Yıldırım: Hiçbir kıymeti yok

Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, ''Türkiye'de eğer demokrasi derinleşecekse, saydamlık artacaksa, hesap verilebilir bir ülke haline gelecekse mutlaka yasamanın bütün güçlerin üzerinde güç olduğunun herkes tarafından bilinmesi lazım'' dedi.

Yıldırım: Hiçbir kıymeti yok

Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Ermeni iddialarını içeren tasarının ABD Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesince kabul edilmesine ilişkin, ''Atılan bu adımın Türk Milleti nezdinde hiçbir kıymeti harbiyesi yoktur. Bunlar ne ilktir, ne son olacaktır. Ama Türk milleti doğru bildiği yolda kararlılıkla devam edecektir'' dedi. Yıldırım, Erzincan Kültür Eğitim Vakfınca (EKEV) düzenlenen ve vakıf aracılığıyla burs alan üniversite öğrencileri ile burs verenleri bir araya getiren yemekte konuşma yaptı. Ulaştırma Bakanı Yıldırım, dertlerinin, başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, Cumhuriyetin kurucularının emanet ettiği bu cennet vatanı bağımsız, dünyanın onurlu ve refaha ulaşmış bir ülkesi olarak muasır medeniyetler seviyesine taşımak, hatta onun ötesine götürmek olduğunu söyledi. Bu hedef doğrultusunda toplumu oluşturan her kesimin sorumluluğu ve katkısı bulunduğunu dile getiren Yıldırım, bugün burada gençlerin gösterdiği bu birlikteliğin ülkenin geleceği için çok şey ifade ettiğini aktardı. Gençlere, ''Siz bizlerin günlük konuşmalarına bakıp moralinizi bozmayın. Gerçek anlamda Türkiye'nin geleceği sizsiniz'' diye hitap eden Binali Yıldırım, şöyle konuştu: ''Bizim Türk siyasetinde maalesef böyle alışkanlıklar var. Ama Türkiye yıllardan beri kısır siyasi çekişmelerden enerjisinin bir kısmını boşa harcadı. Ancak son 7 yılda ülkemizin gerek içerde, gerek dışarda yaptığı çalışmalar, sağlanan güven ve istikrar sayesinde nereden nereye geldiğini bugün sadece 72 milyon Türk vatandaşı bilmiyor. Aynı zamanda civarımızdaki komşu devletler ve uluslararası camia bunu biliyor ve yaşıyor.'' -''TÜRKİYE İLETİŞİMDE AVRUPA'DA 6. SIRAYA GELDİ''- Komşularıyla tamamen kavgalı bir Türkiye'nin ''sıfır problem'' politikasıyla tüm komşularıyla ilişkilerini geliştirdiğini dile getiren Yıldırım, geliştirmekle de kalmadığını, bir çoğuyla vizeleri de kaldırdığını söyledi. Türkiye'nin küresel olayların belirlenmesinde seyirci konumundan oyuncu konumuna geçtiğini belirten Yıldırım, bugün eğer bölgede ve dünyada bir karar alınacaksa ilk 20 ülke arasında artık Türkiye'nin de bulunduğunu ifade etti. ''Türkiye'yi dünyanın 26. büyük ekonomisinden bugün 16. büyük ekonomisine getiren bir irade ve yönetim var. Onun için hedefimizi büyük tutacağız, ama adımımızı küçük atacağız'' diyen Yıldırım, bugün bilişimin ülkeler arasındaki sınırları kaldırdığını, herhangi bir kararın anında dünyanın her tarafına yayıldığını, anında olumlu ve olumsuz tepkilerin de alındığını ifade etti. Türkiye'nin iletişim ve bilişimde dünyanın ilk 15 ülkesi arasına girdiğine de dikkat çeken Yıldırım, ''Bugün iletişimde Türkiye'yi Afrika seviyesinden aldık, Avrupa'nın 6. ülkesi yaptık'' dedi. Türkiye'nin birçok alanda süratle basamakları tırmanan bir ülke haline geldiğine işaret eden Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü: ''15 bin kilometre bölünmüş yol yapacağımızı söylediğimizde herkes 'herhalde bunlar sıfır hatası yapıyor, 1500 kilometre demek istiyor' diye düşünmüştü. Düşünmekte de haklıydılar. Çünkü '79 yılda 6 bin kilometre yapan Türkiye, 7 yılda 15 bin kilometreyi yapamaz' diye düşünüyorlardı. Göreve geldiğimizde Türkiye'nin sadece 6 kenti bölünmüş yolla bağlanırken, bugün 63 ilimiz birbirine bölünmüş yolla bağlanmaktadır. İşte medeniyet bu, çağdaşlık bu. Gerisi laf. Havacılık Türkiye'nin bir başka efsanesidir. 2003'te 110 uçağı, 8,5 milyon uçan insanı, 70 milyon nüfusu olan bir Türkiye, bugün 350 uçağı, 86 milyon uçan insanı ve 100 bin havacılıkta çalışanıyla dünyanın hayranlıkla izlediği bir ülke haline gelmiştir. Sadece Ankara, İzmir ve İstanbul üçgeninde imtiyazlı bir taşımacılık şekli olan havacılığı halkın yolu yapan yine bu hükümettir. Bugün artık Iğdır'dan, Antalya'dan, İstanbul'dan, Ankara'dan, İzmir'den vatandaşımız aynı uçakta bir araya geliyor. Kimi heybesiyle, kimi Samsonite çantasıyla kol kola, el ele seyahat ediyorlar. İşte doğuyla batıyı, fakirle zengini buluşturmanın, kardeşliği pekiştirmenin yolu da bu.'' Demiryollarını da unutmadıklarını anlatan Yıldırım, Türkiye'de hızlı tren işletmeciliğini getirdiklerini, Ankara-Eskişehir hattını hizmete soktuklarını söyledi. Yıldırım, Eskişehir-İstanbul hattının yapıldığını, Ankara-Konya hattının bu yıl, Ankara-Sivas hattının da 3 yıl içinde biteceğini bildirdi. -''TÜRKİYE'Yİ HEDEFLERİNE ADIM ADIM ULAŞTIRACAĞIZ''- ''Pekin ile Londra'yı Marmaray Projesiyle, asrın projesiyle birbirine bağlayan, iki kültürü, medeniyeti buluşturan iktidar da yine bu iktidardır. Kim ne derse desin'' diyen Yıldırım, otoyolları, bölünmüş yolları, demiryolları, denizyolları yaptıkları söyledi. Ulaştırma Bakanı Yıldırım, ''Bütün bunları yaparken bir de baktık ki adalet yolları, hukuk yolları patika yollar halinde kalmış. Şimdi onları da otobana çevireceğiz. Adaletin de yolunu açacağız'' diye konuştu. Yıldırım, şöyle devam etti: ''Türkiye'yi hedeflerine adım adım ulaştıracağız. Bunun sertlikle bir alakası yok. Bunun kararlılıkla alakası var. Kararlıyız, bu ülke için, bu ülke insanı için ne lazımsa yapacağız. Bunun yaparken de kırıp dökmeyeceğiz. Önemli olan iş yapmak, iş yaparken kırıp dökmemek. Herkesle konuşacağız, herkesin fikrini alacağız. Ancak reform yapıyoruz. Reform yaparken her şeyde anlaşacağız diye bir şey yok. Halkın iradesini unutmayacağız. Cumhuriyeti kuran irade ne dedi; 'Hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir'. 'Anlaşamıyorsanız eğer, biz sizi seçtik, gönderdik, devleti oluşturdunuz, yargısıyla, ordusuyla, yasamasıyla... Eğer anlaşamıyorsanız, halkınızın ihtiyaçları olan düzenlemeleri yapamıyorsanız, öncelikle uzlaşın yapın. Eğer uzlaşamıyorsanız vekil değil, o zaman işin kararını da asil verir'. Asil de 72 milyon milletimizdir. Milletimiz her sorunu çözen makam olmuştur. Her kim ki millet iradesinden korkuyorsa, millet iradesine güvenmiyorsa, millet onlara önüne gittiğinde gereken cevabı verecektir. Bunu biz yaşadık. Bizim nihai müracaat noktamız millettir. Türkiye'de eğer demokrasi derinleşecekse, saydamlık artacaksa, hesap verilebilir bir ülke haline gelecekse mutlaka yasamanın bütün güçlerin üzerinde güç olduğunun herkes tarafından bilinmesi lazım. Yasamayı oluşturan TBMM, halkın iradesinin tecelli ettiği yerdir. Eğer buradan başka arayış içinde olursak, o zaman demokrasiye inancımız olmadığı gibi bu aziz millete de saygısızlık yapmış oluruz. Türkiye günden güne açık toplum olmaya doğru süratle gidiyor.'' Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Ermeni iddialarını içeren tasarının ABD Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesince kabul edilmesine ilişkin, ''Atılan bu adımın Türk Milleti nezdinde hiçbir kıymeti harbiyesi yoktur. Bunlar ne ilktir, ne son olacaktır. Ama Türk milleti doğru bildiği yolda kararlılıkla devam edecektir'' dedi. Yıldırım, Erzincan Kültür Eğitim Vakfınca düzenlenen yemekte yaptığı konuşmada, Türkiye'nin Avrupa Birliğine üyelik yolunda kararlı adımlarla ilerlediğini söyledi. Türkiye'yi tanımayanların ve bilmeyenlerin ne yazık ki halen bir tuluat oyunu sergilemeye devam ettiğini dile getiren Yıldırım, birkaç gün önce ABD Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesindeki komedinin hep beraber izlendiğini aktardı. Yahudi ve Ermeni lobilerinin zorlama gayretleriyle bir adım atıldığını ifade eden Yıldırım, şöyle devam etti: ''Atılan bu adımın Türk Milleti nezdinde hiçbir kıymeti harbiyesi yoktur. Bunlar ne ilktir, ne son olacaktır. Ama Türk Milleti doğru bildiği yolda kararlılıkla devam edecektir. Bir şeyi bütün dünyanın anlaması lazım. Bu millet, en zor günlerde bile yedi düvele, 'ben bu toprakları size çiğnetmem' demiş, kenetlenmiş dimdik karşılarında durmuştur. Büyük bir imparatorluktan bağımsız bir cumhuriyete geçişi başarmış olan 10 milyon fakru zaruret içerisindeki bu millet, bugün 72 milyonuyla ve dünyanın 16. büyük ekonomisiyle bunların çok üstünde başarıları rahatlıkla sağlayacaktır. Bu bayatlamış yöntemleri hiç kimse zorlamaya çalışmasın.'' Türk insanının hiçbir zaman rağbet etmeyeceği, prim vermeyeceği şeyin baskı ve zorlama olduğunun altını çizen Yıldırım, Dışişleri Bakanlığı ve hükümetin en yüksek düzeyden, yapılan bu haksız girişimlere karşılığını verdiğini vurguladı. Yıldırım, verilen bu cevabın 72 milyon Türk insanının hissiyatı olduğunu kaydetti. -TERÖR SORUNU- Türkiye'nin 25 yıldır bir terör belasıyla uğraştığını anlatan Yıldırım, 25 yılda 40 bin kişinin öldüğünü ve 1 trilyon dolara yakın maddi kaynağın da bu yolda harcandığını söyledi. Kaybedilen binlerce insanın yanında mali kaynağın da gittiğini dile getiren Yıldırım, ''Hesap yaptım, teröre doğrudan harcanan 300 milyar dolar, eğer bu parayı harcamamış olsaydık, ne yapardık diye. 200 tane boğaz köprüsü, 450 tane 500 yataklı eğitim araştırma hastanesi ve 24 bin kilometre daha bölünmüş yol yapardık. 10 bin kilometrenin üzerinde hızlı tren yapardık'' dedi. Yıldırım, ''Bu kaynaklar boşuna gitti. Terörle mücadele kararlılıkla devam edecek. Ama görüyoruz ki bu mücadele, bize bu meseleyi kontrol altına almada yeterli olmuyor. Başka şeyler de yapmak lazım'' diye konuştu. Bu amaçla bir proje başlattıklarını, ancak hemen seslerin yükseldiğini belirten Yıldırım, ''Ayrımcılık yapıyorsunuz, ülkeyi böleceksiniz, bu açılım da nereden çıktı, nereye kadar açılacak?' gibi şeyler söylendi. Maalesef bu hayati konuda bile siyasi istismar hemen devreye girdi'' dedi. Doğudaki ve batıdaki vatandaşın bu meselenin çözülmesini istediğini belirten Yıldırım, kimsenin bununla birlikte yaşamayı ve çocuklarına bu meseleyi miras bırakmayı istemediğini söyledi. Herkesin ortak hedefinin 72 milyonun mutluluğu, refahı ve geleceği olduğunu aktaran Yıldırım, istismarlara rağmen bu noktada önemli adımlar attıklarını kaydetti. Erzincan'da bir şeyler olduğunu ve Erzincan'ın Türkiye'nin gündemine geldiğini ifade eden Yıldırım, konuşmasını şöyle tamamladı: ''Erzincan Türkiye'nin gündeminde, ama Erzincan için hesap yapanlar birçok yanlışın da içinde. Erzincan hiçbir zaman ayrımcılığın, düşmanlığın ve hiçbir gayri meşru işin ve planın merkezi olamaz. Bunu herkesin bilmesi lazım. Erzincan Türkiye'nin çimentosudur. Mezhep farklılığıyla, engin hoşgörüsüyle, zor günlerin getirdiği sıkıntılardaki metanetiyle Erzincanlı 24 ayar altın gibidir. Onun için Erzincan için yanlış hesap yapanların hesabı Erzurum'dan dönmüştür.''
<< Önceki Haber Yıldırım: Hiçbir kıymeti yok Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER