Başbakan Erdoğan’a yönelik Viyana ziyaretinde kutuplaştırıcı bir dil kullanmaması konusundaki çıkışıyla tartışma başlatan Avusturya Dışişleri ve Uyum Bakanı Sebastian Kurz, tepkisinin diplomatik olmadığı eleştirilerine, “Ev sahibi olarak ‘ne ile mutlu olup ne ile mutsuz olacağımızı’ söylemek hakkımız.” dedi.
Başbakan Erdoğan’ın yarın Viyana’da 17 bin kişiye yapacağı konuşma, Avusturya’da son bir haftanın en çok tartışılan konusu oldu. “Erdoğan’ı açıkça uyarıyorum: Kendisi Avusturya toplumunu bölücü huzursuzluk taşıyamaz. Almanya’daki gibi bir konuşma olursa bunun, sadece çoğunluk toplumuna değil, buradaki Türklere de zararı olur.” ifadeleriyle tartışmaların fitilini ateşleyen Avusturya Dışişleri ve Uyum Bakanı Sebastian Kurz, ziyaret öncesi Zaman’a konuştu. Kurz, Erdoğan’ın Viyana’da ayrıştırıcı bir dil kullanmasının ülkedeki huzuru bozacağı konusunda bir kez daha uyarıda bulundu.
"BUNU SÖYLEMEK EV SAHİBİ BİR ÜLKE İÇİN MÜMKÜN OLMALI"
Kurz, Erdoğan’a tepkisinin diplomatik olmadığı yönündeki eleştirilere ve çıkışını ‘fazla cesur’ bulanlara, “Sözlerimin ne hakaret edici ne de sevimsiz olduğunu düşünüyorum. Ev sahibi olarak ‘ne ile mutlu olup ne ile mutsuz olacağımızı’ söylemenin hakkımız olduğunu düşünüyorum. Bu durumun ev sahibi ülke için mümkün olması gerekir.’’ karşılığını verdi. 28 yaşındaki genç bakan, “Birçok kişinin Başbakan Erdoğan’ın Viyana’da agresif, kutuplaştırıcı mesajlar verebileceği konusunda endişeleri var. Bu endişe Avusturya toplumunda da mevcut. Avusturya’da uyumdan sorumlu ve uyumun sorunsuz ilerlemesi için ilgisi olan birisi olarak bu endişeleri ciddiye almam gerekiyordu. Türkiye Dışişleri Bakanı’na ve Başbakan’ına net bir şekilde bizim ne beklediğimizi ve neyi problemli gördüğümüzü söylemek benim görevim.” ifadelerini kullandı.
"ERDOĞAN'IN VERECEĞİ MESAJ TOPLUMU AYRIŞTIRMA TEHLİKESİNİ BERABERİNDE GETİREBİLİR"
Avusturyalı Hıristiyan Demokrat Bakan, Erdoğan’ın vereceği mesajların toplumu ayrıştırma tehlikesini beraberinde getirebileceği kaydetti ve, “Bu yüzden Türkiye Cumhuriyeti Başbakan’ının doğru kelimeleri seçeceğine ve konuşmasında gerekli hassasiyeti göstereceğini ümit ediyorum.” dedi. Başbakan’ın ülkedeki Türkler ile Avusturya toplumu arasındaki uyum sürecini destekleyici şeyler söylemesini istedi. Aksi takdirde ülkenin uyum konusunun tekrar duygusal bir eksene kayacağını dile getirirken, “Ülkemizdeki uyum ortamı son yıllarda ciddi iyileşme sağladı ve yabancı düşmanlığı azaldı. Bu yolu terk etmek için hiçbir gereklilik görmüyorum. Tüm taraflar kışkırtıcı ifadelerden kaçınmalılar. Bir konuşma ile bütün emekler tehlikeye girebilir ve yaptığımız çalışmalar bağlamında geriye götürebilir.” ikazını yaptı. Kurz, “Avusturya’da yaşayan Türkler ve Türk kökenli Avusturyalılar için çoğunluk toplumunun düşmanca duygular beslemesinden daha kötü bir şey olamaz. Kimse durumu provoke etmemeli. Benim Türk toplumu ile çok iyi ilişkilerim var. Üç yıldır uyum alanında çalışıyorum ve Türk kökenlilerin ülkemiz için büyük kazanım olduğunu düşünüyorum. Bu insanlar ülkemizin yabancı bir parçası değiller, toplumuza aitler ve saygı görmeliler.’’ diye konuştu.
Zaman