Tabiat, her geçen gün, bir başka harika olayı sergileyen bir kudret penceresi olarak karşımıza çıkıyor. İnsan aklının tasavvur edemediği hadiseler, her seferinde bambaşka güzelliklerle hayran bırakıyor kendine. Bilim adamlarını her araştırmalarında hayrete düşüren hayvanlar, bu kez yön bulma hususundaki üstün özellikleriyle gündemde. Sahip oldukları muazzam mekanizmayla, onlar; dağları, okyanusları, çölleri hatta kıtaları aşıyor. Kimi kendine uygun mevsim şartlarını, kimi doğduğu yeri, kimi de yavrularını bıraktığı yeri bulmak için çıkıyor yollara. Göçmen kuşlar her yıl sıcak ülkelerin yolunu, sahip oldukları özel bir mıknatısla buluyor. Yapılan araştırmalara göre, kuşların sağ gözlerindeki bir özellik, dünyadaki manyetik alanı adeta görme derecesinde algılamalarını sağlıyor. Bu sayede onlar istedikleri sıcak ülkeyi rahatça bulabiliyor. Deniz kaplumbağalarına bahşedilen özellik ise göçmen kuşlarınkinden farksız. Onlar, 20 yılı aşkın bir sürenin ardından doğdukları sahili elleriyle koymuş gibi bulabiliyor. Bu hayvanlar, geçtikleri yerler adeta beyinlerine işleniyormuş gibi hedeflerine hiç zorlanmadan ulaşabiliyor. Balinaların yöntemleri ise daha ilginç. Onlar çıkardıkları seslerle yön buluyor. Ses, herhangi bir cisme çarpıp geri döndüğünde balinalar, sevk-i ilahi ile o cismin türünü, uzaklığını, hatta hızını bile tespit edebiliyor. Üstün matematik dehası karıncalar ise adımlarını sayarak yuvalarını buluyorlar. Karıncanın boyutu ve kat ettiği yol hesaplandığında belli ki 10 binin üstündeki rakamlara kadar sayabiliyorlar. İnsanlık ise binlerce yıllık birikimin neticesiyle, trafik levhaları, haritalar ve navigation sistemlerinin yardımıyla ancak varmak istedikleri yere ulaşabiliyor. Ancak hayvanlardaki bu muhteşem mekanizma, var olduklarından beri kusursuzca işliyor. İşte bu bütün birikimlere, hatta daha fazlasına sahip Hayvanlardaki navigation, Yön bulma sistemleri ve daha ilginç konular Sızıntı Dergisi'nin Temmuz ayı sayısında okuyucuyla buluşuyor.