Emniyet, yıl içinde aralarında Cobra, Akrep ve TOMA'ların da bulunduğu 200 zırhlı araç satın alacak. Cobra, Akrep, Şortland ve TOMA'ların (Toplumsal Olaylara Müdahale) da aralarında bulunduğu 200 adet zırhlı araç, Emniyet'in genel bütçesi ile Başbakanlık'tan sağlanacak örtülü ödenekle finanse edilecek. Proje kapsamında 54 ilde görev yapan 6 bin 500 Özel Harekat polisleri, ilk kez Cobra'lara sahip olacak. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin tercih ettiği ve 9 personel taşıma kapasitesine sahip Cobra'lardan ilk etapta 20 adet alınacak. Cobra'lar özel olarak tasarlanmış kapalı kulesi sayesinde gece ve gündüz şartlarında, sınır güvenliği, yol ve kritik noktaların korunması ve muharebe alanında timlere atış desteğinin sağlanması gibi birçok görevde kullanılıyor. Cobra'lara 40 mm ve 12.7 mm makineli otomatik tüfekler monte ediliyor. Araç içinden korunmalı olarak gözetleme ve ateş etme imkanı veren sistem, sınırsız çepeçevre dönebilen ergonomik dizaynı ile özel görevlere uygun bir kule ile donatılmış durumda. Cobra'lar, terör olaylarının yoğunlukta olduğu Doğu ve Güneydoğu illerine gönderilecek. Alım paketinde yer alan Akrep adlı zırhlı araçlar da nişan alma sistemine sahip özel taarruz ve savunma aracı olarak biliniyor. 4x4 Akrep'ler en zor arazi koşullarında hizmet edebilecek şekilde geliştirildi. Konvoy koruma, baskın, sınır ihlalleri, takip, hassas bölge koruma, hafif taarruz ve benzeri görevlerde gece ve gündüz hizmet veren özelliği ile tercih ediliyor. Özel Harekat timleri uzun süredir Akrep ve Şortland adlı zırhlı araçları kullanıyor. Zırhlı araç alım projesi çerçevesinde yeni alınacak Toplumsal Olaylara Müdahale (TOMA) araçları da Çevik Kuvvet şubelerine dağıtılacak. Zırhlı TOMA'lar, yasa dışı eylem ve gösterilerde grupların dağıtılmasında kullanılıyor. Tazyikli su ve gaz atan TOMA'lar molotofkokteylli saldırılardan etkilenmiyor. Doğu ve Güneydoğu illerinde görev yapan Çevik Kuvvet timleri için de zırhlı otobüsler alınacak. Çevik Kuvvet'in güvenli bir şekilde nakli için kullanılacak otobüsler, silahlı ve bombalı saldırılara karşı zırhlandırılacak. Emniyet'in zırhlı araç projesinde kayıtlı araçların da yenilenmesi öngörülüyor. Emniyet Genel Müdürlüğü bünyesindeki bin 200 zırhlı aracın 10 yıl içinde bombalı ve silahlı saldırılara karşı güçlendirilmesi planlandı. Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay: Sadece güvenlik değil, çok boyutlu bir çalışma yapılıyor Atalay, MÜSİAD heyetini kabulünde şu ifadeleri kullandı: "Terör tabii çok acı bir olay. Silvan'daki 13 şehidimiz bizi çok üzdü. Ama şuna düşmemek lazım, bu tür olaylar olduğunda bütün diğer boyutları bir kenara bırakıp tekrar güvenlik boyutlu politikalara yönelmekten kaçınmak lazım. O boyutu öndedir ama bütün boyutlarıyla birlikte bu konuyu yürütmek gerektiğine inanıyoruz. Çok görüşmelerimiz var, kendi aramızda farklı analizlerimiz var. Bu hem güvenlik boyutuyla ilgili, hem milli birlik, kardeşlik projesi. Ekonomik boyutu demokratikleşme, insan hakları boyutu... O konuda en önemli farkımız, sadece güvenlik boyutunu öne alan yaklaşımlardan kaçındık. Hükümet programı dikkatle incelenmeli. Anayasa'dan, milli birlik kardeşlik projesinden ve diğer konularla ilgili en başa onları aldık. Bütün mesajlarımızı orada verdik. Bu farklı bir dönem olacak. Çok daha hızlı hareket edilecek, şu anda bu hükümet programını bir eylem planı haline getiriyoruz." İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin: Asker dışlanmıyor, şartlara göre vaziyet alıyoruz Şahin, Samsun Havaalanı'nda gazetecilerin soruları üzerine şunları kaydetti: "Terörle mücadelede zaman içerisinde ve yakın zamanda yapısal ve yönteme ilişkin birtakım yenilikler ve değişiklikler olacaktır. Bu yapıda ve yöntemde ne asker dışarıya alınmıştır ne de polis tamamen işin içine dahil edilmiştir. Sertleşme diye bir şey yok. Gereğini daha düzgün, sıfır zayiatla bu memleketin huzurunu sağlama çalışmasıdır. Sadece şartlara göre vaziyet alınması, bunu ifade ediyorum. Şu anda temmuz ayının son günlerindeyiz. Sıcağa göre kıyafet giyeriz, kışın kışlık giyeriz. Terörle ilgili gelişmeler karşısında güvenlik güçlerinin donanımını, hareket kabiliyetini yeniden değerlendirmek durumundayız. Polisin de askerin de jandarmanın da yaptığı çalışmaların ortak amacı birlik beraberliği sağlamaktır. Dolayısıyla amaca uygun olarak olarak nerede ne zaman, hangi birimin etkin rol alacağı yönetim tarafından kararlaştırılır. Bu alanlar vazgeçilmez çizgilerle ve mekânlarla birbirinden ayrılmış değildir."