Rafineri lisansında mutlu son

SOCAR&TURCAS Enerji A.Ş. çatısı altında faaliyetlerini sürdüren SOCAR&TURCAS Rafineri A.Ş,’nin, Petkim’in Aliağa kompleksinde bin 375 dönüm alanda yapacağı rafineri yatırımında mutlu sona ulaşıldı.

Rafineri lisansında mutlu son

2008 Aralık ayında başvurdukları Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (EPDK)'ndan lisans almayı başardıklarını belirten SOCAR&TURCAS Enerji A.Ş. CEO’su ve Petkim Yönetim Kurulu Üyesi Kenan Yavuz, bürokrasi sürecini çok titiz bir çalışmayla hiçbir aksama olmadan tamamladıklarını belirtti. 2009 Kasım ayında Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) olumlu belgesini alarak en zorlu etaplardan birini geçtiklerini hatırlatan Yavuz, yılda 10 milyon ton kapasiteli rafinerinin temelinin en kısa zamanda atılacağını kaydetti. İnşa aşamasında asgari 7 bin ile 10 bin, faaliyet aşamasında ise bin kişiye ek istihdam sağlanacağını, SOCAR&TURCAS grubu olarak 2018 yılında 10 bin kişilik istihdam potansiyelini hedeflediklerini vurguladı. 2004 yılında genel müdür olarak atanmasından sonra, “Petkim’de bir petrokimya rafinerisi kuramazsak, Petkim’i bir üretim üssü yapamazsak bu şirket Sümerbank olur, biz de tarih önünde sorumlu oluruz.” dediğini vurgulayan Kenan Yavuz, şu değerlendirmeyi yaptı: “Günümüz rekabet gücünün olmazsa olmaz temel iki girdisi, entegrasyon ve pazar olarak öne çıkıyor. Entegrasyonumuzu rafineri projesi ile tamamlayacağız. Türkiye’nin iç pazar tüketim kabiliyeti olarak dünyanın en cazip pazarlarının başında geldiği gerçeği ile bütünleşen entegrasyonumuz, bizi Avrupa’nın en büyükleri arasına taşıyacaktır. 2008 Aralık ayında lisans başvurumuzu yaptık ve hemen ÇED sürecini başlattık. Ne mutlu ki geçen hafta EPDK, 23 Haziran 2010 tarihli RAF/2610-3/27891 sayılı rafinerici lisansımızı verdi.” 5 milyar dolara mal olacak bu yatırımların 1960’lı yıllarda başlayan sanayileşme hamlesinden sonra, bilgi ve sermaye yoğun sektörlere yapılan en büyük özel sektör yatırımı olduğuna dikkat çeken Yavuz, üretilecek 10 milyon ton ürünün tamamının, bugün ithal edildiğini kaydetti. 2014’TE TAMAMLANMASI BEKLENİYOR 2014 yılı sonunda üretime almayı hedefledikleri rafineri yatırımı ile birlikte Petkim yarımadasına SOCAR&TURCAS grubu olarak 5 milyar dolar yatırım yapacaklarını, 2008 Mayıs ayında Petkim’i satın almalarını müteakip kamuoyuna açıkladıklarını hatırlatan Yavuz, şöyle devam etti: "Rafinerimiz, özel sektör eliyle tek noktaya yapılacak en büyük yatırımların başında gelmektedir. Bu yatırımın en önemli özelliği, ülkemizin ihtiyacı olan ara malı üretimine yönelik entegrasyon ve yaratacağı katma değer boyutudur. Çok önemli bir yerlileşme projesidir. Üretimi yapılacak olan her gram mamulün şu anda ithal edildiği gerçeğinden hareket edersek, Sayın Başbakanımız'ın geçen yıl açıkladığı teşvik paketinde tanımlanan üretim ve istihdam odaklı yatırım sürecinin en somut örneği olacaktır. Bu rafineri ile hem Petkim hem de Türk petrokimya sektörü, hammaddede yaşadığı dışa bağımlılık zincirini kıracak.” 'BAŞBAKANIMIZ PROJEMİZE DESTEK VE HİMAYESİNİ ESİRGEMEDİ' Süreçte en başta projelerini her dinleyişinde heyecan ile destek veren ve himayesini esirgemeyen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a teşekkür eden Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz, istihdam konusunda özel sektörden talebine bu yılın son çeyreğinde 200 yeni teknisyen daha işe alarak cevap vereceklerini vurguladı. Kenan Yavuz, şöyle konuştu: “İnşaat sürecimiz başladığında, bu rakam 10 bin kişiye ulaşacak, 1-4 Haziran arasında Bakü’de düzenlenen COG Fuarı’nda Petkim standını ziyaretinde projelerimizi büyük bir ilgi ile dinleyip destek veren ve bu desteğini yerine getiren Azerbaycan Cumhurbaşkanı Sayın İlham Aliyev’e, süreçte her zaman bizi destekleyen ve yanımızda olan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımız Sayın Taner Yıldız’a, ÇED sürecimizde bize destek veren Çevre ve Orman Bakanımız Sayın Veysel Eroğlu’na, Petkim yarımadasını endüstri parkı haline dönüştürme çalışmalarımıza destek veren Sanayi ve Ticaret Bakanımız Sayın Nihat Ergün’e, projemizin henüz düşünce aşamasında olduğu dönemlerden başlayarak büyük bir heyecan ile bize destek veren EPDK Başkanımız Sayın Hasan Köktaş ve bürokratlarına, desteğini hep yanımızda bulduğumuz İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Aziz Kocaoğlu’na, Aliağa’nın önceki dönem ve şimdiki belediye başkanlarına, İzmir bürokrasisine, Ege Bölgesi Sanayi Odası ve İzmir Ticaret Odası başkanlarımıza ve tüm sivil toplum örgütlerine teşekkürü, her şeyden önce Petkim çalışanları ve grubumuz adına bir borç biliyorum. Bu proje gerçekleştiğinde emeği geçen herkes için bir gurur vesilesi olacak ve bu gururu inşallah çocuklarımız ile paylaşacağız.” PETKİM’E JURONG ADASI MODELİ UYGULANACAK Petkim Genel Müdürü Mehmet Hayati Öztürk de kurulacak rafinerinin İran, Ural, Kerkük ve Azeri petrollerini işleyebilecek esnek bir yapıda tasarlandığına dikkat çekti. Son iki yılda Japonya, AB ve ABD’de pek çok petrokimya tesisinin, rekabetçi olamadığı için kapandığını vurgulayan Öztürk, Singapur’daki Jurong Adası modelinin Petkim’de uygulanması için Jurong Int firması ile danışmanlık sözleşmesi imzaladıklarını söyledi. Böylelikle rafineri, petrokimya, enerji, lojistik değer zincirine yönelik bir kimya parkı oluşumu için master plan hazırlanmasına temel olacak çalışma yapılacağına işaret etti. Genel Müdür Öztürk, özelleşerek ekonominin içinde kalmayı başaran Petkim yarımadasında yapılacak yatırımlar ve ulaşılacak istihdam sayısının, Türk özelleştirme tarihinin en başarılı modellerinden birini yaratacağını açıkladı. Petkim’in bugün yüzde 100 dışa bağımlı olduğu hammadde ihtiyacının yüzde 100’ünün yerli kaynaktan sağlanmasıyla çok önemli bir sinerji yaşayacaklarına değinen Hayati Öztürk, şirketin dünya piyasalarında çok daha iyi şartlarda rekabet şansı kazanacağını sözlerine ekledi.
<< Önceki Haber Rafineri lisansında mutlu son Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER