SİZİN EVDE NASIL ?

Ülkedeki istikrar ortamını, halkın yöneticilerine samimi duygularla kucak açmasını, devlet millet bütünleşmesini hazmedemeyenler, bu Türkiye tablosundan rahatsız olanlar artık çataldan bıçaktan medet umar oldu.


Ülkedeki istikrar ortamını, halkın yöneticilerine samimi duygularla kucak açmasını, devlet millet bütünleşmesini hazmedemeyenler, bu Türkiye tablosundan rahatsız olanlar artık çataldan bıçaktan medet umar oldu. Türkiye’nin önde gelen gazetecilerinden biri, dikkatini çeken küçük bir fotoğraftan yola çıkarak, ülkeyi karanlıktan kurtaracak yorumu kaleme aldı. Bakın bildiğimiz çatal ile bıçak meğer ne kadar önemli mesajlar veriyormuş. Çatal-bıçak deyip geçmemek gerekmiş, çatal-bıçak laikliğin teminatı, cumhuriyetin koruyucu kalkanı, aydınlık Türkiye’nin yol anahtarıymış. Sıradan mutfak malzemesi muamelesi yaptığımız çatal ve bıçağın gözümüzdeki değerini yüceltip bu büyük gazetecinin satırlarına göz atalım. Yazının başlığı; Çatal ile bıçağın yeri neyi gösteriyor ? Yazarın anlattığı olay Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Yüksekova'da 4. Komando Taburunu ziyareti sırasında yemekhanede yaşanıyor. Cumhurbaşkanı'nın önündeki tabakta çatal sağ, bıçak sol tarafta duruyor. Karşısındaki askerin önündeki tabakta çatal sol, bıçak sağ tarafta duruyor. Yani tam tersi. Batıdan devşirilen adabı muaşeret kurallarına göre masada çatal sol, bıçak sağ tarafta durur. Yani Cumhurbaşkanı’nın önündekinin tam tersi. Eee ne var bunda. Ama iş öyle değil. Bakın Türkiye’nin saygın usta gazetecisi konuyu nerelere getiriyor. Dalga geçerek diyor ki; “Cumhurbaşkanı'nın çatal-bıçak ile nasıl yemek yenileceğini bilmiyor olmasına ihtimal vermiyorum.” Ve işte halkın sevgi seliyle karşıladığı cumhurbaşkanından yola çıkarak, halkın değerlerine peş peşe atışlar geliyor. Usta gazeteci satırlarının devamında aklınca Abdullah Gül’ün etkisi altında olduğu inancı deşifre(!) ediyor ve şöyle diyor: “Belli ki insanların hijyen kurallarını bilmedikleri ve sol ellerini sadece ‘temizlenmek’ için kullandıkları dönemde önerilmiş bir kuralın etkisi altında hala. Sabunun icat olduğu, yaygın olarak kullanılabildiği bir dönemde bile bir elin ‘pis’ sayılmasını başka türlü açıklayamıyorum.” Bütün bu satırlar Cumhurbaşkanı Abdullah Gül; çatalı sağ eliyle tutup yemeğini sağ eliyle yediği için. Düşünebiliyor musunuz ? Toplumun %90’ı gibi davranan bir Cumhurbaşkanı’ndan duyulan rahatsızlığı. Ve yazar sonunda baklayı ağzından çıkarıyor. İşte son cümlesi: “Bu kadar basit bir alışkanlığını bile değiştirmekte zorlanan bir kişinin, çok daha temel konulardaki görüşlerini gerçekten değiştirmiş olabileceğine inanıyor musunuz?” Fehmi Koru’nun; “bizim evden bir cumhurbaşkanı çıktı, seviniyorum var mı ötesi” demesine işte bu gazetecilerin niçin bu kadar tepki gösterdikleri daha iyi anlaşılıyor. Çünkü bizim evde de herkes çatalını sağ eliyle tutup yemeğini sağ eliyle yiyor. Ya sizin evde ?
<< Önceki Haber SİZİN EVDE NASIL ? Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:  
ÖNE ÇIKAN HABERLER