BALIKESİR (A.A) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Güven ve istikrar yoksa siz küresel sermayeyi buraya çekemezsiniz. Bu başarıldığı için şu anda biz küresel sermayeyi ülkemize çekiyoruz. Ve her geçen gün güvenli liman olarak takdir edilen Türkiye, büyüyen bu tür yatırımlarıyla da inanıyorum ki yine güvenli liman olmaya güçlenerek devam edecektir dedi.
     Erdoğan, Bandırma Gübre Fabrikaları A.Şnin (BAGFAŞ) Bandırma-Erdek yolunda düzenlenen Kimyevi Gübre Kompleksinin temel atma töreninde yaptığı konuşmada, tesisin ülkeye kazandırılmasında emeği geçenlere teşekkür etti.
     10 yıl önce yola çıkarken sözümüz vardı. Kim bu ülkede taş üstüne taş koyarsa, her zaman onların yanındayız, emrindeyiz demiştik. Onlarla gece gündüz demeden koşturmaya varız demiştik. Burada çok ciddi yatırım var diyen Erdoğan, toplam yatırım tutarı, 165 milyon avro olan bu tesislerin, inşaat sürecinde yaklaşık 800 kişiye, üretime geçtiğinde de, oradan 170 kişiye, dolaylı olarak da 400 kişiye istihdam sağlayacağını söyledi.
     Erdoğan, şöyle konuştu:
     Böyle bir potansiyele, kapasiteye sahip. Çok daha önemlisi özellikle buradaki kredinin gerek temini, fakat bu kredinin temininde de faiz oranlarının düşük olmasının yanında, sabit olması çok daha önemli. Tabii burada libor da yok. Liborsuz faiz temin ediliyor olması gerek ülkemizin dünyada şu anda temin ettiği güvendir. Aynı zamanda da BAGFAŞ, sektöründe dünyada vermiş olduğu güvendir. Yola çıktığımızda bir şey söylemiştik, iki sır kelimemiz vardı.
     Bunun bir tanesi güvendir biri de istikrardır. Eğer bir ülkede güven varsa o ülkede istikrar vardır. Ama güven yoksa istikrar da yoktur. Güven ve istikrar yoksa siz küresel sermayeyi buraya çekemezsiniz. Bu başarıldığı için şu anda biz küresel sermayeyi ülkemize çekiyoruz. Ve her geçen gün güvenli liman olarak takdir edilen Türkiye, büyüyen bu tür yatırımlarıyla da inanıyorum ki yine güvenli liman olmaya güçlenerek devam edecektir.
     Erdoğan, bu tesisin, ülkenin ihtiyacı olan amonyum nitrat üretimine önemli katkı sağlayacağını bildirdi.
     Şu anda yılda 250 milyon avroyu bulan bir ithalatın önüne geçilerek, özellikle bu kaynağın Türkiyede kalmasının, bu vesileyle temin edilmiş olacağını belirten Erdoğan, Ülkemize ithalat yoluyla temin ettiğimiz ürünlerin, ülkemizde üretimi için çok ciddi teşvik politikası uyguluyoruz. Bu konuda özel sektörümüzü harekete geçirmek için her türlü kolaylığı aslında gösteriyoruz. Her türlü desteği veriyoruz, vermeye devam edeceğiz şeklinde konuştu.
     Bu yatırım bizim çağrımızın özel sektörde karşılık bulduğunun göstergesidir. Burada temelini atacağımız tesis diğer sektör kuruluşlarına da güzel bir örnek teşkil edecektir diyen Erdoğan, Türkiyeyi kalkındırma, büyütme, geliştirmeye, bu mücadeleye destek veren iş adamlarımıza, girişimcilerimize, şahsım ve milletim adına teşekkür ediyor, şükranlarımı sunuyorum ifadelerini kullandı.
    
     -Cari açık iyice daralmaya başladı-
    
     Başbakan Erdoğan, ithalatın, ihracatla arasındaki dengenin kendilerini sıkıntıya soktuğunu belirterek, İthalden ne kadar kurtarırsak, cari açığımız da o kadar azalacaktır. Şu anda çok güzel bir mücadele var. 2012 sonu itibarıyla iktidar cari açık versin de biz de zil takıp oynayalım diyenlerin hesapları tutmadı. Bu cari açık iyice daralmaya başladı. Bu da bizim geleceğe olan inancımızı, gayretimizi daha da artırdı dedi.
     Türkiyenin, son 10 yılda ekonomik anlamda geldiği noktanın, ülkeyi takip eden bazı çevreleri ciddi anlamda rahatsız ettiğini ifade eden Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
     Özellikle batı şu anda birkaç ülkeyi kenara koyarsanız, Türkiyenin burada sergilediği ekonomik tablo, onları ciddi manada rahatsız ediyor ve bunu nasıl başardınız diye soruyorlar.
     Türkiye 2002 yılında, yüzde 63 borçlanma faizi ödüyordu. Şu anda yüzde 6,5 borç faizle borçlanıyoruz. Bu aradaki farktır yatırımlarımızı ciddi anlamda geliştiren. Tarihinin en düşük düzeyine çektik. Ziraat Bankasının takipteki kredileri neydi biliyor musunuz- Değerli dostlar. Yüzde 34,5. Ne açıklıyordu Ziraat Bankası, görev zararı açıklıyordu. Başka türlü kendisini temize çıkarma gibi bir durumu yoktu. Durmadan görev zararı, görev zararı... Ve Ziraat Bankası gibi bir banka iflasın eşiğindeydi.
     Şu anda nedir biliyor musunuz- Yüzde 2,7... Bakınız nereden nereye... Halk Bankası da artık güçlü bir banka seviyesine geldi. Esnaf, Halk Bankasından, yüzde 47 ile borç alırken, şu anda yüzde 5 ile 7,8 aralığında alıyor. Paramızdaki bol sıfırları atarak, Türk Lirasına tüm halkımızın gönlündeki, hem de dünyadaki itibarını iade ettik. Ve altı sıfırı attığımızda bazı köşe yazarları şunu söylüyordu. Enflasyon patlar. Altı sıfır atıldığında çökeriz. Enflasyon patlamazsa ben Taksimde çıkar eşekler gibi anırırım diyenler vardı. Ve bunlar allı pullu köşe yazarlarıydı. Bunlar hala varlar ama yapabiliyorlar mı, yapamazlar.
     Çünkü marifet iltifata tabidir, tabii bunun hakkını da vermezler. Türkiyeyi geleceği en iyi şekilde hazırlamanın gayreti içinde olduk. Özel sektörün de, bu heyecanı paylaştığını dinamik şekilde atılım yaptığını görmek, bizi ayrıca memnun ediyor, umutlandırıyor.
     Başbakan Erdoğan daha sonra, kimyevi gübre kompleksinin temelini attı.
     Törene, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Balıkesir Valisi Ahmet Turhan, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı A. Edip Uğur ile diğer davetliler katıldı.
    
     Muhabir: Zafer Akpınar /Harun Kaymaz /Fikriye Susam Uyar
     Yayıncı: Doğan Sarıtaş