''4. Uluslararası Türkçe'nin Eğitimi-Öğretimi Kurultayı''

''4. Uluslararası Türkçe'nin Eğitimi-Öğretimi Kurultayı''

Sakarya Üniversitesinin (SAÜ) ev sahipliğinde yurt içi ve dışından 207 akademisyenin katılımıyla düzenlenen 4. Uluslararası Türkçe'nin Eğitimi-Öğretimi Kurultayı'nda Türkçe'nin eğitimi ve öğretimiyle ilgili sorunlar ele alınacak. SAÜ Kültür ve Kongre Merkezi'nde düzenlenen kurultayın açılışında konuşan SAÜ Rektörü Prof. Dr. Muzaffer Elmas, kurultayın amacının Türkçe'nin eğitimi ve öğretimi sorunlarını ele almak olduğunu söyledi. SAÜ'de 60 bini aşan öğrenci ve 200'ü aşan bölüm bulunduğuna dikkati çeken Elmas, ''Eğitimin her alanında iletişim becerisi ifade edilmekte ama öğrenme ve ölçme değerlendirme sistemleri konusunda biraz karmaşa var. Eğitim dilinin ve araştırma dilinin ne olması gerektiği çok tartışılan bir konu. Bu konuda kritik bir eşiğe ve kırılma noktasına doğru gidiyoruz'' dedi. Düzenleme kurulu başkanı ve SAÜ Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Engin Yılmaz ise kurultaya 30'u aşkın üniversiteden 207 akademisyenin katıldığını belirterek, iki gün boyunca 120 bildirinin sunulacağını ifade etti. Ankara Üniversitesi Çocuk ve Gençlik Edebiyatı Uygulama ve Araştırma Merkezi (ÇOGEM) Müdürü Prof. Dr. Sedat Sever ise Türkçe'nin yapı ve anlatım olanaklarıyla yeni ve özgün düşünceler oluşturma gücü bulunan bir dil olduğunu söyledi. Çocukların 4 ve 6 yaş arasında her şeyi bilmek istediklerine işaret eden Sever, ''Özellikle benlik duygusunun hızlıca geliştiği bu dönemde duyularını uyarır ve düşüncelerini beslerseniz, çocuklarımızı Türkçe'nin olanaklarıyla düşünmeye yönelten uyaranlarla buluşturursanız, düşünen, duyarlı insan yetiştirmeye dönük sürecin önünü de açarsınız'' diye konuştu. Türkçe'nin söz varlığıyla en etkili duyguları ve düşünceleri aktarabilme yetkinliği olan bir dil olduğuna işaret eden Sever, şunları söyledi: ''Ünlülerin ve ünsüzlerin söylenişindeki uyum, bir söyleyiş güzelliği katar. Türkçe, sescil bir dildir. Türkçe ustaları anlam kurma aracılığıyla nice yapıtlar ortaya koymuşlardır'' -''ÇOCUKLARA TÜRKÇE DİL BİLİNCİ KAZANDIRALIM''- Türkçe'nin bir edebiyat dili olarak yetkinliğini kanıtlamış olmasına rağmen, bilim dili olarak önemli sorunlarla karşı karşıya bulunduğuna dikkati çeken Sever, sorunların en önemlisinin yabancı dil öğretiminin bir araç olmaktan çıkarılarak amaç konumuna getirilmesi olduğunu anlattı. Sever, son yıllarda Türkçe'nin bir bilim dili olarak yetersizliğine ilişkin düşüncelerin yaygınlaşması ve bilimsel üretim süreçlerinde yabancı kökenli terim kullanma alışkanlığının bugün aşılması gereken bir sorun olarak ele alınması gerektiğini ifade ederek, ''Çünkü bu alışkanlık ve duyarsızlık özelikle aktarmacı, öykünmeci bir bilim anlayışını egemen kılmakta, bilimsel süreçlerde elde edilen verilerin tam doğru etkili bir biçimde anlaşılmasını ve paylaşılmasını engellemektedir. Bilinmelidir ki kendi içinde karışık yapılı bir dille özgün düşünceler üretilemez'' diye konuştu. Dilin sadece anlatma ya da anlama aracı olmadığını kaydeden Sever, şu şekilde konuştu: ''Dil aynı zamanda bir düşünce aracıdır. Düşünme aklın bir eylemidir. O eylemin etkinliğini belirleyen temel değişken kavramdır. Biz kavramlarla ve onların yerlerini tutan sözcüklerle düşünürüz. Sözcükler ne denli açık, ne denli anlaşılır olursa, anlama ve anlatma yetimiz o denli açık ve anlaşılır olur. Karmaşık bir dille, kendi içinde yalıtılmamış bir dille ne özgün düşünce üretilir, ne de etkili iletişim kurulabilir. Gelin birlikte düşünelim. Gelin erken dönemden başlayarak, okul öncesi eğitim sürecinden başlayarak çocuklara Türkçe dil bilinci, Türkçe dil duyarlılığı kazandıralım'' Sever, özlü bir söyleyişle çocukların Türkçe'nin yaratıcı imkanlarıyla buluşturulması gerektiğini sözlerine ekledi. Türkçe eğitimi ve öğretimi sorunlarıyla ilgili 120 bildirinin sunulacağı kurultay yarın sona erecek. (VKR-NC-SA)08.09.2011 17:00:33
<< Önceki Haber ''4. Uluslararası Türkçe'nin Eğitimi-Öğretimi Kurultayı'' Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER