Erdoğan'a Cumhuriyet eleştirisi

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında gündemdeki konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Erdoğan'a Cumhuriyet eleştirisi

Konuşmasına, tüm yurttaşların 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nı kutlayarak başlayan Kılıçdaroğlu, Cumhuriyetin kimsesizlerin kimsesi ve Büyük Atatürk'ün en büyük eseri olduğunu söyledi. Cumhuriyet Bayramı'nı Eskişehir ve Bursa'da gerçekleştirilen etkinliklerde kutladığını hatırlatan Kılıçdaroğlu, ''Cumhuriyetin ne olduğunu, şehitlerimizin ne olduğunu, depremi yaşayan yurttaşlarımızın acılarını hep beraber hissettik. Onlar için saygı duruşunda bulunduk, Cumhuriyetin niçin kimsesizlerin kimsesi olduğunu dilimizin döndüğünce anlatmaya çalıştık ve yasakçı anlayışı da şiddetle kınadık'' diye konuştu. Cumhuriyetin tasada ve kıvançta beraber olmak anlamına geldiğini belirten Kılıçdaroğlu, bu yıl bazı kutlamaların iptal edilmesini de eleştirdi. Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti: ''Cumhuriyet eğer gerçekten de kimsesizlerin kimsesiyse, hem acı günümüzde hem sevinçli günümüzde Cumhuriyeti unutmamamız gerekiyor. Cumhuriyet Mustafa Kemal'in en büyük devrimlerinden birisidir. Cumhuriyet hepimizin kutlaması ve sahip çıkması gereken bir gerçektir. Cumhuriyet sadece CHP'lilerin değil, bu ülkede 74 milyon yurttaş yaşıyorsa, 74 milyon yurttaşın ortak paydasıdır. Bunun böyle bilinmesi lazım. Biz 'resepsiyonları niye iptal ettiniz' diye eleştirmedik. Birisi kalkmış diyor ki 'Resepsiyonda elimizde kadeh olacak, Cumhuriyeti öyle mi kutlayacağız' Senin Cumhuriyet anlayışın buysa, biz o anlayışa karşıyız. Onu şiddetle reddediyoruz. Kapalı kapılar ardından belki içki içebilirsin, elindeki kadehi gizleyebilirsin ama Cumhuriyeti gizleyemezsin. Cumhuriyete sonuna kadar sahip çıkacağız. Sonuna kadar sahip çıkmakta zaten bu ülkede yaşayan her yurttaşın görevidir.'' Cumhuriyetin yurttaşları kulluktan çıkarıp özgür birer birey haline getirdiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, kendilerinin eleştirdiği noktanın okullarda Cumhuriyet Bayramı kutlamalarının iptal edilmesi olduğunu vurguladı. ''Genelkurmay Başkanı senin onay makamın mı?'' Öğrencilerin Cumhuriyetle ilgili şiirler okumak, konuşmalar yapmak üzere hazırlandığını belirten Kılıçdaroğlu, törenlerin iptaliyle bunun yasaklandığını savundu. Kılıçdaroğlu, kürsüden, Ankara İl Milli Eğitim Müdürlüğünce ilçe milli eğitim müdürlüklerine gönderilen ilgili yazıyı okuyarak, yazıda ''Atatürk Kültür Merkezi'nde yapılacak törenlerin Başbakanlık genelgesiyle iptal edildiğinin'' belirtildiğini aktardı. ''Çocuklar neyi kutlayacak? Cumhuriyeti kutlayacak. Siz bunu yasaklıyorsunuz. Biz bunu eleştiriyoruz. Siz neyi yasaklığınızı farkında mısınız acaba? Biz bunu eleştiriyoruz'' diyen Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Bunu yasakladılar ondan sonra koşa koşa düğünlere gittiler. Bunların anlayışı bu. Milleti kandıracaklarını sanıyorlar. Senin maskeni indireceğim. Cumhuriyeti yasakladın, koşa koşa düğüne gittin. Adama sormazlar mı bu iki yüzlülük, bu riya nedir? Yasakladıysan evinde otur o zaman, düğünde dernekte senin ne işin var? Vatandaşa gelince yasak, düğüne derneğe gelince koşa koşa gidersin. Sonra bunların Cumhuriyet anlayışları bu. Bunu şiddetle reddediyoruz. Diyor ki 'Biz bu kararı Genelkurmay Başkanımızla beraber aldık. Genelkurmay Başkanı senin onay makamın mı? Sen niye Genelkurmay Başkanı'nın arkasına saklanıyorsun. Sen Başbakan değil misin? Yasak kararını bile birilerinin arkasına saklanarak bize anlatmaya çalışıyor. Her şeye karşın bu ülke birliğini koruyor. Bütün yasaklara karşın yine bu ülkede Cumhuriyet kutlandı, törenler yapıldı insanlar ellerine aldıkları bayraklarla sokaklarda gezdiler. Ve biz onların bu sevinçlerini, neşelerini, hüzünlerini paylaştık. Sonuçta tasada ve kıvançta beraber olan güzel bir ülkeyi yaşatmak için çaba harcıyoruz.'' ''Senin dinlemeye, bu sorunu çözmeye niyetin yok'' Kılıçdaroğlu, konuşmasında Türkiye'nin önündeki en büyük sorunlardan birinin terör olduğunu belirterek, Bingöl'deki terör saldırısında çocuklarını korumak isteyen masum bir annenin hayatını kaybettiğini hatırlattı. Bu annenin acısının yüreklerde olduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, yaşanan olayın terörün ne kadar acımasız olduğunu bir kez daha gözler önüne serdiğini kaydetti. Teröre karış ortak mücadelenin herkesin ortak görevi olması gerektiğini belirten Kılıçdaroğlu, TBMM'de terör konusunda genel görüşme yapıldığını, ancak Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın bu oturumlara katılmadığını söyledi. Başbakan Erdoğan'ın katılmamasını eleştiren Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti: ''Buradan soruyorum, terör 30-35 yıldır Türkiye'nin gündeminde. Türkiye'nin en kronik sorunlarından birisi. Bu sorunu 'gel genel görüşme ile görüşelim' diye daveti yapan sensin, 'çözüm üretelim, burada çözümler konuşulsun' diyen sensin. Sonra parlamentoya gelmeyip kaçan da sensin. Parlamentodan kaçan bir başbakan olabilir mi? Parlamentoya hesap vermekten kaçan bir başbakan olabilir mi? Yeri geliyor oturuyor, milletin karşısına çıkıyor 'Efendim bunların çözümleri yok, bunlar laf üretiyorlar'. Gelip dinleseydin orada, çözümlerimizin hepsi sayıldı orada. Ama senin dinlemeye, bu sorunu çözmeye niyetin yok. Terör gibi can alıcı bir konuda hükümet programında Allah rızası için bir cümle olmazsa, sen kimle uğraşacaksın? Terörü nasıl sonlandıracaksın? Senin inandırıcılığına kim, nasıl güvenecek? Bunların hiçbirisi ortada yok. Sıfır terörle devralacaksın ülkeyi, on yılda kan gölüne çevireceksin ülkeyi, ondan sonra seçimler sırasında kendi özel temsilcini göndereceksin, saygılarını sunacaksın 'terör yapmasınlar, seçime gidiyoruz' diyeceksin, arkasından da milletin gazını alayım diye Mecliste genel görüşme açacaksın ve genel görüşmeye de katılmayacaksın, sonra milletin önüne çıkacaksın 'terör olayını biz çözeceğiz' diyeceksin. Terör olayını bu hükümetin çözme şansı yoktur, iradesi de yoktur. Çünkü gücü yoktur. İradenin olması için çözecek gücün, yolun, yöntemin olması lazım. Yolu yöntemi olmayan bir siyasi iradenin bu sorunu çözmeye gücü de olmaz. Çözüm üretmeyen, parlamentodan kaçan bir siyasal iktidar bütün şehitlerin tek sorumlusudur. Bundan kaçamaz. Varsa terör, terör sonucu hayatını kaybedenler varsa, bunların tek bir sorumlusu vardır, o da AKP hükümetidir. Başka hiç kimse başka bir yerde sorumlu aramasın.''
<< Önceki Haber Erdoğan'a Cumhuriyet eleştirisi Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER