Bu gelişme üzerine yönetim, hoca arayışlarına başladı. Kartal'da adı geçen ilk iki isim Mustafa Denizli ile Christoph Daum oldu. Atletico Madrid'le yollarını ayıran İspanyol Quique Sanchez Flores de listede. Şike soruşturması kapsamında Metris Cezaevi'ne konulan eski Beşiktaş Kulübü Futbol Komitesi Başkanı Serdal Adalı, Teknik Direktör Tayfur Havutçu ile protokol müdürü Ahmet Ateş'in tutukluluğuna yapılan itiraz reddedildi. İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nden gelecek karara kadar futbol takımının başında Havutçu'nun kalacağını ve hiçbir şekilde hoca arayışına girmeyeceğini açıklayan Siyah-Beyazlı yönetim, hemen alternatiflere yöneldi. Olağanüstü toplanarak teknik adam konusunu masaya yatıran Başkan Yıldırım Demirören ile kurmayları, ilk etapta Mustafa Denizli'nin ismi üzerinde durdu. Bazı idareciler tecrübeli çalıştırıcı konusunda şerh koydu. Şu an Kartal'ın yardımcı antrenörlüğünü yapan Roland Koch ile uzun süre birlikte çalışan Alman Christoph Daum'un adı da tartışıldı. Atletico Madrid ile yollarını sezon sonunda ayıran İspanyol taktisyen Quique Sanchez Flores de listede yer aldı. Bir başka görüş de Koch'un takımın başında kalması yönünde oldu. Teknik direktör konusu hemen çözüme kavuşmazsa acil eylem planı olarak Alman çalıştırıcıdan ekibi 15 Ağustos'ta oynanacak UEFA Avrupa Ligi maçına hazırlaması istenecek. Yeni bir hoca gelse de Koch görevine devam edecek. Kartal'ı 2009-2010 sezonunda zirveye çıkaran; ancak sağlık sorunları sebebiyle istifa eden Mustafa Denizli'yle el sıkışılması halinde deneyimli ismin sözleşmesi bir yıl olacak. Aklanması durumunda Tayfur Havutçu'nun yeniden takımın başına geçme hakkı saklı tutulacak. mahkeme: DELİlLER TAM TOPLANAMADI Futbolda şike soruşturması kapsamında tutuklanan 31 kişiden son 5'inin itirazları da karara bağlandı. İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi, Beşiktaş Kulübü'nün eski futbol şube sorumlusu Serdal Adalı, teknik direktörü Tayfur Havutçu, protokol müdürü Ahmet Ateş ile İstanbul Bş. Belediyesporlu futbolcular İbrahim Akın ile İskender Alın'ın tahliye taleplerini reddetti. Oybirliğiyle alınan kararda, şüpheliler açısından kuvvetli suç şüphesinin var olduğunu gösteren olguların bulunduğu kaydedildi. Gerekçe olarak dosyadaki delillerin henüz tam olarak toplanamaması gösterilirken tutuklama kararlarında herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı vurgulandı. Tutuklama tarihinden bugüne kadar dosyadaki şüpheliler lehine tutuklama sebeplerini ortadan kaldıran bir değişikliğin bulunmadığının altı çizildi. Trabzonspor Kulübü Başkanı Sadri Şener'in yurtdışı çıkış yasağının kaldırılmasına ilişkin girişimi de kabul görmedi. Geçtiğimiz günlerde Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, Fenerbahçe Asbaşkanı Şekip Mosturoğlu, Sivasspor Başkanı Mecnun Odyakmaz ve Eskişehirspor Teknik Direktörü Bülent Uygun'un da yer aldığı 25 şüphelinin tahliye talebi geri çevrilmişti. Mahkemenin ret cevabıyla yıkıldı Şike soruşturması kapsamında tutuklu bulunan Beşiktaş yöneticisi Serdar Adalı, Teknik Direktör Tayfur Havutçu ile protokol müdürü Ahmet Ateş, itirazların reddedilmesiyle adeta yıkıldı. Mahkemenin kendilerini serbest bırakacağına inanan Adalı ve Havutçu'nun karar sonrası, "Neler düşünerek ifade vermeye geldik. Ne duruma düştük?" dedikleri öğrenildi. Adalı ile Havutçu'nun tutukluluk kararlarının devam etmesi Beşiktaş'ın da şike soruşturması sonucu küme düşürülmesi ihtimalini güçlendirdi. Yönetim, destek için imza atmadı! Beşiktaş Kulübü Divan Kurulu üyesi avukat Ali Rıza Dizdar'ın, tutuklu yönetici Serdal Adalı, Teknik Direktör Tayfur Havutçu ve protokol müdürü Ahmet Ateş için başlattığı imza kampanyası sona erdi. Barbaros Meydanı'nda açılan stantta Siyah-Beyazlılar, 'Adalı, Havutçu ve Ateş'e Özgürlük' adı altında imza attı. 24 saatte 1.485 imza toplanırken internetten 6 bin 500 destek geldi. Toplam sayı 7 bin 985'e ulaştı. Taraftarların kampanyaya duyarsız kalmadığını belirten Dizdar, "İmzaları, Serdal Adalı, Tayfur Havutçu ve Ahmet Ateş'in ailelerine teslim edeceğiz. Bir örneğini de Beşiktaş Kulübü'nün müzesinde saklayacağız." dedi. Siyah-Beyazlı yönetimden bir kişinin dahi gelip imza atmadığına dikkat çeken Dizdar, "Kulüpten gelen oldu, divandan gelen oldu; ancak yönetimden bir kişi dahi gelmedi." siteminde bulundu.