Odatv davasının tutuklu sanığı Şükrü Doğan Yurdakul, vefat eden eşi Güngör Yurdakul'un Kocatepe Camisi'nde düzenlenen cenaze törenine cezaevi aracıyla getirildi. Sivil giyimli jandarmaların eşlik ettiği Yurdakul, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'ndan, tutukluların hasta olan yakınlarını görebilmelerine imkan tanıyacak bir yasanın çıkartılmasını ve bu yasaya ''Güngör Yurdakul Kanunu'' adının verilmesini istedi. Odatv'deki aramalara ilişkin açılan dava kapsamında tutuklu olan gazeteci Şükrü Doğan Yurdakul'un vefat eden eşi Güngör Yurdakul için Kocatepe Camisi'nde cenaze töreni düzenlendi. Cezaevinden özel izinle çıkartılan Yurdakul, camiye cezaevi aracıyla getirildi. Yurdakul, araçtan indikten sonra hemen eşinin tabutuna gitti ve tabutu öptü. Cenaze törenine Yurdakul ailesinin yanı sıra bazı CHP milletvekilleriyle çok sayıda gazeteci katıldı. Sivil giyimli jandarmaların tören boyunca yanında bulunduğu Yurdakul, kızı Reyhan ve oğlu Burçak ile cami avlusunda taziyeleri kabul etti. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Yurdakul'u telefonla arayarak başsağlığı diledi. Yurdakul, Kılıçdaroğlu'ndan tutukluların hasta yakınlarını görebilmelerine imkan tanıyan bir yasanın çıkartılmasını, bu yasanın adının da ''Güngör Yurdakul Kanunu'' olmasını istedi. Cenaze törenine katılan CHP Grup Başkan Vekili Emine Ülker Tarhan da gazetecilere yaptığı açıklamada, ''Gazetecileri, aydınları ölümüne tutuklayan Özel Yetkili Mahkemelere karşı ölümüne mücadele vermek için buradayız. 1 Ekim'i gerçekten bu anlamda umutla bekliyoruz'' dedi. CHP Ankara Milletvekili Sinan Aygün ise kendisinin de aynı davanın sanıklarından olduğunu hatırlatarak, ''Keşke bu görüntü olmasaydı, kamuoyuna mal olmuş bir insanın kaçması söz konusu değil. Geçecek, umudumu kaybetmiyorum'' diye konuştu. Öğle vakti kılınan cenaze namazına Şükrü Doğan Yurdakul katılmadı. Namazdan sonra eşinin tabutunun yanına giden Yurdakul, bir kez daha tabutu öptü ve bir süre tabutu omzunda taşıdı. Tabut cenaze arabasına konulduktan sonra Yurdakul, cezaevi aracına bindirildi. Bu sırada törene katılanlar alkışlarla, Yurdakul'a destek veren sloganlar attı. Yurdakul'un avukatı Hüseyin Ersöz, müvekkilinin bir kısıtlama sonucu değil, dini inanca sahip olmadığı için cenaze namazına katılmadığını belirterek, ''Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Sefa Mermerci'ye teşekkür etmek istiyorum. Müvekkilimiz taziyeleri kabul edebiliyor, taziye telefonlarına cevap verebiliyor. Bunlar tutanağa kaydediliyor. Bundan sonraki süreçte hep evde olacak, pazartesi akşamı uçakla İstanbul'a döndükten sonra cezaevine giderek teslim olacak'' dedi. Yurdakul'un cenaze törenine cezaevi aracıyla getirilmesine tepkiler olduğu yönündeki soruya Ersöz, ''Kimseyi suçlamamak gerekiyor, bir tutuklunun veya hükümlünün hangi koşullarda sevk işlemlerinin gerçekleştirileceği yönetmeliklerle belirlenmiş durumda. Cezaevi aracıyla getirilmesi tamamen güvenlik nedeniyledir. Buna bizim şu aşamada itirazımız söz konusu değildir. Bunun örnek olmasını diliyoruz. Müvekkilimiz, hastalığı döneminde eşine destek olamadı, bu hak hükümlülere tanınmış, ancak tutuklulara tanınmış değil. Bu konuda bir yasa çıkacaksa eşi Güngör Yurdakul'a adanmasını istiyor'' yanıtı verdi. Avukat Ersöz, evde taziyeleri kabul eden Yurdakul'a jandarmaların 24 saat eşlik ettiğini de sözlerine ekledi. Güngör Yurdakul, Cebeci Asri Mezarlığı'na defnedildi. Şükrü Doğan Yurdakul, eşinin toprağa verilmesi sırasında cezaevi aracında beklemeyi tercih etti. Daha sonra eşinin mezarının başına gelen Şükrü Doğan Yurdakul, mezara toprak attı. Kızı Reyhan ve oğlu Burçak'a sarılan Şükrü Doğan Yurdakul, burada da taziyeleri kabul ettikten sonra cezaevi aracıyla mezarlıktan ayrıldı. (TOL-EAY)17.09.2011 16:22:23