Yeni teknolojide geriledik

LCD ve plazma teknolojisinde tamamen yurtdışına bağımlı olan televizyon sektöründe ihracat ilk kez ağustos ayında yüzde 20 düştü.

Yeni teknolojide geriledik

"Avrupa'da her iki televizyondan biri Türkiye'den gidiyor." Uzun yıllardır Türkiye'nin öğündüğü bu durum ne yazık ki artık değişiyor. Türkiye'nin Avrupa'da yüzde 55 pazar payı ile lider olduğu televizyon ihracatında gerileme başladı. İhracat ağustos ayında geçen yıla göre yüzde 20 düştü. Televizyon ihracatında bu sürecin nedeni tüplü televizyonların yerini artık LCD ve plazma televizyonların alması. Vestel, Beko ve Profilo'nun yüzde 55 pazar payı içinde, LCD ve plazma televizyonlarının payı sadece yüzde 12 civarında. Bu televizyonların üretimi ise tamamen ithalata dayalı. Bu tür televizyonların paneli sadece Uzakdoğu'da Güney Kore, Japonya ve Tayvan'da üretiliyor. Aralarında Samsung, Sony gibi şirketlerin bulunduğu bu üreticiler ise aynı zamanda televizyon üreticisi yani Türk şirketlerinin rakipleri. Türkiye'nin "yıldız sektörleri" arasına yer alan bu sektör, gerekli yatırımların zamanında yapılmadığı için ciddi bir tehlike ile karşı karşıya. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği panel üretimi için 2.5 milyar dolarlık yatırım gerektiğini söylüyor. Vestel Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Nazif Zorlu, Türkiye'nin zamanında yatırım yapmadığı ve sektöre destek vermediği için panel üretiminde treni kaçırdığı görüşünde. Türkiye'nin stratejik sektörleri hangisi? Bu sorunun yanıtı yıllardır tekstil, otomotiv ve elektronik olarak sıralanır. Türkiye'nin yıldız sektörleri denilince ilk akla gelenlerden biri elektronik sektörüdür. Avrupa'da her iki televizyondan birinin Türk televizyonu olması da en büyük gurur kaynaklarından biridir. Ancak ne yazık ki Türkiye'nin yıldız sektöründe ışık sönüyor. Sektörde üç televizyon üreticisi var: Vestel, Beko ve Profilo. Son yıllarda Avrupa’da doğan fırsatlar sayesinde bu üç firma Avrupa pazarının yüzde 55’ini kontrol eder hale geldi. Vestel toplam yıllık 14 milyon adet kapasite ile Avrupa'nın en büyük renkli TV üreticisi. Avrupa televizyon pazarında yüzde 26, Türk televizyon pazarında ise yüzde 43 paya sahip. Tehlike çanlarının sesi 2006 yılının Ağustos ayı ihracat rakamlarıyla duyuluyor. İhracat geçen yılın aynı dönemine göre yaklaşık yüzde 20 oranında düştü. Üretimde 8 ayda yüzde 11.3 azaldı. Doğu Avrupa ülkelerinde üretim yapmaya başlayan Uzakdoğulu firmalar ise şimdiden Türkiye’nin Avrupa’daki yüzde 55’lik pazar payına göz dikmeye başlamış durumda. Televizyon üretimindeki trendler de 2007'den sonrasının hiç de rahat olmayacağının kanıtı. Çünkü Türk üreticilerinin rekabetçi olduğu tüplü televizyon ömrünü dolduruyor. Yerini LCD ve plazma televizyonlar alıyor. LCD ve plazma televizyon üretiminde ise tüm üreticiler Uzakdoğu'ya bağımlı. Paneller sadece Uzakdoğu ülkelerinde Güney Kore, Japonya ve Tayvan'da yapılıyor. Çin de üretim konusunda çalışmalarını sürdürüyor. Güney Kore'de Samsung, Japonya'da Sharp, Sony gibi toplam 9 LCD üreticisi var. Türkiye'nin yüzde 55 pazar payı içinde LCD ve plazma televizyonun payının ise sadece yüzde 12 olduğu belirtiliyor. LCD ekran üreticileri aynı zamanda televizyon üreticisi de oldukları için rakip oldukları üreticilere panel vermekte nazlı davranıyor. Aslında bu gelişme uzun yıllardır gündemde. 10 yıl önce hazırlanan raporlarda Türkiye'nin ithal bağımlılığı yüksek bu sektörde yatırım yapması gerektiği vurgulanıyordu. TOBB'a göre bu konuda yapılacak yatırım tutarı ise 2.5 milyar dolardı. En son geçen yıl Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin sektör raporunda tüplü televizyonların ömrünü doldurduğu belirtiliyordu. Ancak artık bu yatırımı yapmanın da anlamı kalmadı. 40 milyar dolar yatırım yapan Uzakdoğulu firmalar fiyatları hızla düşürdü. Rekabet avantajı azaldı. Hyundai Elektronik Ev Aletleri Türkiye Distribütörü Abdullah Yeşil, Türkiye'nin panel yatırımlarında geç kaldığını söylüyor. "Biz pazara Hyundai markasıyla bu yıl girdik. Bu yıl tüplü televizyonlardan daha çok sattık. Plazma TV pazarı mutlaka eski teknolojiyi silecektir. Türk üreticileri bunun önlemini çok öncelerden almalıydı" diyor. Türkiye'nin montaj üssü olduğunu da söyleyen Yeşil, "Panel yatırımı yapılsa bile rekabet avantajı sağlamaz" diye devam ediyor. Türk Elektronik Sanayiciler Derneği (TESİD) eski Başkanı Sait Gözüm ise yıllardır bu sorunun tartışıldığına ama adım atılmadığına dikkat çekiyor. Türk üreticilerinin bugün Avrupa'da yapmış olduğu yatırımlar ve üretim sahasında geliştirdiği teknolojilerle rekabetçi bir güce kavuştuğunu anlatan Gözüm de "Aslında panel konusundaki yatırımlar yıllar önce yapılsaydı durum farklı olurdu. Benim görüşüm hala geç kalınmadığı yönünde. Bu yatırımları acilen yapmamız gerekiyor. Bu yetkinliğe mutlaka sahip olmamız gerek" Sektörün lideri Vestel'in sahibi Ahmet Nazif Zorlu'ya göre ise "Türkiye treni kaçırdı. Artık panel üretimi yapılamaz..." Zorlu artık üretimde katma değer yaratacak alanlara yönelmeye başladıklarını ve ar-genin büyük önem kazandığını anlatıyor. Para kazanmanın imkansız hale geldiği sektörün geleceği ne olur? Sektör temsilcilerinin tek bir önerisi var. Hiç olmazsa artık Ar-Ge yatırımlarına teşvik verilsin. Elektronik sektöründe yaşananlar bir kez daha gösteriyor ki, dünya çok hızlı değişiyor. Türkiye'nin ise hala bir stratejisi yok REFERANS GAZETESİ
<< Önceki Haber Yeni teknolojide geriledik Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER