Çözüm süreci

Çözüm süreci -Akil İnsanlar Heyeti Karadeniz Bölgesi Grubu Üyesi Çalışlar: "Birbirimize destek veren, vermeye çalışan, meselelerimizi konuşarak çözen, birbirimizi dışlamadan, ötekileştirmeden konuşabilen yeni bir Türkiye yara


KASTAMONU (A.A) - Akil İnsanlar Heyeti Karadeniz Bölgesi Grubu Üyesi Oral Çalışlar, "Birbirimize destek veren, birbirimize destek vermeye çalışan, meselelerimizi konuşarak çözen, birbirimizi dışlamadan, ötekileştirmeden konuşabilen yeni bir Türkiye yaratmaya ihtiyacımız var" dedi.
     Grup Üyesi Çalışlar, Alyans Düğün Salonundaki programda yaptığı konuşmada, uzun yıllardır Türkiyeyi esir alan çatışma dönemi yaşandığını, bundan kurtulmak için ülkenin 30 yıl boyunca paralarını, silahlarını, çocuklarını verdiğini ve askerin istediği kanunları çıkardığını belirtti.
     Buna karşın meselenin çözülemediğini vurgulayan Çalışlar, şöyle konuştu:
     "O zaman bu hükümet dedi ki Dağdakileri konuşarak indiririm. Onların cezaevindeki liderleri ile konuşurum, silahlarını bırakmalarını, silahsız ülke dışına çıkmalarını ve toptan silahı bırakmalarını sağlayabilirim. Nitekim geçen Nevruz Bayramında Öcalan, Silahlı mücadele bitmiştir dedi ve onu destekleyen geniş kitle de onayladığını söyledi. O zaman ciddi bir yeni döneme girdik. Artık silahlı çatışma dönemi bitiyor.
     Silahlı çatışma döneminin bitmesi, her şeyin bittiği anlamına gelmiyor. Herkesin bu devletin yanlış yönetimi ile ilgili sorunları var. Yıllarca dindarlar, muhalifler, Kürtler, solcular, sağcılar bu memlekette cefa çektiler. Çünkü, bu rejim, demokratik bir rejim değildi. Demokratik olmadığı için insanları fikirleri, inançları ve tercihleri nedeniyle baskı altına aldı. Kimlikleriyle baskı altına aldı ama artık bunları da konuşmamız gerekiyor."
    
     -"Bu çabaya destek verelim"-
    
     Çalışlar, Türkiyenin, gerçek demokratik, Avrupa ve dünya çapında gelişmiş bir ülke kimliğine bürünmekle yükümlü olduğunu savunarak, 10 senede kişi başına milli gelirin 2 bin dolardan 10 bin dolara çıktığını söyledi.
     Türkiyenin artık iddialı bir ülke haline geldiğini ifade eden Çalışlar, sözlerini şöyle sürdürdü:
     "İddialı bir ülkenin aynı zamanda kendi iç meselelerini çözme enerjisini de değiştirmesi gerekiyor. Bu kadar iddialı bir ülkenin demokrasisini de güçlendirmesi gerekiyor. Artık birbirimizi boğazlayan, yuhalayan değil, birbirimize destek veren, birbirimize destek vermeye çalışan, meselelerimizi konuşarak çözen, birbirimizi dışlamadan, ötekileştirmeden konuşabilen yeni bir Türkiye yaratmaya ihtiyacımız var."
     12 Eylül öncesinde gençlerin kanının aktığını, sonunda sağcıların da solcularında hapse girdiğini, ülke ekonomisinin zarar gördüğünü anlatan Çalışlar, "Şimdi konuşalım, demokratik yeni bir Türkiyeyi birlikte yaratalım diyoruz. Farklılıklarımızı da bir zenginlik olarak kabul edelim. Bu hükümette bu konuda böyle bir çaba içerisine girmiş durumda. Bu çabaya destek verelim. Birçoğumuz burada AK Partiye oy vermiş insanlar değiliz ama yapılan işin Türkiyenin geleceği ve bugünü için kıymetli bir iş olduğunu, hakikaten Türkiyeyi büyük bir yükten kurtarmaya yönelik ciddi bir çaba olduğunu görüyoruz. Onun için bu çabaların desteklenmesi ve bu çabaların başarıya ulaşması gerektiğini düşünüyorum" diye konuştu.
    
     -"Tam olarak neye karşı çıkıldığını anlamıyorum"-
    
     Grup Üyesi Yıldıray Oğur da barış sürecinde, Türkiyede 30 yıldır acıya neden olan örgüt liderinin silahlı mücadeleyi bıraktığını, örgüt üyelerinin sınır dışına çekilmekte olduğunu ve demokratik özerklikten de vazgeçildiğini belirtti.
     Buna hiçbir vatanseverin karşı çıkamayacağını savunan Oğur, şunları ifade etti:
     "Tam olarak ne istendiğini, tam olarak neye karşı çıkıldığını anlamıyorum. Özellikle de batıda. 3 hafta önce Diyarbakıra gittim. Orada BDPye yakın olanlar diyorlar ki Bu kadar mücadele verildi. Ne karşılığında bunları bıraktılar diyorlar ama batıda neye karşı çıkıldığını tam olarak anlayamıyorum.
     Türkiye bir defa bu bölünme paranoyasından kurtuluyor. Bunu iddia eden bir örgüt bunu yapmayacağını söylüyor. Bunun garantisi için de sınır dışına güçlerini çekiyor. İlkesel olarak silaha veda ettiğini söylüyor. Bir de Bunu ne karşılığında yapılıyor sorusu var. Değişen bir Türkiye karşılığında yapıyor. Artık ilkel ve asimilasyon politikalarını reddediyoruz diyen bir hükümetin açtığı bir yola güvenerek yapıyor. Aslında hepimize verilmiş bir taviz, daha fazla demokrasi, daha iyi bir anayasa, daha demokratik bir ülke, daha iyi ceza yasaları. Avrupa Birliği (AB) standartlarında yerel reform standartları. Bunların hiç biri taviz değil."
     Grup Üyesi Vedat Bilgin ise Türkiyenin 30 yıllık terör belasından kurtulmak istediğini vurgulayarak, terör örgütünün de son iki yılda kendisine koyduğu hiçbir hedefe ulaşamadığını kaydetti.
     Grup, toplantının ardından Türkiye Harp Malulü, Gaziler, Şehit, Dul ve Yetimleri Derneği Kastamonu Şubesini ziyaret etti. Ziyaret basına kapalı gerçekleştirildi.
    
     Muhabir: Esra Karamuk - Özkan Beyer - Sinan Özmüş
     Yayıncı: İbrahim Uyar

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER