Balyoz davasında
sanık avukatlarının duruşmalara girmeyerek yargılamayı kilitleme taktiğine kendi meslektaşlarından
itiraz geldi. Avukatların
mahkemeyi kilitleme hakkının bulunmadığına işaret eden
emekli Korgeneral Engin Alan'ın avukatı Ayhan Nacak, mahkemenin
protesto edilmesinden rahatsız olduğunu belirterek
istifa etti. Zaman'a konuşan Nacak, yargılamada karşılaşılan sıkıntıların protesto ile değil, yine hukuk içerisinde çözülmesi gerektiğini söyledi. Mahkemelerin saygınlığına gölge düşürülmesini doğru bulmadığını ifade eden Nacak, "Tamam, bilirkişi sorunu var. Bunu mahkeme başkanının odasına avukatlar birlikte gidip konuşarak halledebilir.
Savcı da olur. Tartışılır. Yargılamayı kilitleyemezsiniz. Avukatlar ya duruşmalara girmeli ya da istifa etmeli" dedi.
İstanbul 10. Ağır
Ceza Mahkemesi'nde görülen Balyoz davasında, sanık avukatları duruşmalara girmediği için son 1,5 aydır ilerleme sağlanamıyor. Avukatlar,
delil CD'leri üzerindeki bilirkişi taleplerinin reddedildiğini ve eski
Genelkurmay Başkanı
Hilmi Özkök'ün
tanık olarak çağrılmadığını protestoya gerekçe gösteriyor.
İstanbul Barosu ise duruşmalara girmeyen avukatların yerine avukat gönderilmesini isteyen mahkemeye olumsuz
cevap veriyor.
İstanbul 10.
Ağır Ceza Mahkemesi'nin yürüttüğü Balyoz
darbe planı davasında bazı sanık ve avukatların yargıyı kilitlemek için aldıkları boykot kararı kendi arkadaşlarının da tepkisini çekiyor. Balyoz sanıkları arasında bu karar nedeniyle kavgaya varan
tartışmalar yaşandığı belirtiliyor. Avukatlar, yargılamanın devam etmesi için zorunlu unsur ancak duruşmalara girmiyorlar. Gerekçeleri ise mahkemeye sundukları delil CD'leri üzerindeki bilirkişi taleplerinin reddedilmesi. Ancak avukatların delil CD'leri ile ilgili farklı kurumlara yaptırdıkları bilirkişi incelemelerini mahkeme zaten kabul etti. Duruşmada söz alan
Tümgeneral Ahmet
Yavuz'un ifadeleri ise protestonun sebebini deşifre etti. Yavuz, protestolarının sebebinin bilirkişi incelemelerinin kabul edilmemesi olduğunu söyledi. Mahkeme Başkanı
Ömer Diken, "CD'lerle ilgili sizler zaten bilirkişi incelemesi yaptırdınız. Mahkemeye sundunuz. Kabul etmiyoruz diye bir şey dedik mi?" dedi. Yavuz'un, "Peki biz niye tutukluyuz o zaman?" sözleri üzerine Diken, "Mahkeme ile pazarlık olmaz" diyerek tepki gösterdi.
Yine Balyoz davasının son duruşmasında bazı sanıklar üzeri yazılı tişörtlerle mahkemeyi protesto etti. Protestoyu gerçekleştirenlerin sayısının ise 50'yi geçmemesi dikkat çekti. Son olarak iki sanık arasında boykot kararı sebebiyle çıkan tartışma, kavgaya dönüştü. Yaşananlardan rahatsızlık duyan davanın sanıklarından Engin Alan'ın avukatı Ayhan Nacak da müvekkilini
savunma görevinden istifa etti. Kararını Zaman'a değerlendiren Nacak, avukatların yargılamayı kilitleme haklarının bulunmadığı vurguladı. Yargılama süresince eğer bir sorunla karşılaşılıyorsa bunun yine hukuk içerisinde çözülmesi gerektiğini kaydetti. Nacak, "Bilirkişi sorunu var. Bunu mahkeme başkanının odasına avukatlar birlikte gidip konuşarak halledebiliriz. Savcı da olur. Tartışılır. İlla mahkeme salonunda olacak diye bir
kanun mu var? Bir avukat protesto ederek duruşmaya girmeyebilir. Ancak bu o günkü celse için olursa bir anlam ifade eder. Yargılamayı kilitleyemezsiniz. Mahkemelerin saygınlığına gölge düşürecek tavırlardan kesinlikle kaçınmak gerekir. Avukatlar ya duruşmalara girmeli ya da istifa etmeli. Ben müvekkilimin suçsuz olduğuna, aklanacağına tüm kalbimle inanıyorum. Ancak bu şekilde bir yargılama usulü yok. Avukatların gerçekleştirdikleri yargılamayı kilitleme tutumundan duyduğum rahatsızlıktan ötürü görevimden istifa ettim" şeklinde konuştu.