Yazıcıoğlu hakkında bilinmeyenler...

ALPEREN kitabının genişletilmiş baskısında gündeme damgasını vuracak bilgiler sunuluyor.

Yazıcıoğlu hakkında bilinmeyenler...

:: YAZICIOĞLU, İLK TRAFİK KAZASINI BAHÇELİ'NİN ARABASIYLA YAPTI :: YAZICIOĞLU'NUN EŞİ CUMHURBAŞKANI GÜL'E NE DEDİ? :: MUHSİN BAŞKAN ANNESİNE NEDEN DERT YANDI? Büyük Birlik Partisi'nin merhum genel başkanı Muhsin Yazıcıoğlu'nun helikopter kazası sonucu hayatını kaybetmesinin üzerinden bir yıl geçti. Yazıcıoğlu, hala kafalarda soru işareti olan ve araştırma komisyonları, denetleme kurulları, teftiş kurullarının üzerinde çalıştığı kazada arkadaşları ile birlikte bir yıl önce hayatını kaybetmişti. Yazıcıoğlu, helikopter kazasında hayatını kaybetmeden önce geçirdiği trafik kazalarıyla da kamuoyunda suikast şüphelerinin oluşmasına neden olmuştu. Ancak merhum Yazıcıoğlu'nun ilk trafik kazasını MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin arabasıyla 1987 yılı sonlarında geçirdiği ortaya çıktı. Abdülkadir Selvi ile Erhan Seven'in kaleme aldığı ALPEREN kitabının genişletilmiş yeni baskısında yer alan bilgiye göre, Yazıcıoğlu Bahçeli'nin '01 plakalı' aracıyla hacı karşılamasına giderken kaza yaptığı ortaya çıktı. Yazıcıoğlu'nun vefatının ardından kendisiyle çocukluk dönemlerinden bu yana yoldaşlık yapanların birbirinden ilginç anılarının yer verildiği ALPEREN kitabının yenilenen baskısında Bahçeli'nin arabasında kaza gerçeği ortaya çıktı. O anda aracı kullanan BBP Genel Sekreteri Mustafa Destici'nin aktardığı bu kaza şöyle gelişti: "Ocak Genel Başkanımız Suat Başyaran aradı. 'Partiye git, Devlet Bahçeli'nin arabasını al, dergiye gel, Muhsin başkanla hacı karşılamaya gideceğiz' dedi. Devlet Bahçeli'nin 01 Adana plakalı arabasını aldım, Muhsin Başkan'ın bulunduğu Necatibey'deki binanın önüne arabayı bırakıp binaya girdim. Aşağıya indiğimde aracın başında polis bekliyordu. Ehliyetim olmadığı için 'ehliyet, ruhsat sorarsa başım belaya girecek' diye düşünürken polis 'buraya araba park edilir mi, sana ceza yazacağım' dedi. Ben de 'başkan geliyor, istersen yaz' dedim. Polis de 'Başkan'ın kimmiş?' deyince, 'Muhsin Yazıcıoğlu' cevabını verdim. Polis memuru da bunun üzerine, 'Ben de göreyim başkanı' diyerek bekledi, aşağıya inince elini sıktı ve uğurladı. Karşılayacağımız hacı Necati Bayram amcamızdı. Muhsin Başkan arka koltukta oturuyordu. O dönemde hacılar şimdiki Atatürk Kültür Merkezi'nin olduğu eski hipodroma geliyorlardı. O zaman otobüsle AKM'ye dönüş yapıyorlardı. Sıhhiye'den çıkınca bir Cebeci'ye giden, bir de eski terminale giden iki yol vardı. Biz ikinci yoldan gidecektik ama Suat Ağabey, birinci dönüşün yanına geldiğimizde aniden 'buradan döneceğiz' deyince ben de ani bir şekilde arabanın yönünü çevirdim. Bu dönüşümle birlikte arabayı orta refüje vurdum. Başkan, arka koltukta oturduğu yerden diğer tarafa savruldu. 'Kardeşim ben 7.5 yıl hücrede yattım, şimdi dışarı çıktım, iki rahat nefes alalım diyorduk, az da siz buna engel olacaktınız, dönüşü sizin arabanızla yapmayacağım' diyerek şakayla karışık beni uyarmıştı" YAZICIOĞLU'NUN EŞİ CUMHURBAŞKANI GÜL'E NE DEDİ? ALPEREN kitabının son baskısında Muhsin Yazıcıoğlu'nun kazasından sonra yaşanan araştırma ve soruşturma süreçlerine geniş yer veriliyor. Başkan'ın eşi Gülefer Yazıcıoğlu'nun Ocak ayında Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile yaptığı görüşme ile yedi sayfalık dilekçe- mektubun tam metni kitapta yer alıyor. Gül'e verilen mektupta olaydan sonra yaşanan süreç ve bu süreçle ilgili olarak duyulan şüphe ve sıkıntılar tek tek dile getirilirken, Gülefer Hanım'ın duygu yüklü ve çaresizliğini dile getiren bir cümlesi çok dikkat çekici. Gülefer Hanım dilekçenin beşinci sayfasında "Eşimin, İsmail Güneş'in ve Erhan Üstündağ'ın saatlerce kurtarılmayı beklediğini biliyoruz. Bu gerçek beni kahrediyor" ifadesini kullanıyor. Kaza sonrasında yaşanan süreç de kitapta detaylı bir şekilde aktarılıyor. MUHSİN BAŞKAN ANNESİNE NEDEN DERT YANDI? Merhum Yazıcıoğlu, siyaset yaptığı dönemde doğruları söylemekten çekinmemesiyle dikkat çekiyordu. Doğruları söylerken iktidardan uzak kalacağını bile bile bir duruş sergiledi. Ancak, vefatına yakın bir zamanda Muhsin Başkan'ın annesiyle bu konuda dertleştiği de ortaya çıktı. ALPEREN kitabında yer alan bilgiye göre Muhsin Başkan'ın annesine şu sitemde bulumuştu: "Bu millet beni çok sevdiğini söylüyor ama oy vermiyorlar". BBP Genel Sekreteri Mustafa Destici, kitapta yer verilen röportajında bu konuda şunları söylüyor: "Başkan'ın vefatından sonra annesi Fidan anne ile beraberdik. O anlattı, 'Oğlum hiç şikayette bulunmazdı, serzenişte bulunmazdı. Ama oğlum bana “Seni seviyoruz, sen temizsin, sen dürüstsün deyip oy vermemeleri zoruma gidiyor” demişti, diyerek annesine milletin oy vermemesiyle ilgili kırgınlığını aktarmış. İçinde bir serzeniş vardı. Kendi vefasına karşı yapılan vefasızlıklar kendisini biraz yıpratmıştı. Ailesine çok düşkündü. Eşini, çocuklarını çok seviyordu. Onlara yeterince vakit ayıramamak onu üzüyordu. Zorda kalanlara maddi, manevi yardımlarda bulunurdu. Vefatından sonra da yardımda bulunduğu birçok insan ortaya çıktı".
<< Önceki Haber Yazıcıoğlu hakkında bilinmeyenler... Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER