Enflasyonu düşürmek için çok ilginç bir yol buldular

Samanyoluhaber.com yazarı Tarık Ziya enflasyon oranları ve gıda ithalat vergilerinden yola çıkarak çiftçinin durumunu yazdı

SHABER3.COM

Hükûmet, yerli domates yüzünden enflasyon tırmanınca ithal gıdadan alınan vergileri indirmeye karar verdi. Gemicikler boşta kaldı herhalde

Mayıs ayına ait Tüketici Fiyatları Endeksi (TÜFE) bir kere daha gösterdi ki gıda enflasyonu manşet enflasyon dediğimiz ortalama fiyat artışlarının çok fevkinde. Enflasyon, 2016 yılının kasım ayından bu yana ilk kez düşüşe geçse de gıda enflasyonu son 7 senenin zirvesinde. 

TÜFE aylık bazda yüzde 0.45 arttı, yıllık enflasyon ise yüzde 11,72 oldu. Hükûmete yakın gazetelerin 'enflasyon düştü' haberlerinde kast ettikleri düşük enflasyon bu işte. Dile kolay yüzde 11,72. Oradan kırp. Olmadı, artan fiyatları sepetten at. Gıdanın ağırlığını azalt! TÜİK bütün formülleri değiştire değiştire ancak bu kadar düşük gösterebildi. 

GIDA ENFLASYONU YÜZDE 16,91

Gıda fiyatlarına gelince o bahiste manzara daha vahim: Yüzde 16,91 ile 2010 Ekim ayından beri en yüksek seviyeye çıktı. TÜİK'e göre böyle olan fiyat artışının vatandaşın sofrasına en az yüzde 30 olarak aksettiğini söylemeye lüzum var mı? 

TÜFE ile yurt içi Üretici Fiyatları (ÜFE) arasında hâlâ yüzde 3'ten fazla fark olduğunu da not edelim. Yani maliyetlerdeki artış önümüzdeki aylara tehir edilmiş. Peyder pey etiketlere aksettirilecek bu fark. 

ÜFE yüzde 15,26 artmış, TÜFE yüzde 11,72. Memur ve emekliye Temmuzda verilecek enflasyon farkı bile reel gelirdeki erimeyi telafi edemeyecek. Nitekim enflasyonun bu sene tek haneye inme ihtimali (normal şartlar altında ve formül değiştirmeden) çok zayıf.   

İTHAL GIDADA VERGİ YÜZDE 20'YE İNECEK

Bütün bunlar olup biterken, 'enflasyon düştü' müjdesi veren gazetecilere hükûmetin son icraatını da sual etmek lazım. 

Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi, tarım ürünlerinde yüzde 130’lara ulaşan ithalat vergilerinin çok yüksek olduğunu, bu oranları yüzde 20-30 seviyelerine indireceklerini açıkladı. 

Üstelik bunun gıda enflasyonunu düşürmek için yapılacağını iddia etti: 
“Artık koruma bu kadar yukarıda olmayacak. Gıda fiyatlarının aşırı dalgalanmasına müsaade etmeyecek bir noktada olacak. Yüzde 130 olarak koruduğumuz gıda ürünlerinde yaklaşık yüzde 20 ile 30 arasına indiriyoruz. Dolayısıyla gıda fiyatlarındaki oynaklık bu tavana geldiğinde ithalat sistemi otomatik olarak devreye gidecek. Herhangi bir ithalat iznine ve müdahaleye gerek olmayacak. Bu yapıyı enflasyonla mücadelede çok önemli görüyoruz. Bakanlar Kurulu kararı da bir iki güne kadar çıkar.”

Madem enflasyon düştü ve düşmeye devam edecek ithal peynir, ithal et, ithal domates-biberden alınan vergiyi bu kadar indirmek ihtiyacı nereden hasıl oldu. Ekonomiyi yönettiğini zanneden zevat, yarın döviz tekrar yükseldiğinde enflasyon ithal edileceğinin farkında değil mi? 

ÇİFTÇİYİ DÜŞÜNEN Mİ VAR?

Türkiye'de her saniyede iki futbol sahasına denk ziraate elverişli araziyi imara açılmasının getirdiği bir krize ithalatın çare olacağını zannediyorlar. Döviziniz ganiyse ve çiftçilerin, köylülerin ne olacağına dair bir derdiniz yoksa dilediğiniz kadar gıda ithal edebilirsiniz. 

Bu işte son derece mahir ithalatçılar var Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) cenahında. Onlar Bakanlar Kurulu kararının çıkacağının kokusunu çoktan almıştır. Hatta ithalat bağlantılarını kurmuş, malları gemiye yüklemişlerdir bile... 

İMALATI TERK ETMENİN BEDELİ 

Türkiye sanayiden tarıma hemen her sahada ciddi bir imalat yapamama buhranında. Meşhur deyişle üretmeden tüketmenin bedelini ödüyoruz. Açık ithalatla kapatılmaya çalışıldı. Kaynakların ekseriyeti inşaat sektöründe heba edildi. 

Döviz bol ve ucuzken bu ekonomi siyasetinin enflasyonu düşürücü bir neticesi de oluyordu. O yüzden arka taraftaki kronik meseleler göze çarpmıyordu. Tüketici ucuz kredi ile fiyatı tek hanede artan malları tüketiyor, iktidar bu mesut kitlenin reyini kolay satın alıyordu. 

EVDEKİ HESAP ÇARŞIYA UYMAYACAK

Şimdi o günlerin taktiğine sarılıp enflasyonu düşüreceğini vehmediyorlar. Çiftçiyi, besiciyi, seracılıkla geçimini temin edenleri perişan ederek bunu yapacaklar. Netice ise tam aksi olacak. 

Körfez'de suları ısıtan Katar krizi, FED'in faiz artışlarına devam etmesi ve Suriye eksenli sıcak hâdiseler döviz piyasasını yeniden hareketlendirebilir. 

Başa dönelim: Enflasyon düşüyorsa bu telaş niye! Yoksa Erkam Yıldırım ile Bilal Erdoğan'ın Malta ve Panama belgelerinde geçen gemileri Katar'a tecrit başlayınca boşta mı kaldı? Hazır vergiler indirilmişken o gemiler Türkiye'ye gıda mı taşıyacak? 

Yanlış anlaşılmasın. Gemi var, gemicik var! İthal malları gemiler mi, gemicikler mi getirecek? Bu arada pirinçler GDO'suz olursa vatandaş, AKP iktidarına minnettar kalacaktır. 

TARIK ZİYA 
<< Önceki Haber Enflasyonu düşürmek için çok ilginç bir yol buldular Sonraki Haber >>
ÖNE ÇIKAN HABERLER