Uluslararası piyasalarda geçen hafta

Uluslararası piyasalar, kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor's'un ABD'nin kredi notunu düşürmesi ve Avro Bölgesi'nin borç krizinin derinleşeceği endişeleriyle hafta içinde önemli çalkantılara tanıklık etti.

Uluslararası piyasalarda geçen hafta

Uluslararası borsalardaki sert düşüşler ABD ve Avrupa'da hükümetleri çeşitli önlemler almaya sevk etti. Avrupa Merkez Bankası (ECB) piyasalardaki borç tedirginliğine karşı pazar gecesi İspanya ve İtalya hükümet tahvillerini satın alma sinyali verdi ve ''tahvil satın alma programını aktif biçimde uygulayacağını'' açıkladı. Bu önlem piyasalarda yeterli karşılığı bulmadığı için ABD Merkez Bankası (Fed), yüzde 0 ve yüzde 0,25 aralığındaki gösterge faiz oranını 2013 yılına kadar bu seviyede koruma kararı aldı. Fed'in bu kararı önce piyasalara olumlu yansıdı, ancak bu bahar havası fazla sürmedi. Borsalar bu sefer Standard and Poor's (S&P), Fitch ve Moody's'in Fransa'nın ''AAA'' olan kredi notunu teyit etmesine rağmen, Fransa'nın kredi notunun düşürülme riski söylentisiyle sarsılmaya devam etti. Fransa'nın kredi notunun düşürülebileceği kaygıları arasında Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy tatilini yarıda keserek Paris'e döndü ve ''ekonomik ve finansal durumu'' görüşmek için bakanlarla acil değerlendirme toplantısı yaptı. Fransa'nın kredi notuyla ilgili spekülasyonların yanı sıra Fransız bankası Societe Generale'nin finansal durumuna ilişkin söylentiler de piyasalara olumsuz yansıdı. Borsalardaki sert düşüşten özellikle Fransız bankalarının hisseleri olumsuz etkilendi. Piyasaları sakinleştirmek için Perşembe günü Fransa Cumhurbaşkanı ve Almanya Başbakanı Angela Merkel'in, Avro Bölgesi'ndeki borç krizini değerlendirmek için gelecek hafta biraraya geleceği bildirildi. Fransız bankalarıyla ilgili iddiaları ''temelsiz söylentiler'' olarak değerlendiren Fransa Merkez Bankası Başkanı Christian Noyer, ''Borsalardaki son gelişmelerden Fransız bankalarının finansal sağlamlılığının etkilenmediğini, bankalar krizin başından bu yana dayanıklılık kapasitelerini ispatladıklarını'' ifade etti. Uluslararası borsalar Perşembe günü Asya'da bir bankanın Fransız bankalarına kredi hatlarını kapattığı, beş bankanın ise Fransız bankalarıyla takası ve karşı taraf riskini gözden geçirdiği haberleriyle yeniden değer kaybetti. Uluslararası piyasalarda yüksek borçlanma maliyetleri ve söylentilerin vurduğu borsalarda güveni sağlamak amacıyla dün Fransa, İtalya, İspanya ve Belçika'nın bazı finansal şirketlerin hisselerinin borsalarda açığa satışlarının yasaklanması kararı devreye sokuldu. Bu karar piyasaları rahatlattı ve Avrupa borsaları haftayı yükselişle tamamladı. ABD Başkanı Barack Obama, küresel borsalardaki büyük kayıplara yol açan gelişmeleri değerlendirmek için Almanya, Fransa, İtalya, İngiltere ve İspanya liderleri ile görüştü. -ABD EKONOMİSİ- ABD Başkanı Obama, S&P'nin kararına rağmen, ABD'nin kredi notunun her zaman ''AAA'' olacağını söyledi. S&P'nin kararına karşın piyasada ABD'nin kredi notunun çok yüksek olduğunu ifade eden Obama, ''Küresel piyasalarda kredi notumuzun hala 'AAA' olduğuna inanılıyor. Bu konuda ben ve dünya yatırımcıları hem fikirdir'' dedi. S&P'nin kararını değerlendiren G-7 ülkelerinin maliye bakanları ve merkez bankaları başkanları, ''likiditeyi garantiye almak, finansal piyasanın işlemesini, finansal istikrarı ve ekonomik büyümeyi desteklemek için gerekli her türlü önlemi alacaklarını'' açıkladı. ''Devam eden mali disiplinle birlikte bu çalışmaların uzun vadeli mali sürdürülebilirliğe olanak sağlayacağını'' bildiren G-7 yetkilileri, İtalya ve İspanya'nın mali disiplini güçlendirmek, ekonomideki toparlanmayı ve istihdam yaratmayı desteklemek amacıyla açıkladıkları ek politika önlemlerinden memnun olduklarını kaydetti. ABD Hazine Bakanı Timothy Geithner de S&P'nin, ''gerçekten korkunç bir karar aldığını'' ve aldığı kararın ABD'nin finansmanı konusunda ''bilgi eksikliğine'' dayandığını söyledi. ABD Merkez Bankası (Fed), ekonomideki büyümenin beklenenden epeyce yavaş olduğuna dikkat çekerek, yüzde 0 ve yüzde 0,25 aralığındaki gösterge faiz oranını 2013 yılına kadar bu seviyede tutmaya karar verdi. Fed, ekonominin görünümünde aşağı yönlü risklerin arttığı, yılın ikinci yarısında ekonomideki toparlanmanın yavaş bir hızda seyretmesinin beklendiğini bildirdi. ABD Hazine Bakanlığı, Eylül ayı sonunda dolacak mali yılın ilk on ayında bütçe açığının 1,1 trilyon dolara çıktığını açıkladı. ABD'de 2009 yılında bütçe açığı 1,41 trilyon dolar ve 2010 yılında 1,29 trilyon dolar olmuştu. ABD'de dış ticaret açığı, Haziran ayında bir önceki aya göre yüzde 4,4 artarak, 53,1 milyar dolara çıktı ve Ekim 2008'den bu yana en yüksek seviyeye ulaştı. ABD Ticaret Bakanlığının verilerine göre, ülkede dış ticaret açığı, ihracattaki düşüşün ithalattaki düşüşe oranla daha hızlı olmasının etkisiyle Haziran ayında 50,8 milyar dolardan 53,1 milyar dolara yükseldi. Ülkenin ithalatı Haziran ayında aylık bazda yüzde 0,8 azalarak 223,9 milyar dolar, ihracatı ise yüzde 2,3 azalarak 178,9 milyar dolar oldu. ABD Çalışma Bakanlığına göre, 6 Ağustos'ta sona eren haftada işsizlik maaşına başvuranların sayısı 7 bin kişi azalarak 395 bine geriledi. -AVRUPA VE DİĞER- Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Jean-Claude Trichet, ''ECB'nin ikincil piyasada bulunduğunu ve orada kalmayı planladığını'' söyledi. ECB'nin İtalya ve İspanya tahvillerini satın alma kararını savunan Trichet, ''Avro Bölgesi'ndeki kararlarımızın beklenilen etkiyi yapmadığını gördük. Bunun için bizim para politikası kurallarımızdan ayrılmaya karar verdik'' diye konuştu. Trichet, Avrupa özellikle İtalya ve İspanya hükümetlerine bilhassa bütçe açıklarını azaltmaları konusunda ''işlerini sorumlulukla yapma'' çağrısında da bulundu. Almanya Özel Bankalar Federasyonu Başkanı Andreas Schmitz, Almanya'nın Avrupa Birliği'nin (AB) dağılmasını önlemek için Avrupa'daki lider rolünü üstlenmesi gerektiğini bildirdi. Schmitz, AB'nin en güçlü üyesi olarak Almanya'nın lider rolünü üstlenmemesi ve yol göstermemesi halinde para birliğinin başarısızlığa uğrayacağı uyarısında bulundu. Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, ülkenin bütçe açığını azaltma hedeflerine bağlı kalacağı sözü verdi. İngiltere Maliye Bakanı George Osborne, ''Küresel ekonominin 2008 yılındaki bankacılık krizinden bu yana en tehlikeli dönemle karşı karşıya bulunduğunu'' söyledi. Aşırı borç nedeniyle İngiltere ekonomisinin toparlanmasının ''uzun zaman alacağını ve umulandan daha zor olacağını'' ve hükümetin tasarruf önlemlerinin ekonomideki güçlükleri çözmede doğru adımlar olduğunu kaydeden Osborne, ''Şu andaki küresel olumsuzluklar ülkenin bütçe açığının üstesinden gelmede ve virajı dönmede hükümetin aldığı kararı tamamıyla haklı çıkarıyor'' dedi. İngiltere Merkez Bankası (BoE) da küresel ekonomideki kötüleşmeyi gerekçe göstererek, 2011 yılı için ekonominin büyüme oranı tahminini yüzde 1,8'den yüzde 1,4'e indirdi. İtalya hükümeti, 2013 yılına kadar bütçe açığını 45,5 milyar avro azaltmayı amaçlayan tasarruf planını onayladı. İtalya Başbakanı Silvio Berlusconi, yeni tasarruf planına göre 2012'de 20 milyar avro, 2013'te de 25,5 milyar avro tutarında acil bütçe kesintisi yapılacağını söyledi. Avrupa Birliği (AB), Avrupa Merkez Bankası (ECB) ve Uluslararası Para Fonu (IMF), ağır kamu borç sorunuyla mücadele eden Portekiz'e sağladığı ekonomik yardım paketinin 11,5 milyar avroluk ikinci dilimine yeşil ışık yaktı. Portekiz'de incelemelerde bulunan AB-ECB-IMF delegasyonu, Portekiz'in bütçe açığını azaltmak için ciddi adımlar attığına dikkat çekerek, programın doğru bir yolda ilerlediğini vurguladı. Yunanistan ekonomisi yılın ikinci çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 6,9 daraldı. Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch, Kıbrıs Rum kesiminin ''A-'' olan kredi notunu iki kademe birden düşürerek ''BBB''ye çektiğini, kredi notunun görünümünün ise ''negatif'' olduğunu bildirdi. Çin'de enflasyonun ana göstergesi Tüketici Fiyatı Endeksi Temmuz ayı itibarıyla yıllık bazda yüzde 6,5'e yükseldi. Bu, son 37 ayın en yüksek seviyesi olarak kayıtlara geçti. Çin'in dış ticaret fazlası, Temmuz ayında 31,48 milyar dolara ulaştı. Çin'in ihracatı Temmuz ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 20,4 artarak, 175,13 milyar dolara, ithalatı ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 22,9 artarak, 143,64 milyar doları buldu. Güney Kore Merkez Bankası, enflasyondaki artışa ve küresel finansal piyasalarda devam eden dalgalanmaya rağmen gösterge faiz oranını değiştirmeyerek yüzde 3,25'de bıraktı. -DÖVİZ PİYASASI VE ALTIN- ABD dolarının, uluslararası döviz borsalarında önemli para birimleri karşısında, Pazartesi günü açılış ve Cuma günü kapanış değerleri şöyle oldu: PARA BİRİMİ PAZARTESİ CUMA ----------- --------- --------- Japon Yeni 77,81 76,67 İsviçre Frangı 0,7597 0,7779 Kanada Doları 0,9833 0,9868 Londra döviz piyasasında pazartesi günü 1,4334 dolardan açılan avro, cuma kapanışta 1,4248 dolara geriledi. Aynı borsada pazartesi günü 1,6417 dolardan açılan İngiliz sterlini ise cuma kapanışta 1,6276 dolara indi. Altının ons fiyatı Perşembe günü 1.815,19 dolarla tüm zamanların rekorunu kırdı. New York borsasında, altının ons fiyatı pazartesi günü 1.710,20 dolardan kapanırken, cuma günü kapanışta 1.740,20 dolara çıktı. Altının ons fiyatı bu hafta yüzde 4'ten fazla ve bu yıl şimdiye kadar yüzde 22 değer kazandı. -ABD, AVRUPA VE ASYA BORSALARI- Avro Bölgesi'nin borç krizinin yayılacağı ve küresel ekonominin büyümesine ilişkin endişeler nedeniyle küresel borsalarda yaklaşık üç haftadır süren dalgalanmanın maliyeti ağır oldu. Küresel borsaların değer kaybı 26 Temmuz-11 Ağustos'ta 6,8 trilyon doları buldu. MSCI Tüm Dünya Endeksi'nin haftalık kaybı yüzde 1,6 oldu. ABD'de borsalar üçüncü haftada da değer kaybetti. New York Borsası'nda dün Dow Jones Endeksi yüzde 1,13 (125,71 puan) değer kazanarak, haftayı 11.269,02 puandan kapattı. Standard and Poor's 500 Endeksi aynı gün yüzde 0,53 (6,17 puan) artarak 1.178,81 puan ve Nasdaq Bileşik Endeksi de yüzde 0,61 (15,30 puan) yükselerek 2.507,98 puanla haftayı tamamladı. Haftanın tamamında Dow Jones Endeksi yüzde 1,5, Standard and Poor's 500 Endeksi yüzde 1,7 ve Nasdaq Bileşik Endeksi yüzde 1 değer kaybetti. Amerika kıtasında ayrıca Kanada Borsası yüzde 0,02, Brezilya Borsası'nda Bovespa Endeksi yüzde 0,24 ve Arjantin Borsası'nda Merval Endeksi yüzde 0,61 yükseldi. Meksika Borsası'nda IPC Endeksi ise yüzde 0,68 düştü. Avrupa'da Londra Borsası'nda FTSE-100 Endeksi yüzde 3,04 (157,20 puan) değer kazanarak 5.320,03 puandan, Frankfurt Borsası'nda Dax Endeksi yüzde 3,45 (200,08 puan) artarak 5.997,74 puandan ve Paris Borsası'nda Cac 40 Endeksi yüzde 4,02 (124,22 puan) yükselerek 3.213,88 puandan haftayı kapattı. Avrupa'da ayrıca İspanya'da Madrid Borsası'nda IBEX 35 Endeksi yüzde 4,82, İtalya'da Milano Borsası'nda FTSE MIB Endeksi yüzde 4, Hollanda'da Amsterdam Borsası'nda AEX Endeksi yüzde 3,22, İsveç Borsası'nda OMX Endeksi yüzde 2,12, Zürih borsası yüzde 4,37, Portekiz Borsası'nda PSI Endeksi yüzde 3,01, Yunanistan Borsası'nda Atex Endeksi yüzde 1,53 ve Moskova Borsası'nda MICEX Endeksi yüzde 2,20 yükseldi. Asya'da bu hafta bazı borsalar haftayı düşüşle, bazıları ise değer kazancıyla tamamladı. Japonya'da Tokyo Borsasının temel göstergesi Nikkei 225 Endeksi haftanın son işlem gününde yüzde 0,20 (18,22 puan) azalarak 8.963,72 puandan kapandı. Asya'da ayrıca Tayvan Borsası yüzde 1,06, Güney Kore Borsası yüzde 1,33 ve Hindistan Borsası yüzde 1,29 değer kazandı. Tayland Borsası ise yüzde 0,18, Endonezya Borsası yüzde 0,55, Singapur Borsası yüzde 1,94, Çin'de Şanghay Borsası'nda SE Composite Endeksi yüzde 0,45 ve SE Endeksi yüzde 0,45, Avustralya Borsası yüzde 0,77 ve Hong Kong Borsası yüzde 0,13 yükseldi. -PETROL FİYATLARI- Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC), küresel ekonomik toparlanmanın hız kaybetmesi nedeniyle küresel petrol talebi tahminini hafifçe düşürdü. OPEC'in aylık raporuna göre, küresel petrol talebi bu yıl geçen yıla göre günlük 1,2 milyon varil artarak günlük 88,14 milyon varil olacak. OPEC'in geçen ay 2011 yılı için küresel petrol talebi tahmini günlük 88,18 milyon varildi. Raporda, gelecek yıl için ise küresel petrol talebinin bu yıla göre günlük 1,3 milyon varil artarak günlük 89,44 milyon varil olacağı tahmin edildi. OPEC, geçen ay 2012 yılı için küresel petrol talebini 89,50 milyon varil olarak öngörüyordu. ABD ham petrolünün Eylül ayı teslimi varil fiyatı 85,38 dolardan ve Londra Brent tipi ham petrolün Eylül ayı teslimi varil fiyatı 108,03 dolardan haftayı kapattı. ABD ham petrolünün Eylül ayı teslimi varil fiyatı dün 34 sent düşerek, haftayı 85,38 dolardan tamamladı. Haftalık kaybı yüzde 1,73 olan ABD ham petrolünün varil fiyatı hafta içinde 75,71 dolara kadar gerileyerek 29 Eylül'den bu yana en düşük seviyesini gördü. ABD ham petrolünün varil fiyatı son iki haftada yaklaşık yüzde 12 değer kaybetti. Londra Brent tipi ham petrolün Eylül ayı teslimi varil fiyatı da dün sadece 1 sent artarak haftayı 108,03 dolardan tamamladı. Haftalık kaybı yüzde 1,23 olan Londra Brent tipi ham petrolün varil fiyatı hafta içinde 98,74 dolara kadar geriledi. AA
<< Önceki Haber Uluslararası piyasalarda geçen hafta Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER