Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurumu, taşıt ile konut hariç olmak üzere tüketici kredilerindeki karşılık oranını yüzde 1'den yüzde 4'e çıkardı. Resmi Gazete'de dün yayımlanan düzenleme ile bankalar karşılık için daha fazla kaynak ayıracak, bu da kredi maliyetlerini artıracak. Ekonomi yönetimi kredi artışını frenlemek amacıyla ilk somut adımı attı. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) taşıt ve konut dışındaki tüketici kredilerindeki genel karşılık oranlarını yeniden belirledi. BDDK tarafından yapılan yönetmelik değişikliği ile tüketici kredisi, toplam kredinin yüzde 20'sinden fazla olan bankalar genel karşılık olarak yüzde 1 yerine yüzde 4 karşılık ayıracak. Örneğin tüketici kredisinin toplam kredilere oranı yüzde 20'nin üzerinde olan bir banka kullandıracağı tüketici kredisi için 100 liralık kredide 1 TL'lik genel karşılık yerine 4 lira ayırmak zorunda kalacak. Düzenleme bankalar daha fazla kaynak ayıracağı için tüketici kredisindeki maliyetleri artıracak. BDDK'nın yaptığı bir diğer değişiklik ise bu kredilerin vade bitimine yönelik. Kullanılan kredinin sözleşme vadesini uzatmak isteyen banka genel karşılık olarak yüzde 10 ayıracak. Taşıt ve konut kredisi dışındaki tüketici kredilerinde takibe düşen alacak oranının yüzde 8'in üzerine çıkması halinde de genel karşılık oranı yüzde 8 olarak uygulanacak. Bankalarca Kredilerin ve Diğer Alacakların Niteliklerinin Belirlenmesi ve Bunlar İçin Ayrılacak Karşılıklara İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik'teki değişiklik dün Resmi Gazete'de yayımlandı. Düzenleme hakkında bilgi veren üst düzey bir ekonomi yetkilisi bankalara yönelik yapılan kontrollerde hanehalkının borçluluk oranının ciddi şekilde arttığının gözlemlendiğini belirtirken, taşıt ve konut kredilerinde ise herhangi bir risk görmediklerini ifade etti. Konut kredisindeki yüzde 25'lik peşinat şartının artırılmasına yönelik herhangi bir düzenleme yapılmadığını kaydetti. Aynı yetkili tüketici kredisi için daha fazla karşılık ayırmak zorunda kalan bankaların kredi maliyetlerini artırabileceğini kaydetti. Tüketici kredileri bu ay başında bir haftalık sürede yaklaşık 1,3 milyar liralık artış gösterdi. 3-10 Haziran haftasında tüketicilerin bankalara olan toplam borcu 194 milyar 780 milyon liraya ulaştı. Sektörün otoritesinin bankaların tepkisini çekmesi beklenen bir diğer yönetmelik değişikliği ise Sermaye Yeterlilik Rasyosu'na (SYR) yönelik oldu. Bankaların Sermaye Yeterliliğinin Ölçülmesine ve Değerlendirilmesine İlişkin Yönetmelik'te yapılan değişikliğe göre kredilerde vade arttıkça SYR oranı da yükselecek. Taşıt ve konut kredileri dışındaki tüketici kredilerinde vadesi bir yıldan iki yıla olan kredilerde risk oranı yüzde 150 olarak uygulanacak. Kredi risk oranı vadesi iki yılın üzerinde olanlar için ise yüzde 200 olarak belirlendi. BDDK tarafından yapılan söz konusu yönetmelik değişiklikleri dün Resmi Gazete'de yayımlandığı tarih itibarıyla yürürlüğe girdi. Konut satışında KDV artışı gündemde Artan cari açığı frenlemek amacıyla ekonomi yönetimi bir dizi tedbir üzerinde çalışıyor. Tüketici kredilerini frenleyecek ilk somut adımı dün BDDK attı. Ekonomi bürokratları ise alınabilecek diğer önlemleri masaya yatırıyor. Kredilerdeki artışın önlenmesi amacıyla Finansal İstikrar Komitesi üyeleri, tedbirler listesi oluşturdu. Yeni hükümet kurulduktan sonra masaya getirilmesi beklenen tedbirler arasında konut satışında alınan KDV'nin artırılması ve Kaynak Kullanımı Destekleme Fonu (KKDF) oranının yükseltilmesi de var. 150 metrekareden küçük konutların satışından alınan yüzde 1'lik KDV'nin kademeli olarak artırılması üzerinde duruluyor. Konutta KDV artışı geçmiş yıllarda da Maliye Bakanlığı'nın gündeminde yer almıştı. Ekonomi yönetiminin üzerinde durduğu bir diğer önlem ise kredi kartı asgari ödeme tutarının artırılması. Munzam karşılıkların artırılmasına rağmen kredi artışının yüzde 35'i aştığını aktaran üst düzey bir ekonomi yetkilisi yeni tedbire ihtiyaç olduğunu söyledi. Merkez Bankası tedbirlerinin yeterli olamadığını dile getiren yetkili, "Artık BDDK ve Maliye Bakanlığı'nın da devreye girmesi gerekiyor. Sadece Merkez Bankası'nın önlemleri ile cari açığı frenlemek mümkün görünmüyor." dedi. ZAMAN