CHP MYK toplantısı

CHP MYK toplantısı -Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Güler: (2) (Okullardaki süt dağıtımı) Bunun hesabının verilmesi gerekir, buna mazeret bulunmaması gerekir ve sorumluların özellikle de siyasi sorumluların istifa etme er


ANKARA (A.A) - CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Birgül Ayman Güler, okul sütünden zehirlenme iddialarına ilişkin, Bunun hesabının verilmesi gerekir, buna mazeret bulunmaması gerekir ve sorumluların özellikle de siyasi sorumluların istifa etme erdemini göstermeleri gerekir dedi.
     CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında toplandı. Güler, yaklaşık 3 saat süren toplantının ardından gazetecilere açıklamalarda bulundu.
     MYKnın, gündemindeki konuları değerlendirdiğini belirten Güler, bir yıldan bu yana çalıştıkları bir işin sonuçlandığını, CHP Gençlik Kollarının, Sosyalist Enternasyonalin Paraguayda yaptığı Uluslararası Sosyalistler Birliği Dünya Kongresinde, bu birliğin asıl üyeliğine kabul edildiğini söyledi.
     Güler, MYKda Bosna Hersek ziyareti ile İstanbulda gerçekleştirilen Arap Baharına ilişkin uluslararası toplantının da değerlendirildiğini kaydetti.
     Bu toplantıların CHPnin uluslararası alanda ne kadar somut adımlar attığının kanıtı olduğunu ifade eden Güler, Bu çalışmalar ayrıca yurt dışı örgütlenmemizle birleşir. Şimdiye kadar Avrupa ülkelerinde var olan temsilciliğimiz, bundan böyle Latin Amerika ülkeleri de dahil olmak üzere dünyanın dört bir yanına doğru genişletilecek dedi.
     İç gelişmelere dönük gelişmelerin de MYKnın gündeminde yer aldığını belirten Güler, Son günlerde yaşadığımız iki olay uzun uzun değerlendirildi. Bunlardan biri tiyatrolara yönelen iktidar saldırısı, bir diğeri de çocuklarımızın hükümet sütünden zehirlenmesi ifadelerini kullandı.
     Başbakan Erdoğanın, Şehir Tiyatrolarına ne gerek var, özelleştiririm gider dediğini kaydeden Güler, şöyle devam etti:
     Öğrendik ki hemen akabinde yapılan Bakanlar Kurulunun gündemine bu konu gelmiş. CHPnin bu konudaki tavrı çok açıktır. CHP, sanatın desteklenmesi, devletin temel görevleri arasındadır diye düşünür. Ama sanat örgütlenmesinin özerk yapılandırılması üzerine de kafa yormak gerektiğini ileri sürer. Fakat CHPnin politikaları arasında tiyatroları özelleştirmek diye bir çözüm yolu yoktur, bunu kabul edilmez görür. Tiyatroları özelleştirmek, kendi yağıyla kavrulur hale getirmek, yani özgürleştirmek ya da serbestleştirmek değildir, aksine siyasi iktidarın sponsor olma, finansal yardımda bulunma yöntemleri sayesinde, kendi amacı doğrultusunda yönlendirilme modelidir. Tiyatroyu özelleştirmek gerçekte bu hükümetin ideolojisine uygun sözde sanat yaratmaktan ibarettir. AKP Hükümeti kendi despot yönetimini sanat dünyasına yaygınlaştırmak istiyor.
     Güler, CHPnin, sanatçıların gösterdiği direnişi desteklediğini ve desteklemeye devam edeceğini bildirdi.
     3 Mayısın Dünya Basın Özgürlüğü Günü olduğunu anımsatan Güler, Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütüne göre, Türkiyedeki basın özgürlüğünün son derece kötü olduğunu savundu.
     Uluslararası raporlara göre, Türkiyenin basın özgürlüğü konusunda 197 ülke arasında 117. sırada olduğunu, cezaevlerinde de 30 Nisan itibariyle 91 gazeteci bulunduğunu belirten Güler, Türkiye, ekonomisi itibariyle 17. ülkedir diyenlere duyurulur değerlendirmesini yaptı. Güler, Dünya Basın Özgürlüğü Gününü de kutladı.
    
     -Okullardaki süt dağıtımı-
    
     Okullarda süt dağıtımına ilişkin açıklamalarda da bulunan Güler, bu konunun üzerinde özenle durulması gerektiğini söyledi.
     Yüzlerce, binlerce çocuğun süt nedeniyle sağlığı tehlike altında olan hastalara dönüştüklerini ileri süren Güler, Çocuklarımızın sağlığıyla oynayan Bakanlar hatalarını kabul edip, sorumluların yakasına yapışacağına, bizim için inanılmazdır işi pişkinliğe vurdular dedi.
     Güler, şunları kaydetti:
     Başbakan Yardımcısı, çocuklar ilk kez süt içtiği için dozu fazla geldi dedi. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı, çocukların bünyelerinin süte karşı hassas olduğunu söyledi. Milli Eğitim Bakanı da zehirlenme olmadığını, süt içen çocukların midesinin bulandığını açıkladı. Bu açıklamalar, vicdanı olan yöneticilerin yaşadığı herhangi bir ülkede dile getirilmez. Devlet yönetmek gerçekten ciddiyet ister ve çocuklar ciddiyet konusunun en önemli başlıklarından biridir. Öğrencilerimize süt dağıtımını yüzüne gözüne bulaştıran bu bakanların açıklamaları gösteriyor ki, bu Hükümette ne ciddiyet var ne de sorumluluk. Türkiye dünyanın 17. büyük ekonomisidir diyenler okullarımızda, kendi elleriyle dağıttıkları sütle çocuklarımızı zehirlediler. Bunun hesabının verilmesi gerekir, buna mazeret bulunmaması gerekir ve sorumluların özellikle de siyasi sorumluların istifa etme erdemini göstermeleri gerekir. Bu kadar pişkinlik bu kadar sorumsuzluk yeter, artık herkes Türkiyenin nasıl yönetildiğini açıkça görmeli. AKPli Bakanları çocuklarımızın sağlığı ile oynamamaya ve sorumlu davranmaya çağırıyoruz.
     Güler, basın yayın organlarının, bu konuda yaşananları tüm çıplaklığı ile yazmaları gerektiğini de sözlerine ekledi.
     (Bitti)
     (BAR-SET-TAR)
<< Önceki Haber CHP MYK toplantısı Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER