Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, Türkiye'nin büyük bir değişim ve dönüşümden geçtiğine işaret ederek, ''Türkiye'de özellikle sanayinin, ticaretin, üretimin, ihracatın, ulaşımın yeniden yapılandığı bir dönemdeyiz'' dedi. Bakan Çağlayan, Mersin Sanayici ve İşadamları Derneği'nin (MESİAD) ''MESİAD 7. Yılın İşadamı Ödül Töreni'' nedeniyle Mersin Büyükşehir Belediyesi Kongre ve Sergi Sarayı'nda düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada, 2023 yılında Türkiye'yi dünyanın ilk 10 ekonomisi içine sokmak ve 500 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirebilir hale getirmek istediklerini yineledi. Böylelikle Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere bu ülke için canını ve kanını vermiş herkese gönül borcu ödeneceğini ifade eden Çağlayan, ''Türkiye artık dışardan borç alan değil, kendi ayakları üzerinde duran, aynı küresel krizde olduğu gibi bugünde kendi imkanlarını en iyi şekilde dizayn eden bir ülke olacaktır. 2023 hepimizin ortak meselesidir ve hep birlikte, beraber olmalıyız. Bu amaçla Türkiye büyük bir değişim ve dönüşümden geçiyor. Türkiye'de özellikle sanayinin, ticaretin, üretimin, ihracatın, ulaşımın yeniden yapılandığı bir dönemdeyiz'' diye konuştu. Mersin'i ''medeniyetleri buluşturan kent'' diye nitelendiren Çağlayan, şöyle devam etti: ''Farklılıklar bizim zenginliğimiz. Mersin birlik ve beraberlik içinde tüm sorunlarını çözecektir. Mersin İdmanyurdu'nun başarısı, farklı düşünenleri bir araya getirecek önemli bir unsurdur. Bizlerin, Mersin İdmanyurdu'nda olduğu gibi birlik ve beraberlik içinde Mersin'i şampiyon yapacağımıza inanıyorum.'' Bakan Çağlayan, kendinden önce söz alan Mersin Bağımsız Milletvekili adayı Ertuğrul Kürkçü'nün Akkuyu'da yapılması planlanan nükleer santrali karşı olduğu açıklamasıyla ilgili, konuşmasını şöyle sürdürdü: ''Birinin nükleer santral ile ilgili konuşması için yanında 3-5 tane sigortalı işçi çalıştırıp, onların sigortasını ve vergisini ödemesi lazım. Elini değil, belini taşın altına koyması lazım. Türkiye'nin gerçekleri, enerjisinin nereden, nasıl alındığını, Türkiye planlamasındaki yerini bilmek lazım. Bunları bilmek de bu yaşta mektebe gitmekle olmaz. Bunu konuşmak için sanayinin göbeğinden geleceksiniz, işçi emeğinin içinden geleceksiniz ki bunları konuşacaksınız. Bunları bilmezseniz konuşamazsınız. Her şeye karşı olmakla çözüm üretemezsiniz. Gelirsiniz, ortaya çözümü koyarsınız, 'şuna karşıyım' diyebilirsiniz. Doğalgaza yılda 4 milyar dolar ödemeye devam mı edeceksiniz? Bunları bilerek konuşmak lazım. Neyin, nasıl planlandığını bileceksiniz. Enerjinin bugün Türkiye açısından ne kadar önemli olduğunu ve vazgeçilmez olduğunu öğreneceksiniz.'' -TÜSİAD BAŞKANI BOYNER- Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Ümit Boyner de girişimciliğin gelişmesi için önce küçük adımlarla başlayan girişimcilerin giderek bölgesel, ardından da ulusal ve nihayetinde uluslararası birer marka olma yolundaki çabalarının önemli olduğunu söyledi. Bu noktada Türkiye'de görülen örneklerin kendilerini mutlu ettiğini ifade eden Boyner, bu başarının