"Ne insanî, ne İslamî'

Türkiye siyasi tarihine ‘postmodern darbe' olarak damgasını vuran 28 Şubat'ın uygulamaları bu kez o darbenin mağduru olduğunu söyleyen isimlerin oluşturduğu bir siyasi kadro eliyle devam ediyor.





O dönemde çok sayıda başarılı öğrenci, başörtülü olduğu gerekçesiyle ayrımcılığa maruz kalmıştı. Benzer bir uygulama da geçtiğimiz hafta Adana'da yaşandı. TEOG'da tüm soruları doğru cevaplayan Özel Burç Vural Okulları öğrencisi İlayda Sevinç Gürhan, Milli Eğitim Müdürlüğü'nün Vali Mustafa Büyük'e yaptığı ziyarete götürülmedi. İlayda'ya yapılan ayrımcılığa sivil toplum kuruluşları ve siyasetçiler tepki gösterdi. “Yapılanlar ne insanidir, ne vicdanidir, ne ahlakidir, ne evrensel bakış açısına uyuşur ne de İslami'dir.” diyen Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, Maide Sûresi'nde geçen ‘Bir topluluğa duyduğunuz öfke ve kin, sizi onlara karşı adaletsizliğe itmesin' ayetini hatırlattı. Destici, “Ya bir diyelim ki mevcut kanunları tanımıyorsunuz, ahlakı tanımıyorsunuz, vicdanı,.. diğerleri. Allah'tan korkun, Allah'tan. Allah'ın ayetleri açık.” sözleriyle tepki gösterdi.


Destici'den İlayda'ya yapılan ayrımcılığa tepki | Samanyolu Haber
‘Şiddetle kınıyorum'

Bu ayrımcılığın, bir çocuğun gelecekte devletine olan güvenini sarsacağını vurgulayan CHP Adana Milletvekili Elif Doğan Türkmen ise “Devleti yönetenlerin böyle bir ayrımcılığı yapmaya hakkı yok. Şiddetle kınıyorum. İlayda'ya yapılan uygulama insan haklarından önce çocuk haklarına aykırı ve devlet bu uygulamayla, Türkiye'nin imzası bulunan uluslararası çocuk hakları anlaşmalarına aykırı davrandı.” ifadelerini kullandı.

Mazlumder eski Başkanı Ömer Faruk Gergerlioğlu da, 28 Şubat sürecinde yaşanan mağduriyetlerin çeşitli versiyonları ile günümüzde de birebir devam ettiğini vurguladı. Gergerlioğlu, “Utanç verici, çok üzücü, çok acı verici. Kesinlikle kabul edilemez. Derhal soruşturma açılmalı. 28 Şubat Kemalist zihniyetin, darbeci zihniyetin bir ürünüydü. Şu anda da maalesef İslamcılık adına gelen hükümetin, iktidarın versiyonları.” dedi.

Yazık değil mi bu çocuğun yaşadığı travma, bunun hesabını kim verecek?

Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk ise tepkisini şu sözlerle dile getirdi: “Memleketin valisi, öğrencileri ayırmaz. Ya bu ayırdığınız öğrenci. Ortaokul son sınıfta, 13-14 yaşında bir çocuk. Bu çocuk devlet işlerini, devlet içindeki düşmanlıkları bilmez. Vali Bey, bunu bildiği halde çağırmıyorsa kendisini kınıyorum. Valilik makamına kadar gelmiş bir insana öğrencileri ayırmak yakışmaz. Yazık değil mi bu çocuğun yaşadığı travma, bunun hesabını kim verecek? Hak ettiği bir ödülü alamıyor, hak ettiği bu törene çağrılmıyor derece yaptığı halde, yazık yani, bu çocuğun neyle alakası var bu ülkede, okumak dışında bir şey mi düşünüyor bu evladımız. Bugün yapılan, bu darbe anlayışından hiçbir farkı yok. Vesayet, vesayet, vesayet. Vesayete düşmansan her türlü vesayete karşı olacaksın.”

28 Şubat'ta da başörtülü öğrenciler törene alınmıyordu

ZAMAN
<< Önceki Haber "Ne insanî, ne İslamî' Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER