'Paralel' yalanını bu kez Facebook çürüttü!


Türkiye-Tayvan İşadamları Konseyi (TTBC) Başkanı Hüseyin Kızmaz, Yeni Şafak gazetesinde kendisi hakkında yayınlanan üç haberin uydurma olduğunu söyledi. Söz konusu haberlerin sayılamayacak kadar çok yalanla dolu olduğunu anlatan Kızmaz, İsrafil Çimen adlı işadamının "iktidardan nemalanmak için" kendisi hakkında akıl almaz iftiralarda bulunduğunu vurguladı. Kızmaz, gazetedeki iddiaların birçoğunu İsrafil Çimen'in kendi Facebook sayfasındaki mesajların çürüttüğünü de açıkladı. TTBC Başkanı Kızmaz, aynı gazetede çarşamba ve perşembe günü yayınlanan "Abdullah Gül'e tuzlu kahveyle ölüm mesajı verdi" ve "Paralel yapının kumpas böceklerini temin etti" şeklindeki haberleri ise "zavallıca birer komedi" olarak nitelendirdi. Çimen'den şikâyetçi olan Kızmaz, haberlerle ilgili olarak da gerekli işlemleri başlattığını söyledi.

Yeni Şafak gazetesinde ilk olarak Aybike Eroğlu imzasıyla yayınlanan "paralelin Tayvan oyunu" başlıklı haberde yer alan suçlamalar asılsız çıktı. Kendi kendinin parmağını kırdığı halde bunun sorumluluğunu bile Kızmaz'a atmaya çalıştığı görülen İsrafil Çimen, facebook sayfasında bu konuda çeşitli itiraf ve hakaretlerde bulunmuş. Çimen'in dükkânının "Türkiye'yi jurnallemeye tepki gösterdiği şikâyet maili" sonrasında kapatıldığı iddiasını da yine kendi Facebook sayfası yalanlıyor. Ayrıca Tayvan'daki konferanslarda Türkiye'nin karalandığı iddiası da tamamen asılsız çıktı.

KIZMAZ: "MÜFTÜ KEÇİ ÇALDI" HABERİNDEN ÇOK DAHA VAHİM BİR OLAY

Türkiye-Tayvan İşadamları Konseyi (TTBC) Başkanı Hüseyin Kızmaz, Yeni Şafak'taki haberlerin, meşhur "müftü keçi çaldı" olayından daha vahim yalanlarla dolu olduğunu söyledi. Kızmaz, "8 Ocak'ta yayınlanan ilk haberde en az 10 tane yalan var; hepsini anlatacağım. Yıllar önce, keçisi çalınan müftü olayı çarpıtılarak "müftü keçi çaldı" diye haberleştirilmişti. Yeni Şafak'ın bu haberi ise çok daha vahim yalan ve yanlışlarla dolu. Esas mağdur olan benim. " diye konuştu.

Kızmaz, haberin tam tersine, kendisinin İsrafil Çimen tarafından feci şekilde darp edildiğini ve gerekli şikâyet başvurusunu Türkiye'de yaptığını söyledi.

ELİMİ BİLE KALDIRMADIM; AMA AZ KALSIN BENİ ÖLDÜRECEKTİ

Kızmaz, kafa ve omuz bölgesinde 7 çürük tespit edildiğini, görme kaybı ve beyin travması teşhisiyle kendisinin müşahede altında tutulduğunu, sol gözündeki görme kaybının ise halen devam ettiğini söyledi.

Çok ciddi bir fiziki saldırıya maruz kaldığını ve ölüm tehlikesi atlattığını belirten Kızmaz, "Kendisini tahrik etmek bir yana, muhatap bile almadım. İsrafil Çimen, işlediği suçu çok iyi biliyor. Zaten Facebook sayfasında benim için 'İnşallah ölüp başımıza kalmaz' ifadesini de kullandı. Ben bütün bunlara rağmen hiç elimi bile kaldırmadım. Buna, havaalanındaki bütün kamera kayıtları da şahittir. Ama Yeni Şafak gazetesi beni değil, onu mağdur gösteriyor." dedi.

'BİRBİRİNE GİRME' OLMADI; O BENİ YUMRUKLADI

Uçakta yan yana oturmadıklarını, aralarında bir koltuk bulunduğunu söyleyen Kızmaz, uçuş esnasında da karşılıklı söz dalaşı yaşanmadığını aktardı. 6 Ocak günü Türkiye'ye hareket eden uçakta, Çimen'in kendisine tek taraflı laf attığını aktaran Kızmaz, haberde yazılanın aksine, Çimen'e cevap verme ihtiyacı bile hissetmediğini dile getirdi.

TTCB Başkanı, uçaktan indikten sonra da Çimen'in sözlü tacize devam ettiğini aktardı. Haberde yer aldığı gibi "birbirine girme" hadisesinin de yaşanmadığını kaydeden Kızmaz, İsrafil Çimen'in terminalde kendisine saldırdığını ve yumrukladığını kaydetti.

KENDİ PARMAĞINI KIRDI, SUÇU 'PARALEL'E ATMAYA ÇALIŞTI!

Çimen'in yumruk atarken kendi parmağını kırdığına dikkat çeken Kızmaz, bunu Facebook sayfasında kendisinin de itiraf ettiğini ifade etti. Ancak bunun sorumluluğunu bile kendisine yıkmaya çalıştığını dile getirdi. Kendi parmağını kırdıktan sonra bu kez Kızmaz'a kemerle vurmaya devam eden Çimen, Facebook sayfasında TTCB Başkanı'na şu ifadelerle hakaret etmiş: "Nasıl vurduysam parmağım kırıldı, fazla vurdum biraz ama tahrik etti yavş.. herif."

Facebook sayfasında, Kızmaz'a daha sonra "kemerle vurmaya devam ettiğini" de yazan Çimen'in, bu ifadeyi daha sonra sayfadan sildiği görülüyor. Çimen ayrıca, Facebook sayfasında kendisine sorulan "O mu şikâyetçi, sen mi?" sorusuna ise "Ben şikâyetçiyim tabii ki" cevabını vermiş. TTBC Başkanı Kızmaz, "Yani ben hiçbir tahrikte bulunmuyorum, elimi de kaldırmıyorum, beni ölümüne darp ederken kendi parmağını kırıyor, bunun suçunu bile sözde 'paralel'e atmaya çalışıyor." ifadesini kullandı.

CUMHURBAŞKANINA HAKARET ETMEDİM

Olaydan sonra İstanbul'da ifade vererek İsrafil Çimen'den şikayetçi olan Kızmaz, 'Cumhurbaşkanı'na hakaret' suçlamasına da şu cevabı verdi: "Sorgu esnasında görevliler, İsrafil Çimen'in ifadesinde benim uçaktan indikten sonra bağırarak hükümete ve Cumhurbaşkanı'na hakaret ettiğimi, bu nedenle tahrik olup bana saldırdığı suçlamasında bulundu. Ben kesinlikle böyle bir şey yapmadım."

"PARALELLE MÜCADELE EDİYORUM" REKLAMIYLA AK PARTİ'DEN NEMALANMAYA ÇALIŞIYOR

Olayı Tayvan'da da yargıya taşıyacağını belirten Kızmaz, "Uzun zamandır kendisi bana karşı olumsuz bir tavır içerisinde, daha önce de derneğimiz bünyesinde bulunan bir arkadaş vasıtasıyla kendisinden tehdit mesajı aldım. Sadece bana karşı değil, burada mühendis olarak çalışan başka bir arkadaşa da sataşmada bulundu. 'Paralelle mücadele ediyorum' reklamıyla AK Parti ve hükümetten nemalanmaya çalışıyor. Facebook sayfasındaki mesaj ve ziyaretlerinde de bu açıkça görülüyor. Kendisinin bazı belediyelerle ticari işbirliği içinde olduğu da biliniyor." dedi.

BEN ŞİKÂYET ETMEDİM; BALCI ŞİKÂYET ETTİ

Kızmaz, Tayvan'a davet ettikleri Zaman yazarı Kerim Balcı'nın "Suriyeli mülteciler" hakkında Chengchi Üniversitesi'nde verdiği seminer öncesi bizzat Çimen tarafından tehdit maili aldığı ve bu mailin de Yeni Şafak gazetesinde yayınlandığını hatırlattı. "O salondan çıkmazsın" tehdidi üzerine Balcı'nın 18 Kasım'da Çimen'i polise bizzat giderek şikâyet ettiğini anlatan Kızmaz şöyle devam etti: "Kendisini şikâyet ettiğim iddiası da tamamen iftira. Bunu uçakta itiraf etmişim, bu sebeple bana saldırmış güya… Öte yandan Kerim Bey, uzun süre Tayvan'da kalamayacağı için takip etmem amacıyla bana vekâlet vermişti. Polis, karakola ifade vermeye girmesi gerektiğini söylemek için Çimen'in dönerci dükkânına gelmiş. Yani, haberde yazıldığı gibi, işyerine polisin baskın yapması gibi bir durum da kesinlikle söz konusu değil."

İŞYERİNİN ŞİKÂYET ÜZERİNE KAPATILDIĞI DA YALAN; FACEBOOK BUNA ŞAHİT!

Haberde İsrafil Çimen'in dükkânının, kendisinin 17 Kasım'da yazdığı tehdit maili sonrası "sözde 'paralel şikâyet' üzerine kapatılmış gibi" gösterilerek "mağduriyet algısı" oluşturulduğunu anlatan Kızmaz şöyle konuştu: "Dönerci dükkânının kapanmasını da beraberce paralele bağlamışlar! Halbuki dükkânın 33 gün kapanması konusu daha önce yaşanmıştı. Buna, burada yaşayan herkes şahittir. Facebook da buna şahittir; zira kendisinin ve işyerinin Facebook sayfalarında da kasımdan sonra herhangi bir kapanma olmadığı açıkça görülüyor. Dükkânının daha önce tam olarak neden kapandığını ise bilmiyoruz; ancak rutin kontrollerde işletim belgeleriyle alakalı bir sıkıntıdan dolayı kapanmış olabilir."

İsrafil Çimen'in ve işyerinin Facebook sayfalarında, geçtiğimiz 17 Kasım sonrası dükkânın 33 gün kapatıldığına yönelik hiçbir emare bulunmuyor. Tam tersine iki hesaptan da dükkânın açık olduğunu gösteren çok sayıda mesaj atılarak paylaşımlar yapıldığı görülüyor.

VAN DEPREMİ YARDIMININ ULAŞTIRILMADIĞI DA İFTİRA; MAKBUZU VAR!

Haberde geçen, Van Depremi için toplanan yardım paralarının yerine ulaşmadığı iddiası da Kızmaz tarafından net olarak yalanlandı. Yardımların yerine ulaştığını ve ellerinde makbuz da bulunduğunu ifade eden Kızmaz, haberde ayrıca "Çimen'in yaptığı yardımın iade edilmediği" algısı oluşturulmaya çalışıldığına da dikkat çekti. Kızmaz, Çimen'in isteği üzerine yaptığı yardımın çok önceden kendisine iade edildiğini açıkladı.

TTCB Başkanı Hüseyin Kızmaz, Kerim Balcı'nın Tayvan'daki konferanslarında Türkiye'nin karalandığı iddiasının da tamamen uydurma olduğunu dile getirdi. Kızmaz, "Zaten İsrafil Çimen, "yapılmış değil, yapılmasını umduğu bir hakaret" üzerine Balcı'ya tehdit maili atmış." dedi. TTCB Başkanı, "O salondan çıkamazsın" tehdidi sebebiyle Kerim Balcı'nın bizzat polise giderek Çimen'i şikâyet ettiğini yineledi.

"GÜL'Ü ZEHİRLEME TEHDİDİ İDDİASI DA TAMAMEN UYDURMA"

TTBC Başkanı Kızmaz, aynı gazetede yayınlanan "Abdullah Gül'e tuzlu kahveyle ölüm mesajı verdi" ve "Paralel yapının kumpas böceklerini temin etti" şeklindeki haberlere de sert tepki gösterdi.

Hüseyin Kızmaz, önceki gün Yeni Şafak'ta aynı muhabirin imzasıyla yayınlanan "Abdullah Gül'e tuzlu kahveyle ölüm mesajı verdiği" haberini "zavallı bir komedi ve iftira" olarak nitelendirdi. Kızmaz, "İsrafil Çimen adlı şahsın dediğine göre, eski Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül beyefendiye tuzlu kahve ikram ederek, 'seni zehirleriz' mesajı vermişim. Pes yani! Artık sözün bittiği yerdeyiz. Bu alçak yalanı ve uydurma haberi de Allah'a havale ediyorum" dedi.

"KUMPAS BÖCEĞİ HABERİ, ASILSIZ BİR ÇIKAR OPERASYONU"

TTBC Başkanı Kızmaz, Yeni Şafak'ta Çarşamba günü yayınlanan "paralel yapının kumpas böceklerini temin etti" şeklindeki haberi de sert bir dille yalanladı. Yazılanları "asparagas" olarak nitelendiren Kızmaz, bazı odakların maddi çıkar amacıyla bu uydurma "yönlendirme haberini" yaptırmış olabileceğini söyledi. Kızmaz, "Türkiye-Tayvan ilişkilerine katkıda bulunmak için TTBC olarak Türkiye'den birçok işadamına özellikle fuar dönemlerinde turistik geziler düzenliyor veya lojistik ihtiyaçlarını karşılamaya çalışıyoruz. Çoğu zaman bu kişilerin nasıl bir ticari iş yaptığını bilmeyiz ve sormayız da; yaptıkları işler bizi doğrudan ilgilendirmez zaten." dedi. CİHAN
<< Önceki Haber 'Paralel' yalanını bu kez Facebook çürüttü! Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER