Yeni başlayanlar için Cahit Koytak


Ne zaman Cahit Koytak okusam, gözümün önüne devasa İmpala'larına 'pati' yaptıran bıçkın kenar mahalle delikanlıları gelir. Ne zaman Cahit Koytak'ın bir mısraına takılsam, gözümün önünde bir anne kapı aralığından çocuğunu 'baba' tehdidiyle eve çağırır. Vakta ki, Koytak'ın bir şiirinin ismi düşer aklıma, dar sokakların arasına gerilen eski bakır tellere serilen çamaşırlar sarkar tepemden. Ne ki -belki her okuru gibi- hep kovalayan taraf olmuşumdur Koytak'ın şiirleri ile ilişkimizde. Belki kendi tercihi, belki yayın sektörümüzün pespayeliğidir buna neden, bilemiyorum. Ama şöyle kütüphanemde duran fiyakalı bir kitabı olmadı hiç Cahit Koytak'ın. Bilmem kaç yıl önce ışıkçı İsmail aracılığıyla edindiğim Bosna ile ilgili bir vakfın deposundan çıkan incecik bir kitap, kimbilir kaç el değiştirmiştir ve nerededir şimdi? Muhterem, son çıkan kitabının epigrafine iliştirdiği Rumî sözünü (Eğer âşıksan darmadağın ederim seni) haklı çıkarırcasına okuru ile bir tür saklambaç oynayıp durdu yıllar yılı. Tebrikler Timaş'a ki, hem 'yoksulların ve şairlerin kitabı'nı, hem de 'Yeni Başlayanlar İçin Metafizik' isimli, atını nallayıp Koytak'ın peşine düşen herkese ömürlük yetecek yeni kitabını yayımladı. Esasen Koytak'n şahsında bütün şairlerin toplumun içinde yaşamasına rağmen, yakınlık konusunda dikkatli olmasını hep isterim. Sen, ben gibi sıradan fanilerle çok fazla yakınlık kurmasın isterim şairler. Uzak dursunlar ve biz mısraları ile tırmanalım onlara. Zordur bilirsiniz şiir ve şairlere dair bir şeyler yazmak. 've yasaları eritecek yağmur' diye yazabilen biri hakkında ne yazabilirsiniz ki? Kaleme sarıldığınız an 'Harranlı Müneccim' çıkar karşınıza, 'Paralı Asker Ksennias'ın Atinalı Şaire Mektup'u... Sokakta futbol oynayan çocukları, sokağa çıkamayan generalleri hiç söylemeyeyim. Eminim bilenleriniz vardır, çünkü 'derken ağız armonikası çalan bir müptedi türer içimizde'... Siz yeni bir şey söylemeye çalışırken, gelir karşınıza oturur satırlar: "ölüm de senin için icat edildi, senin için, yufka yürekli sivil, şair yürekli sivil, sivil yürekli sivil..." Eski bir şairin yeni kitabından bahsedip de, yeni keşiflerden -tadımlık- bir serpme sofra kurmamak olmaz: "aa, buluta benziyorum/ yağmura benziyorum/ ağaca benziyorum! Sanırsın/ ve unutur gidersin/ insana benzeyip benzemediğini." (Ekim Günleri) "sorularınız cevaplarınıza/ gerçekleriniz rüyalarınıza/ evetleriniz hayırlarınıza karışır/ ve hepsi birlikte/ hiçliğe gömülür gider..." (Sol Elle Yazılanlar) "sana da başkalarına da/ yetecek kadar sus ki/ susuşun nara olsun/ konuşman çare olsun." (Susma Sanatı) "Aklın gözleri yoktur/ Ve yarasalar gibi içimizde/ Baş aşağı tavana asılı durur/ Ve kulaklarıyla görür." (Tanrı'nın Eli) "hazır ol, yaşlı ruhum hazır ol/ gün gelir akıl yerinden oynar/ fikir yerinden oynar/ ve elinden kaçar dizgin." (Çarmıh) "yumruklayacak bir duvarın yoksa/ önünde açılacak kapı da yok demektir." (Kapı) "Öğretmek yakışsaydı şiire/ Hayat denen bu doğaçlama oyunu/ Tekrar düşmeden/ Sürdürmeyi öğretirdi/ Öğretmek yakışsaydı şiire/ Kolay ölmeyi öğretirdi." (Sol Elle Yazılanlar) "Her rengi yutan beyaz/ Renksiz gibi görünür/ Her sese gebe gece/ Sessiz gibi görünür." (Görüntü ve Gerçeklik) Hadi köşe normuna dönelim yeniden... Usta şair Cahit Koytak'ın yeni kitabı "Yeni Başlayanlar İçin Metafizik" Timaş Yayınları'ndan çıkmış. Kapak illüstrasyonunu en az bir şair kadar garip Cem Kızıltuğ yapmış. Şiiri ve şiir okurlarını bilen birileri ciltlemiş. Kaç on bin kere açıp okursanız okuyun yıpranmayacak türden. Alın bir okuyun, derim. Hem şiire, hem metafiziğe başlamak için, iyi bir fırsat...
<< Önceki Haber Yeni başlayanlar için Cahit Koytak Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:  
ÖNE ÇIKAN HABERLER