arkasındaki bölgesel iş dünyası örgütlerinin sağladığı destek ve motivasyonun da yadsınamaz olduğunu vurguladı. TÜSİAD olarak 1990'ların başından itibaren Türkiye'nin dört bir yanındaki pek çok sanayici ve iş adamları dernekleri ile işbirliği içerisinde olduklarını bildiren Boyner, şöyle devam etti: ''MESİAD da bizimle bu yolculuğa çıkan derneklerden biri. Bizler, iş insanları olarak her birimiz ayrı ayrı yatırımlarımız, yatırımlarımızla büyümeye ve istihdama sağladığımız katkı ile ekonominin temel taşlarıyız. Buna paralel olarak, her birimiz işimizden ve ailemizden çaldığımız zamanımızı sivil toplum kuruluşlarına ayırıyoruz. Neden? Çünkü, katılımcı demokrasilerin vazgeçilmezleri olan sivil toplum kuruluşları, altındaki örgütlenmeler aracılığı ile Türkiye'nin ekonomik ve sosyal gelişimi için karar almak, politika ve siyaset üretme süreçlerinde yer almamız gerektiğine yürekten inanıyoruz. Bu kuruluşların örgütlü, bilinçli ve katılımcı toplum oluşturmasında öncülük üstlendiğine inanıyoruz. Bu katkının özellikle bölgesel sanayici ve iş adamları dernekleri ve örgütler ile ülkedeki bölgesel gelişmişlik farklılıklarının giderilmesi açısından da sağlayacağı katkının önemli olduğuna inanıyoruz. Bu noktada kalkınma ajansları ile iş dünyasının işbirliği çok gerekli. Bu çerçevede TÜRKONFED'in, bölgesel iş dünyası örgütlerinin kalkınma ajansları bölgeleri ile uyumlu olarak örgütlenmesi projesini de destekliyoruz. Sivil toplum derken bunların gönüllü olmasını, idari ve mali yönden bağımsız olmasını, şeffaf ve hesap verebilir, siyasi partilere eşit uzaklıkta durabilmesini hepimizin araması gerekiyor. Ancak, bu yapıdaki sivil toplum örgütü sürdürebilir gerçek bir temsil niteliği taşıyabilir, katılımcı demokrasi açısından etkili olabilir.'' Türkiye'ye daha fazla katkı yaratabilmek adına çalışmalarına devam edeceklerini bildiren Boyner, ''Bizlerin, bu sivil toplum kuruluşlarında yer almasının amacı kısa vadede kişisel çıkarlarımızdan ziyade, uzun vadede sektörlerimizin ve bölgelerimizin ülkenin ekonomik ve sosyal gelişimi için gerekli adımların atılması konusunda fikir üretilmesine ve gerekli projelerin hayata geçirilmesine katkıda bulunmak. Bu şekilde hem kendi işimiz için gerekli ekonominin düzeltilmesini sağlamak hem de gelecek nesillere demokratik, kalkınmış ve yüksek refah düzeyine sahip bir ülke bırakmaya çalışıyoruz'' diye konuştu. -ESKİ ULAŞTIRMA BAKANI YILDIRIM- Eski Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım da Mersin deyince akla ''ticaret, turizm, taşımacılık, tarım ve teknolojinin'' geldiğini söyledi. Eski Devlet Bakanı ve AK Parti Mersin Milletvekili Kürşad Tüzmen'in ''5T'' olarak adlandırdığı bu argümanlardan birinin olmaması halinde diğerlerinin de olmayacağına işaret eden Yıldırım, ''Taşımacılık olmazsa ne ticaret, ne turizm, ne tarım, ne de teknoloji olur. Mutlaka taşımacılığın olması gerekiyor'' dedi. Mersin'in taşımacılık açısından gerek deniz, gerek hava, gerek kara, gerekse demiryoluna sahip olduğunu vurgulayan Yıldırım, şunları kaydetti: ''Çukurova, Mersin ile Adana'yı birleştiren ve Türkiye'nin bu bölgesinde 5 milyona yakın insana iş, aş ve faaliyet alanı sağlayacak çok büyük bir havza. Yapımı için Mersin'de yapımına yap-işlet-devret modeliyle başladığımız uluslararası Çukurova Bölgesel Havaalanı'nın uygulama projeleri Haziran'da bitiyor. Kamulaştırma için görüşmeler devam ediyor. Bin hak sahibi var. Hepsiyle görüşülüyor. Öncelikli tercihimiz karşılıklı anlaşma ile bu kamulaştırmayı gerçekleştirmek. Mümkün olmazsa hukuki yollarla çözülecek. Bunu çok tercih etmiyoruz. Çünkü süreçleri uzatıyor. Ama, acele kamulaştırma kararı aldık. Hukuki sürece girse bile işi devam ettirme avantajı veriyor.'' -MERSİN-ANTALYA KARAYOLU- Binali Yıldırım, Mersin'de iki önemli aksta çalışmaların sürdüğünü bildirdi. Bunlardan birinin Kuzey-Güney aksındaki Karaman-Mut-Silifke üzerinden Mersin'e inen yol, diğerinin ise Mersin-Antalya arasındaki yol olduğunu ifade eden Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Mersin-Antalya arasındaki yol, en zor yollardan biri. Toplam 227 kilometrelik yolun 151 kilometresi şu anda bitmiş durumda. Geriye kalan 76 kilometresinde de çalışmalar sürüyor. Hedef, 2014'de bu yolu tamamlamak. Burada çok zor coğrafya var. Dolayısıyla işin en zor kısmındayız. Yaklaşık 700 milyon lira maliyetli yolun 151 kilometresi için harcanan para, 250 milyon lira. Kalan 76 kilometre için harcanacak para ise 450 milyon lira. Bu da kalan bölümün ne kadar zor şartlarda yapıldığını ortaya koyuyor. Bu yol yapılmadan Türkiye'nin Akdeniz sahilinin ulaşım bütünlüğünü sağlama imkanımız yok.'' Mersin-Karaman yolunun, Karaman sınırına kadar olan 112 kilometrenin bölünmüş yola dönüştürüldüğünü kaydeden Yıldırım, ''Şu anda 56 kilometresi tamamen bitti. Diğer 56 kilometresinde de yapım çalışmalarının 2012'de bitirilmesi planlanıyor'' dedi. Tarsus-Kazanlı Projesi kapsamında yola ihtiyaç duyulduğunu vurgulayan Yıldırım, bu konuda da Karayolları Genel Müdürlüğünün çalışma yaptığını belirtti. -HIZLI TREN HATTINDA 2023 HEDEFİ- Hızlı tren hatlarıyla ilgili 2023 hedeflerinin mevcut ağı 10 bin kilometreye çıkarmak olduğunu, bu hedefin 2 bin 300 kilometrelik kısmında çalışmaların sürdüğünü bildiren Yıldırım, şunları söyledi: ''Yaklaşık 7 bin 700 kilometrelik bir yüksek hızlı demiryolu hattı var. Bu proje içerisinde Adana, Mersin, hatta daha ilerisi Hicaz Demiryolu'nun Suriye'ye bağlantısı da yer alıyor. Bunların bir kısmı hemen başlayacak, bir kısmı proje hazırlıkları yapılacak. Ama bunların tamamı 2023 vizyonu içerisinde olacak. Bir kısmı bitmiş, bir kısmı da devam ediyor olacak. Yani bütün bu hatlarda çalışma başlamış olacak.'' MHP Mersin Milletvekili Behiç Çelik, CHP Mersin Milletvekili Vahap Seçer, Büyükşehir Belediyesi Başkanvekili Kemal Sığırcıkoğlu, Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu'nun (TÜRKONFED) Başkan Yardımcısı Süleyman Onatça, MESİAD Başkanı Ali Doğan, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Başkanvekili Serdar Kuyucuoğlu, Mersin Bağımsız Milletvekili Adayı Ertuğrul Kürkçü'nün de konuşma yaptığı etkinlikte, başarılı girişimci ve iş adamlarına ödülleri verildi. (VEG-KRM-ST-VOL-BER)26.05.2011 08:59:21