Ramazan sofralarının vazgeçilmez tatlısı; güllaç

Ramazan sofralarının vazgeçilmez tatlısı; güllaç -Kütahyada 109 yıldır güllaç üreten ailenin son temsilcisi Hamdi Güllaşçı: Hazmı kolay olduğu için güllacı rahatlıkla herkes her dönemde hasta da olsa sağlıklı da olsa yiyebilir


KÜTAHYA (A.A) - Sedat Gök - Osmanlı saraylarının en gözde tatlılarından güllaç, hazmı kolay ve hafif olduğu için yüzyıllardır iftar sofralarının vazgeçilmez damak tatlarından biri olma geleneğini sürdürüyor.
     Kütahyada yaşayan Hamdi ve Hamiyet Güllaşçı çifti, 1903 yılında Yamak Ahmet diye tanınan ustanın kentte açtığı güllaç imalathanesini 4üncü nesil olarak yaşatıyor.
     Hamdi Güllaşçı (56), AA muhabirine yaptığı açıklamada, 40 yıldır güllaç üretimiyle uğraştığını söyledi.
     Yamak Ahmet diye bilinen dedesinin babasının 109 yıl önce başlattığı güllaç imalatını dedesi Hamdi Güllaşçı ve 2001de vefat eden babası Abdurrahman Güllaşçıdan kendisinin devraldığını belirten Güllaşçı, şöyle devam etti:
     Ata mesleğimiz güllaç imalatını, dedemin babası Yamak Ahmet başlatmış. Osmanlı sarayında asker olan büyük dedem, padişah tatlısı ve saray tatlısı diye bilinen güllaç yapımını burada öğrenmiş. Terhis olup Kütahyaya gelince 1903te bir imalathane açmış. Bu meslek ondan, ismini taşıdığım dedeme geçmiş. Soyadı Kanunu çıkınca dedeme sormuşlar. İşi güllaç üretimi olduğu için adı ve soyadı Hamdi Güllaşçı olarak tescil edilmiş. Bu meslek, daha sonra da babam vasıtasıyla bana intikal etti.
     Güllacın genellikle ramazan aylarında tüketildiğini anımsatan Güllaşçı, Hazmı kolay olduğu için güllacı rahatlıkla herkes her dönemde hasta da olsa sağlıklı da olsa yiyebilir dedi.
    
     -Leziz bir güllaç yapabilmek için...-
    
     Hamiyet Güllaşçı da leziz bir güllaç tatlısının hazırlanışına ilişkin bilgi vererek, 10 yaprak güllaç için 3,5 su bardağı şeker ve 1,5 kilo süt hazırlanması gerektiğini anlattı.
     Sütün bir tepsiye döküleceğini bildiren Güllaşçı, Güllaç yaprakları sütün içinde yumuşatılır ve isteğe göre yayma ya da sarma şeklinde aralarına ceviz parçaları koyarak başka bir tepsiye dizilir. Daha sonra, sütle hazırlanmış ılık şerbet, güllaçların üzerine dökülür diye konuştu.
     Güllaşçı, bunun ardından güllacın en az 3 saat bekletildikten sonra nar, kiraz, kivi gibi meyvelerle süslenerek servis edileceğini sözlerine ekledi.
    
     Yayıncı: Mürsel Çetin
<< Önceki Haber Ramazan sofralarının vazgeçilmez tatlısı; güllaç Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:  
ÖNE ÇIKAN HABERLER