orada insanlar hayatını kaybediyor. Altı dakikada bir çocuğun hayatını kaybettiği, üç ay içerisinde 31 bin çocuğun hayata gözlere yumduğu, insanların açlıktan, susuzluktan, tedavisizlikten daha da önemlisi bilinçsizlikten hayata gözlerini yumduğu bir ülkeden, dünya adeta Türkiye olaya el atana kadar sağır ve kör kalmıştı.'' -''SOMALİ'YE TEKNİK HEYET GÖNDERECEĞİZ''- Başbakan Erdoğan ile Somali'yi ziyaret ettiklerinde orada yaşanan dramın büyüklüğünü daha iyi anladıklarını ifade eden Bozdağ, şimdi dünyanın gözünün oraya döndüğünü belirterek, şunları söyledi: ''Neden Türkiye oraya el attı? Sayın Başbakanımız milletimizin bu meseleye sahip çıkmasını istediğinde, milletimize huzurunuzda Turhallılara, Tokatlılara, sizinle beraber 81 ilde yaşayan bütün insanımıza teşekkür ediyoruz. Büyük bir biçimde bu dramın karşısında tavır koydular. Bugüne kadar toplanan paralar 400 milyon TL'yi aşmış durumda ve bu paralar içerisinde devletin kesesinden çıkan bir kuruş para olmadı. Şimdiye kadar bütün paralar milletimizin gönül hazinesinden çıktı ve milletimiz lokmasını böldü oraya gönderdi. Bu pazarı pazartesine bağlayan gece Türkiye'mizden bir uçakla teknik heyetleri gönderiyoruz. Teknik heyetler gittiği zaman oranın pek çok ihtiyacını teknik gözle gözlemleyip, gerekli değerlendirmeleri yaptıktan sonra vatandaşımızın verdiği paraları, onların öngördüğü değerlendirmeler çerçevesinde oraya kullanacağız ve oradaki insanların imdadına millet olarak, devlet olarak yetişmiş olacağız. Büyük bir adımı beraber atıyoruz.'' -''KEŞKE TÜRKİYE'DE GÜÇLÜ BİR MUHALEFET OLSA''- İktidarları döneminde yapılan çalışmaları da anlatan Bozdağ, önceki hükümetler döneminde bir bölgeye hizmet yapılırken, diğer bölgelerin ihmal edildiğini ifade ederek, hükümetleri döneminde yapılan hizmetlerin her bölgede aynı anda başladığını söyledi. Bozdağ, şunları kaydetti: ''AK Parti hükümetleri döneminde atılan bütün adımlar Türkiye'nin 780 bin kilometre karesini kucaklayan adımlar olarak atıldı. O nedenle Türkiye'nin her yanı ayağa doğru birlikte kalkıyor. Çünkü biz yola çıktığımızda şunu kendimize düstur edindik. Biz 'bölgesel milliyetçilik yapmayacağız' dedik ve yapmadık. 'Biz dinsel milliyetçilik yapmayacağız' dedik, yapmadık. 'Biz etnik milliyetçilik yapmayacağız' dedik, yapmadık. Ne milliyetçiliği yapacağız? '780 bin kilometre karede yaşayan 74 milyon insana gece gündüz demeden çalışma, hizmet etme, üretme milliyetçiliği yapacağız' dedik ve bunu yaptık. Bununla da yolumuza devam ediyoruz. Bugün güçlü bir Türkiye varsa, bu emeklerin, bu çalışmaların, bu gayretlerin sonucudur. Keşke Türkiye'de güçlü muhalefet de olsa. Çünkü bir ülkede güçlü muhalefet olduğu zaman işler daha da iyi olur. Ama maalesef bizde böylesi bir açığımız var. Hani bütçe açığı derler, demokrasi açığı derler, başka açıklar derler ama Türkiye'de bir de ciddi muhalefet açığı var. O yüzden bu açığı da bir noktada biz kapatıyoruz deriz. Çünkü Türkiye'yi doğru okumazsanız, dünyayı doğru okumazsanız, doğru değerlendirmeler yapıp, doğru istikametlere hükümetlerin gitmesine katkıda bulunma imkanını elde edemezsiniz.'' -İSRAİL İLE İLİŞKİLER- İsrail ile ilişkileri de değerlendiren Bozdağ, hükümetin bu konuda ortaya koyduğu tavrı anlatarak, ''Gönül isterdi ki bu tavır karşısında ana muhalefet partisi ve diğerleri hep beraber arkasında dursun. Çünkü bizim tavrımız değil sadece. Bu Türkiye'nin tavrıdır, Türk milletinin tavrıdır. Ama açıklamalara baktığınız zaman biz böylesi bir birlikteliği maalesef göremedik. Şimdi Kılıçdaroğlu'nun açıklamasının üstünden, sayın Kılıçdaroğlu'nun adını kapatın, açıklamayı okuyun. Netanyahu'nun açıklamasını, veyahutta İsrail adına açıklama yapan şehir yetkililerin isim açıklamasının isim hanesini kapatın, açıklamaları okuyun, o zaman insan ürperiyor. Bu kadar birbirinin benzeri, büyük bir kısmı da örtüşen açıklamayı Türkiye'de ana muhalefetin lideri ve temsilcileri nasıl yapar ki? Ürperiyor, gerçekten ürperir.'' Bozdağ, şunları kaydetti: ''Ben açıklamaları okuyunca, 'acaba' dedim. Bu açıklamalara kim sevinmiştir? Dün de sayın Başbakanımızla ilgili çok çirkin bir benzetmede bulundu. Tabi bu çirkin benzetmeleri kullanarak veyahutta daha çirkin benzetmeler yaparak bizim cevap vermemiz mümkün değil. Çirkinlikte yarışamayız. Biz iyilikte, güzellikte, hizmette yarış yapacağız. Bu açıklamaları duyunca herhalde İsrailli yetkililer alkışa durmuştur diye düşünüyorum. Herhalde dünkü benzetmeyi okuyunca, Kandil'de PKK terör örgütü ve yandaşları alkışa tutmuştur sayın Kılıçdaroğlu'nu. Çünkü bu açıklamalar bu milleti değil, ancak onları memnun eden açıklamalardır. Gönül ister ki dış politika gibi milli konularda Türkiye'de siyaset yapan herkesin ama herkesin birlikte hareket etmesi ve bu noktada tek ses olmasıdır. Çünkü aklın yolu bir. Bizim yaptığımız Türkiye'nin devlet olarak, millet olarak, milletimizin hukukunu ve çıkarlarını korumak, bizim vazifemiz bu. Biz Türkiye'nin çıkarlarını koruyacağız, içeride de koruyacağız, dışarıda da koruyacağız, uluslar arası sularda da koruyacağız. Dünyanın öbür ucunda da koruyacağız. Bu milletin bize verdiği emanettir.'' Konuşmasının ardından Turhal Belediye Başkanı Ali Gözen, Bozdağ'a plaket, Turhal Belediyesi'ni simgeleyen şilt ve ahşaptan yapılmış bir sandık armağan etti. Okunan duanın ve kurban kesilmesinin ardından Bozdağ, Vali Şerif Yılmaz, AK Parti Tokat milletvekilleri Zeyid Aslan ve Dilek Yüksel ile birlikte terminal binasının açılışını gerçekleştirdi. Burada terminal binasının eski ve yeni görüntülerinin yer aldığı fotoğraf sergisini gezen Bozdağ, esnaflarla da sohbet etti. Bozdağ, daha sonra 1961 model bir otobüs ile terminal binasından Turhal Hükümet Konağı'na geldi. Kaymakam Mehmet Ünlü'yü makamında ziyaret eden Bozdağ, daha sonra Turhal Belediyesi'nce yaptırılan kültür merkezinin açılış törenine katıldı. Bozdağ, kültür merkezinde düzenlenen tekstil kursuna katılan kursiyerlere sertifikalarını dağıttı. Kültür merkezi binasını da gezen Bozdağ, Belediye Başkanı Gözen'den merkez hakkında bilgi aldı. Daha sonra Turhal'da yaklaşık 500 kişinin istihdam edileceği Haktin Tekstil Fabrikası'nın açılışını yapan Bozdağ, fabrikayı gezdi. (ZHR-EKT-EMN-İSA-KUD)10.09.2011 08:51:16
<< Önceki Haber Başbakan Yardımcısı Bozdağ, Tokat'ta Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER