2 savcı hakim karşısına çıktı

2 cumhuriyet savcısı Yargıtay 5. Ceza Dairesinde hakim karşısına çıktı.

2 savcı hakim karşısına çıktı

İstanbul Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Selim Berna Altay'ın ''görevi kötüye kullanma, suç delillerini gizleme'' ile eski Ankara Cumhuriyet Savcısı ve halen Batman'da görev yapan Ercan Yalçınkaya'nın ''çıkar amaçlı suç örgütüne üye olma, rüşvet alma'' suçlarından yargılanmalarına Yargıtay 5. Ceza Dairesinde devam edildi. Duruşmaya Altay katılmazken, halen Batman Cumhuriyet Savcısı olarak görev yapan Yalçınkaya ve avukatları ile aynı davada yargılanan Ankara Adliyesi'nde zabıt katibi olarak çalışan Nalan Koç ve Orhan Turan Açıkgöz katıldı. Yargıtay 5. Ceza Dairesi Başkanı Ahmet Ceylani Tuğrul, sanık Yalçınkaya hakkındaki, son soruşturma açılması istemine ilişkin Beyoğlu 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nin kararını okudu. Tuğrul, Yalçınkaya'ya, Ankara'da ''kasten adam öldürmeye teşebbüs'' suçlamasıyla Mehmet Aktarlı hakkında yürütülen bir soruşturmaya müdahale etmek için yıllık iznini iptal ederek, göreve başladığını şeklinde bir suçlama yapıldığını anımsattı. Duruşmada ifade veren Yalçınkaya da üzerine atılı suçları kabul etmediğini belirterek, dava dosyasında aleyhine olan delillerin yasa dışı yollarla elde edildiğini savundu. Türk yargısının ''ağır baskı altında'' olduğunu ve kendisinin de yargı mensupları arasında yasa dışı dinlemeler konusunda en çok mağdur olan kişi konumunda bulunduğunu öne süren Yalçınkaya, sosyal ilişkileri nedeniyle ''en kolay av'' olarak kendisinin seçildiğini ancak hakkında açılan soruşturmalar sonrasında hiç bir iddianın doğru olmadığının ortaya çıktığını söyledi. Yalçınkaya, yasa dışı yapılan dinlemeler sonrasında kendisi hakkındaki telefon dinleme kayıtlarının tesadüfen elde edildiğini belirterek, ''Yasa dışı deliller hiçbir şekilde delil olarak kullanılamaz ve bunu elde eden kamu görevlileri hakkında yasal işlem yapılmalı. Ayrıca telefon dinlemelerine dünyanın hiçbir yerinde başlı başına delil olarak itibar edilmez'' diye konuştu. ''Yıllık iznini iptal ederek, bir kişi hakkındaki soruşturmaya müdahale etmekle'' suçlandığını anımsatan Yalçınkaya, iznini kendi iradesiyle sonlandırdığını, Mehmet Aktarlı adlı kişinin soruşturma dosyasının kendisine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tevzi bürosunca verildiğini, soruşturmanın kendisine verilmesi yönünde bir talebi ya da talimatı olmadığını savundu. Yalçınkaya, soruşturmanın ardından da Mehmet Aktarlı hakkında ''adam öldürmeye tam teşebbüs'' suçlamasıyla dava açtığını, yargılamayı yapan Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nin de Aktarlı'yı ''adam yaralamak'' suçundan cezalandırdığını kaydetti. Daire Başkanı Tuğrul'un, hakkında ''telefon dinlemesine yakalanmamak için birden çok telefon taşıdığı ve başkalarının telefonlarıyla görüşme yaptığı'' şeklinde bir iddia bulunduğunu anımsatması üzerine de Yalçınkaya, yıllarca emniyette çalıştığını ve bu yolla dinlemeden kaçılamayacağını bildiğini söyledi. -''İYİ YETİŞMİŞ BİR İDARECİYİM AMA...''- Yalçınkaya, yasa dışı elde edildiğini öne sürdüğü ve dava dosyasında yer alan telefon dinleme kayıtlarının dava dosyasından çıkarılarak, imha edilmesini talep etti. Kimlik tespiti sırasında vatandaşlık numarasını söyleyen Yalçınkaya'ya, Daire Başkanı Tuğrul, ''Maşallah, bu kadar numarayı akılda tutmak iyi bir şey'' dedi. Yalçınkaya da bunun üzerine ''Ben iyi yetişmiş bir idareciydim efendim ama... Neyse söylemeyim'' diye konuştu. Adalet Bakanlığı müfettişlerinin hakkında düzenledikleri raporlarda art niyetli davrandıklarını öne süren Yalçınkaya, tanıkların ifadesinin müfettişlerin raporda gerçekleri çarptırarak yazdığını ispat ettiğini kaydetti. Yalçınkaya'nın avukatı Ömer Asım Livanelioğlu da müvekkili hakkında mahkemeden dinleme kararı alınmadığını, dosyada bulunan kayıtların yasa dışı yollardan elde edildiğini savunarak, Yalçınkaya'ya ilişkin telefon dinleme kayıtlarının dosyadan çıkartılarak, imha edilmesini talep etti. Tanık ifadelerinden sonra duruşmaya verilen aranın ardından Yargıtay 5. Ceza Dairesi Başkanı Tuğrul, dava dosyasındaki eksikliklerin tamamlanmasına karar verildiğini ve duruşmanın ertelendiğini açıkladı. -SANIKLAR HAKKINDA İSTENEN CEZALAR- İddianamede, Cumhuriyet Savcısı Yalçınkaya'nın Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 220/2. maddesinde düzenlenen ''suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak'' ve 252/1. maddesinde yer alan ''rüşvet almak'' suçlarından, İstanbul Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Altay'ın da TCK'nın 257/1. maddesindeki ''görevi kötüye kullanmak'' ve 281/1. maddesindeki ''suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme'' suçlarından cezalandırılması talep ediliyor. Sanık Abdülkadir Baysal hakkında TCK'nın 220/1. maddesinde yer alan ''suç işlemek amacıyla örgüt kurmak ve yönetmek'', 252/1. maddede düzenlenen ''kamu görevlisine rüşvet vermek'', 288/1. maddede yer alan ''adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs etmek'' ve 277/1. maddede düzenlenen ''yargı görevi yapanı etkileme'' suçlarından cezalandırılması isteniyor. Sanıklar Nalan Koç, Orhan Turan Açıkgöz ve Nesrin Söylemez'in de ayrı ayrı TCK 220/2. maddede yer alan ''suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak'' ve TCK 252/2. maddede düzenlenen ''rüşvet almak'' suçlarından cezalandırılmaları talep ediliyor. AA
<< Önceki Haber 2 savcı hakim karşısına çıktı Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER