Osmanlı'nın neferi

Amerika'da yaşayan Türk asıllı bir akademisyenden oldukça anlamlı bir mektup aldım.Rus lider Putin'in Türkiye'ye yaptığı ziyaret ve iki ülke arasında imzalanan önemli anlaşmalar araya girdiği için biraz gecikmeli de olsa bu mektubu paylaşmak istiyorum.


Mektup, Lübnan'da edindiğim izlenimlere dayanarak, Ortadoğu'da Türkiye'ye bakışın ne kadar olumlu yönde değiştiğini ve bu ülkedeki BM gücünde görevli Türk askerinin Şiilerin ağırlıkta olduğu bir bölgede hizmetleriyle insanların gönlünü nasıl fethettiğini anlattığım yazı üzerine kaleme alınmıştı. Yazının ana fikrini çarpıcı bir örnekle destekliyordu. Bölge halkının gözünde Türkiye çok mutena bir konuma kavuşmuştu. Ortadoğu'nun etnik, dinî ve mezhepsel bütün renklerini taşıyan ve bölgedeki Osmanlı topraklarının Avrupalı güçler arasında gizlice paylaşıldığı Sykes-Picot anlaşmasından (1916) bu yana bir türlü rahat yüzü görmeyen Lübnan'da her kesimden insanlar Türkiye'nin hem iç barışa hem de komşularıyla sorunlarının çözümüne yardımcı olmasını istiyordu. Lübnan hükümeti tarafından kullanılan binaların hemen hepsi, Osmanlı döneminden izler taşıyordu. Çarşıda pazarda kiminle konuşsanız, insanlar aile kütüğünden Osmanlı ile irtibatlı birkaç isim sayıyordu. Mehmetçik, bulunduğu bölgede halka sağlık hizmeti sunuyor; köy yollarını yapıyor; okulları, camileri onarıyor; istekli gençlere Türkçe dersleri veriyordu. Asker, bu tavrı sayesinde halkla öyle güçlü bir bağ kurmuştu ki, bölgenin belediye başkanı birliğin komutanına 'oğlum', komutan da ona 'babam' diye hitap ediyordu. Amerika'dan yazan okur da mektubunda ortak mazimize ilişkin bu olumlu bakışı, kendi başından geçen bir hatıra üzerinden anlatıyordu: "Yazınızı okuyunca şerefli askerimiz yavaş yavaş tarihindeki şerefli rolünü tekrar üzerine alıyor diye düşündüm. Başımdan geçen bir hatırayı arz etmek istiyorum. 2002-2007 yılları arasında Boston Üniversitesi'nde doktoramı yaparken, aynı zamanda Harvard Tıp Fakültesi Hastanesi Brigham and Women Hospital'da chaplain, yani hastane vaizi olarak çalışıyordum. Vazifem, hastalara moral vermek ve gerektiğinde onlara dua etmek ve Kur'an okumaktı. Irak Savaşı'ndan sonra Iraklı elit bir aileden 70 yaşlarında bir bayan, tedavi için hastaneye gelmişti. Kadıncağız, Türk olduğumu öğrenince bana çok saygı göstermeye başladı. Meğer anneannesinin kocası Osmanlı zamanında Irak'ta görev yapan Van doğumlu bir jandarma eri imiş. "Elit bir aile olarak anneannen bir jandarma erine nasıl varmış?" diye sorunca şöyle demişti: "Osmanlı askerinin bir eri ile dahi evlenmek büyük bir şerefmiş. Çünkü Osmanlı askeri deyince çok saygı duyarlarmış." Atlantik'in ötesinde yaşayan vatandaşımız, bu hatırasını anlattıktan sonra iç çekerek şöyle devam ediyordu: "Görüyorum ki, bu saygı hâlâ duruyor. Ah Türkiye şu iç çekişmelerden bir kurtulabilse. Türkiye son yıllarda yurtdışında daha çok ses getiren, dünyada duyulan bir ülke oldu. 23 yıldır yurtdışındayım. 13 yıl Avustralya'da, 10 yıl ABD'de geçti. Önceleri ABD'de adımız çok az geçerdi. Şimdi öyle değil. Kim ne derse desin artık Türkiye büyük bir ülke. Demokrasi tam yerleşirse geleceği çok daha parlak olacak." 2 sene önce Kudüs'teki eski çarşıda insanlarla konuşurken, milletimizin ne kadar güçlü bir krediye, ne kadar büyük bir şuuraltı müktesebata sahip olduğunu kendi gözlerimle görmüştüm. Türkiye'den olduğumu öğrenen bir Arap esnaf, kasasından bir cüzdan çıkarmış; sayfalarını karıştırarak ne olduğunu anlatmaya çalışırken bunu hiçbir şeyle değişmeyeceği pahada bir hatıra olduğunu söylüyordu. Elinde kutsal emanet gibi sıkı sıkıya tuttuğu cüzdan, bölgede görev yapmış bir Osmanlı askerinin kimlik belgesiydi. Sınırlarının ötesinde bu kadar büyük bir sempatiye ve paha biçilmez bir şuuraltı müktesebata sahip bir millet olarak içimizdeki Türk, Kürt, Alevi gibi kardeşler arası sorunları çözemezsek sadece kendimize yazık etmeyiz; Asya'da, Avrupa'da, Afrika'da son umut olarak gözlerini bu ülkeye çevirenleri de hayal kırıklığına uğratırız. İktidarı, muhalefeti; asker ve siviliyle üzerimizdeki bu sorumluluğun ne kadar farkındayız?
<< Önceki Haber Osmanlı'nın neferi Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER