'Nefret Söylemi ve Kutsala Saygı' çalıştayı sonuç bildirgesi açıklandı

İki gün süren çalıştay sonucunda yapılması gerekenlerle ilgili görüşler kamuoyuna sunuldu.

'Nefret Söylemi ve Kutsala Saygı' çalıştayı sonuç bildirgesi açıklandı

Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı - Medialog Platformu tarafından organize edilen Medyada İfade Özgürlüğü Perspektifinde Kutsala Saygı ve Nefret Söylemi’ 2 gün süren çalıştayın ardından sonuç bildirgesi yayınlandı. Raporda, “Ülkemizde nefret suçlarına karşı bir hukuki düzenleme yapılması gereklidir.” sonucuna varıldı.

Çalıştayda açıklanan sonuç bildirgesi şöyle; “Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı Medialog Platformunun davetiyle düzenlenen 'Medyada İfade Özgürlüğü Perspektifinde Kutsala Saygı ve Nefret Söylemi' toplantısında, dünyada ve Türkiye’de nefret söylemi ile nefret suçlarının mücadele edilmesi gereken önemli bir mesele olduğu üzerinde uzlaşıldı. Devlet içindeki kimi legal ve illegal yapıların ayrımcılık ve nefret suçlarının oluşmasındaki tayin edici rolüne dikkat çekildi. Toplumsal kesimlerin ve bireylerin büyük mağduriyetlerine yol açan bu sorunun giderilmesi yönündeki görüşlere vurgu yapıldı.

Çalıştay Sonuç Bildirgesi 

1. Ülkemizde nefret suçlarına karşı bir hukuki düzenleme yapılması gereklidir. 
2. Nefret suçu ve nefret söylemine ilişkin yapılacak yasal düzenlemenin ifade özgürlüğü önünde yeni engeller getirmemesine özen gösterilmelidir. 
3. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin dine ve dini değerlere hakaretin ifade özgürlüğü bağlamında ele alınamayacağına dair kararları göz önünde tutulmalıdır. 
4. Bireyleri ve toplumsal grupları tehdit eden, ötekileştiren, değersizleştiren ve düşman gibi gösteren yaklaşımlar, nefret söylemi içinde yer almalı ve ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmemelidir. 
5. Nefret söylemi ve nefret suçunun engellenmesinde, yalnızca hukuki tedbirlerle yetinilmemeli; medya, eğitim, sivil toplum ve siyaset yolu ile farkındalığı ve duyarlılığı arttırmaya yönelik çalışmalar yapılmalıdır. 
6. Özellikle medya ve siyasette bilerek ya da bilmeyerek kullanılan nefret söyleminin ve kutsala hakaretin deşifre edilmesi yönünde izleme ve raporlama gibi sivil çalışmalara ağırlık verilmelidir. Bu yapılırken yeni bir nefret söylemine yol açmaktan kaçınılmalıdır. 
7. Hakaret, tahrik, hedef gösterme ve aşağılama ihtiva etmeksizin kutsal öğretilerin yanlış gördüğü eylem ve davranışlar ile dini değerlerin eleştirilmesi nefret söylemi olarak değerlendirilmemelidir. 
8. Bireyler ve gruplar, doğuştan gelen veya sonradan edindikleri kimliklerinden dolayı nefret objesi haline getirilmemeli ve ayrımcılığa uğramamalıdır.
9. Başta TCK olmak üzere (ör. TCK m. 216, 301) bazı yasaların içeriği ve uygulanmasındaki yanlışlar dikkate alınarak, nefret suç ve söylemine ilişkin yapılacak yeni yasaların özgürlükçü bir anlayışla yorumlanmasını sağlamak için yargı mensuplarının temel insan hakları çerçevesinde eğitim ve bilinç düzeyi yükseltilmelidir.”
<< Önceki Haber 'Nefret Söylemi ve Kutsala Saygı' çalıştayı sonuç... Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:  
ÖNE ÇIKAN HABERLER