'Soruşturmayı sivil savcılar yürütsün'

BUGÜN'ün, 'Heron ihaneti' ile ilgili yeni ses kayıtlarını ortaya çıkarması sonrası hukukçu ve terör uzmanları olayın vahametine dikkat çekti.

'Soruşturmayı sivil savcılar yürütsün'

Hukukçular olayı sivil savcının soruşturması gerektiğini belirtirken, stratejistler, "TSK içerisindeki yapılara" dikkat çekti... BUGÜN'ün dün "İşte ihanetin ses kayıtları" başlığı ile manşetten verdiği Türkiye'yi sarsan ihanet dosyasının ortaya çıkan şok telefon kayıtlarına tepki yağdı. Görev uyuşmazlıkları bahane edilerek bu işin 3 yıl sürüncemede bırakılmasının kamuoyunda ihanet planına destek olarak algılandığını belirten hukukçular, soruşturmaya Özel Yetkili Cumhuriyet Savcıları veya Ergenekon savcılarının ilgilenmesi gerektiğini belirtti. ÇİÇEK DAVASINA BENZEMESİN Skandal ses kayıtlarını "TSK'yı zan altında bırakan bir ihanettir" şeklinde değerlendiren emekli Cumhuriyet Savcısı Gültekin Avcı, "Askeri Savcı'nın ses kayıtları ile ilgili yeni bir inceleme yaptırması söz konusu olduğu söyleniyor. İş Dursun Çiçek olayına çevrilmeye çalışılıyor" t değerlendirmesinde t bulunarak şunları kaydetti: "Jandarma ve I Emniyef in tespit-f leri hukuken delil değerine ulaşan f tespitlerdir hiçbir savcı bunun üzerini örtemez. Ergenekon savcıları sürece müdahale etmelidir. Bu yapılanmanın nereye kadar ulaştığını tespit etmek gerekir. Konu askeri görev içinde düşünülecek bir konu olmaktan çıkmıştır. Layıkıyla incelenmesi gereken bir konudur. Askeri yargı emir komuta içerisinde cereyan ettiği için Özel Yetkili Cumhuriyet Savcıları veya Ergenekon savcılarının ilgilenmesi gerekir. Emirle soruşturma açan emirle soruşturma durdurur. Vatana ihanetin daniskası ve en çarpıcı örneği ile karşı karşıyayız. Ergenekon bu işin neresinde araştırılmalıdır. Şaibeler özel yetkili sivil savcıların irdelemesi ile giderilir. İhanet TSK'da bir görev değildir"' SAVCILAR İHBAR KABUL ETMELİ Kayıtları Cumhuriyet savcılarının ihbar kabul edip üzerine gitmesi gerektiğini belirten DGM eski Savcısı Mete Göktürk ise, "Daha sonra da bir sonuca varacaklarıdır. Gerçek ya da kurgu olduğu soruşturma sonucunda çıkacaktır. Herhangi bir haber çıktığında ihbar kabul etmek onların görevidir. Haberleri olmuyorsa da dilekçe verilip haber tekrar yapılabilir. Bugün Gazetesi habercilik görevini yapmıştır. Görevliler de kamu görevinin gerektirdiği işleri de yapar" diye konuştu. BUZDAĞININ KÜÇÜK KISMI Uluslararası Stratejik Araştırmalar Kurumu (USAK) Koordinatörü Doç. Dr. Sedat Laçiner ise, TSK'nın sayıca kalabalık bir kurum olduğunu ve bu tür sızmaların normal olduğunu söyledi. Garip olan tarafın Silahlı Kuvvetlerin kendi içerisine sızma olamayacağını düşünmesi olduğunu söyleyen Laçiner, sadece ve bazı dini, muhafazakar gurubun sızmalarına karşı önlem alındığını belirtti. Diğer ideolojik ve etki sızmalarına karşı önlem alınmadığını ifade eden Laçiner şunları söyledi: "Bu tarz sızmalara karşı en zayıf kurum sızma olmayacağını düşünen ve beklemeyen kurumdur. Bu konuda yapılan haberleri de ihanet gibi algılıyorlar. Ancak asıl sıkıntı, bunlar 20 veya 200 kişi de olabilir ve aralarında general de bulunabilir. Fakat ordu, MİT raporu ve dinlemeyle sabit olayın üzerine bile gidebilmiş durumda değil. Demek ki bu adamlar ellerini kollarını sallayarak askeri istihbaratta, hava üslerinde en kritik yerlerde görevlidir. Ordunun içerisine yerleşmiş bir şebeke söz konusu. Haberinizde çıkan şey buzdağının küçük bir kısmı. Şebekenin devamının ise hangi birimlerde nerede olduğu dahi bilinmiyor"' HUKUKUN GEREĞİ YAPILMALI Bilgi Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Önder Aytaç da skandal kayıtlar için "vitesi boşa aldık yokuş aşağı gidiyoruz" ifadesini kullandı. "Gücü elinde bulunduranlar, gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler hattâ bu gücün sahipleri, şahsi menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhid edebilirler" diyerek Atatürk'ün sözünü hatırlatan Aytaç, "Terörle mücadele noktasında İstihbarat Dairesi eski Başkanı Sabri Uzun, 'Düşman dışarıdaysa yapılacak kolaydır. Ama düşman evin içe-risindeyse yapılabilecek bir şey yoktur' diyordu. Zaten TSK, Emniyet ve MİT de kendisini töhmet altında bırakacak olan insanlara Kara Kuvvetleri Komutanımız Işık Koşaner'in de dediği gibi hukukun içerisinde çok kısa sürede gerekli olan müeyyideyi uygulayacaktır. Uygulamalıdır da" dedi. CASUSLUK TEMİZLENMELİ" Silahlı kuvvetler içinde illegal ve de PKK yanlısı bir örgütlenme varsa ortaya çıkarılmalıdır" diyen emekli Cumhuriyet Başsavcısı Reşat Petek de, "Kamuoyunun gözünden kaçırılan iki konu var. Birincisi adli soruşturmadır ikincisi idari soruşturmadır" vurgusu yaparak şunları söyledi: "Şimdiye kadar disiplinsizlik di- i yerek 1500-1700 kişinin ordudan ihraç edildiği düşünüldüğünde bu konu disiplinsizlik değil midir? Emir komuta hiyerarşisini bozan bir olay değimlidir diye sormak gerekir. Askeri Mahkemeler'in bağımsız ve tarafsız olduğunu kabul etmiyoruz. Ancak sistem içinde var, soruşturması devam ediyor diyelim. Ama idari açıdan bu kadar önemli bir olayın da soruşturulup da o subaylar hakkında açığa alma uzaklaştırma yapılmamış olması korkunç bir ihanet. Yani ihanetin devamı ve desteği anlamında yorumlanıyor kamuoyunda o bakımdan Genel' kurmay'ın açıklamaları tatmin etmedi. Komuta kademesi süratle üzerine gitmesi gerekir. Kimse bu işin 3 yıl sürmesine gerekçe ileri süremez. Casusluğun temizlenmesi gerekir." Gökhan ÖZDAĞ-Serbest ÖZDEN
<< Önceki Haber 'Soruşturmayı sivil savcılar yürütsün' Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER