IMF ve Dünya Bankası'nın ilkbahar dönemi toplantılarına katılan Babacan, Independent Evaluation Group tarafından Dünya Bankası'nda düzenlenen ''doğal felaketlere yardımda etkinlik'' konferansında bir konuşma yaptı. Doğal felaketlerin, can kaybının yanı sıra ülkelerin ekonomik gelişimine de ciddi bir tehdit olduğunu vurgulayan Babacan, özellikle gelişmekte olan ülkelere felaketlere hazırlıklı olma aşamasında desteğin önemli olduğunu söyledi. Türkiye'nin 1999 Marmara depreminden ders çıkardığını ve felaket yönetimi konusuna daha fazla yatırım yaptığını belirten Babacan, bu sayede Türkiye'nin tarihinde ilk defa, felaketlere karşı ''aktif ve stratejik'' bir yaklaşım sergileyecek kapasiteye ulaştığını ancak halen yapılması gereken çok şey olduğunu kaydetti. Dünya Bankası'nın, depremler başta olmak üzere son 14 yılda Türkiye'ye yaptığı doğal felaketlere ilişkin yardımlar için teşekkür eden Babacan, bu yardımın toplam 1,5 milyar doları bulduğunu ifade etti. Babacan, Dünya Bankası'ndan, ülkenin olası felaketlere karşı gücünü artıracak kurumsal çabalara katkısına çok daha büyük önem atfedildiğini de belirtti. Ali Babacan, özellikle Asya'daki felaketten sonra doğal felaketlerin artan şekilde halk sağlığına ve ülkelerin ekonomik gelişmesine tehdit olduğunun geniş bir şekilde kabul edildiğini belirtti. Doğal felaketlerden kaynaklanan yıllık ortalama kaybın 1990'larda ABD'de 63 milyar dolar olduğunu, bu rakamın 2050'de 300 milyar dolara ulaşmasının beklendiğini anlatan Babacan, gelişmekte olan ülkelerde felaketlerin yarattığı kaybın, gelişmiş ülkelere oranla daha da fazla olduğunu, bu durumun ülkelerin gelişme programını sekteye uğrattığını belirtti. Gelişmekte olan ülkelerin, felaketlere karşı daha zayıf olduğunu, zayıf imar, bina kodlarının uygulanmayışı veya toprak kullanımı uygulamalarına ilişkin problemlerin bulunduğunu belirten Babacan, bu çerçevede ülkelerin, gelişme stratejilerine felaket riskini de katmasına gerek olduğuna kuvvetle inandığını söyledi. Babacan, gelişmekte olan ülkelerin felaketlere hazırlık için daha fazla finansal kaynak ayırması gerektiğini ve uluslararası kurumlarla bağış yapan ülkelerin teknik ve finansal yardımının, bu ülkeler için kritik önem taşıdığını ifade etti. Felaket olmadan yardım sağlanmasının, felaket sonrası yardım çalışmalarına katkıda bulunmaktan daha yararlı olabileceğini belirten Babacan, ''Felaketlerin etkisini azaltmak elimizde'' dedi.