Soylu: 400 bin Suriyeli kaçak işçi olduğu tespitimiz yok


Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Süleyman Soylu, medyada yer alan 400 bin Suriyelinin kaçak çalıştığı haberleri ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. 130'u aşkın işletme üzerinden yapılan bir araştırma sonucu genelleme gerçekleştirildiğini belirten Soylu, "Bu rakamın bir simülasyon olduğu kanaatindeyiz. Araştırmanın detayları sizde yok, bizim böyle bir tespitimiz söz konusu değil. Bakanlığın müfettişleri yurt sathında ciddi çalışmalar yapıyor. Bize iletilen böyle bir rakam söz konusu değil." diye konuştu.

Süleyman Soylu, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde basın mensuplarının sorularını cevapladı.

Bir gazetecinin, "Bugün gazetelerde yer alan bir habere göre yapılan bir araştırmada ülkemizde 400 bin Suriyelinin kaçak çalıştığı bilgisi var neler söylemek istersiniz?" sorusuna Soylu, "Basına da yansıyan ve özellikle bir üniversitemizin yaptığı bir araştırmanın bir sivil toplum kuruluşu ile beraber gerçekleştirilen veya onun talebiyle gerçekleştirilen bir araştırmanın sonucu var. Tabi bunun hem nasıl yapıldığı ve ne ölçüde yapıldığı hangi örneklemle yapıldığı henüz malumumuz değil. Suriyeli kardeşlerimiz üzerinden Türkiye'de uzunca bir zamandır maalesef çoğu da dezenformasyona dayalı politikalar geliştirilmeye çalışılmakta. Bu hem hükümet olarak bizi hem de bu toprağın parçaları ve bu toprakta yaşayan insanlar ve bu medeniyete sahip insanlar olarak bizi üzmekte. Dönem dönem onlar üzerinden gerçekleştirilen bir takım algı operasyonlarını şiddetle reddediyoruz. Çünkü burada bir insanlık drama yaşanmakta. Yaşanan insanlık dramına sadece Türkiye olarak şahit değiliz bütün ülkeler, dünya şahittir. Türkiye'nin buradaki sorumluluğu hepimizin malumu bütün dünya tarafından takdir edilmekte. Başka konularda bize eleştiri getirenler ve Türkiye üzerinde de değerlendirme yapanlar özellikle Suriye'den Türkiye'ye gelen kardeşlerimiz karşısında Türkiye'yi her noktada takdir etmekteler. Birçok kuruluşuyla Türkiye bu meseleyi bir insani mesele haline getirmiş ve seferber olmuştur. Bugün Suriye'den gelen kardeşlerimizin büyük bölümünü Türkiye kendi kamplarında misafir etmekte onlara kucak açmakta ve onlara hayat standartları konusunda dünyadan gelen en son G-20 zirvesinde gelenlerin ziyaret ettiği kamplarda özellikle hem yapılan davranışlar hem karşı karşıya kalınan hizmet ve kucaklama nedeniyle Türkiye'ye tekrar müteşekkir olduklarını ifade etmişler. Bu hizmet kalitesi ve kucaklamanın yüksekliği sebebiyle hem de standardının yüksekliği için teşekkür ettiler. Bütün bunlar ortada iken ve Türkiye bu konuda orada karşı karşıya kalınan bir insanlık dramının kendi medeniyetinin ölçüleri karşılığında muhafaza etmeye çalışırken kendisi bunu yönetmeye çalışırken başka bir konu üzerinden Türkiye sıkıştırılmaya çalışılmakta. Bunu çok doğru buluyor değiliz." ifadelerini kullandı.

Soylu devamında, "Özellikle Suriye'den Türkiye'ye gelen insanların kaçak işçi olarak çalıştırıldığı ve bu konuda Türkiye'de sosyal bir yaranın açılabileceği hususu yine Suriyeli kardeşlerimiz üzerinden Türkiye'nin iç siyasetine yönelik bir müdahaledir ve bunu çok doğru olarak değerlendirmiyoruz ve doğru olarak bulmuyoruz. Biz onlara her noktada sahip çıkıyoruz. Türkiye'nin çalışma hayatı konusunda standartları vardır. Bakanlığımızın da çalışma hayatı konusundaki standartlara uyulması ve bu konuda değerlendirmelerin yapılması konusunda çalışmaları var. Bu çok nettir 2002 tarihinden itibaren Türkiye'de en önemli meselelerden bir tanesi çalışma hayatında kayıt dışılığın ortadan kaldırılmasıdır. Bu konuda ciddi programlar uygulanmış ve ciddi takipler gerçekleştirilmiş, yüzde 52'den yüzde 35'lere kadar Türkiye'de kayıt dışı çalışma düşmüştür. Bundan sonra özellikle 64. hükümetimizin en önemli programlarından biri de kaşıt dışılığın aynı seviyede düşürülmesidir. Bu sadece Türkiye'de kendi çalışanlarımıza değil bütün çalışanlara yönelik temel politikadır. Bunun Türkiye'de bir sosyal yara olarak ortaya koymak bu çok yönlü bir politikanın tezahürüdür. Bunun bu haberler yapılırken bu değerlendirmeler yapılırken biraz daha milli bir bakış açısı ortaya konulmalı. Bunun altını çizerek söylüyorum. Başkalarının dili ile lütfen konuşulmasın. Başkalarının politikalarına lütfen bizim ülkemizin bugün sürdürdüğü ve bütün dünya tarafından takdir edilen politikalar lütfen alet edilmesin. Böyle olduğunu söylüyor değilim. Ama özellikle bu tür haberler yapılırken çok ciddi bir şekilde ince elenip sık dokunulmalı. Avrupa ile dünya ile bu konuda ortak bir hem fikirlilik söz konusudur. Ama Türkiye'yi sıkıştırmaya yönelik Türkiye'deki bir takım meselelerin Türkiye'nin kendi planlaması ve standartları dışında halledilmesini yönelik bu tip organizasyonlara dikkat edilmesi lazım geldiğini düşünüyorum. Kayıt dışılık konusunda kim olursa olsun Suriyeli kardeşlerimizde olabilir başka ülkelerden gelenlerde olabilir biz bu konuda bakanlık olarak kendi hükümet politikalarımız çerçevesinde ve kendi çalışma disiplinimiz çerçevesinde bunu devam ediyoruz. Devam ettirmeye çalışacağız. Bunun bir sosyal politika yarası açması hususunu da bu açıdan katılmıyoruz. Bu konuda özellikle kayıt dışılık konusuna bakanlığımızın bugüne kadar uyguladığı sistem teftişler vasıtasıyla son günlerde son haftalarda bu tip değerlendirmeler defalarca şahsıma geldi. Kayıt dışı çalışanların teftiş kurulları tarafından teftiş heyetlerimiz tarafından tespit edildikleri ve bu konuda gerekli işlemlerin yapılmaya başlandığı hususu. Bu iş rutin olarak devam etmekte. Burada bu tip haberler kendi milli menfaatlerimize kendi milli çıkarlarımıza uygun mudur değil midir altını çizerek yapmak lazım." cevabını verdi.

Başka bir gazetecinin, "Rakama ilişkin sizde bir bilgi var mı?" sorusuna Soylu, "Burada bir örneklem yapılmış. 130'u aşkın işletme üzerinden bir genelleme gerçekleştirilmiş. Böyle bir değerlendirme bizde mevcut değil. Bir takım çalışmalar söz konusu. Kurumsal işletmelerde böyle bir çalışma söz konusu değil. Bu son gelişler başlamadan bu rakam 2 milyonunu üzerindeki bir rakama gelmeden önce 50-60 bin kişilik Suriye'den gelen ilk gelenlere yönelik bir kısmına yönelik çalışma izni verildi. Onlar çalışıyor. Onun dışında sistematik bir şekilde böyle bir artış elbetteki bakanlığımız tarafından sürekli olarak takip edilmekte." diye cevaplandırdı.

Başka bir gazetecinin, "Emeklilerin promosyon beklentisi var bu konuda son durum nedir?" sorusuna Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı, "Başbakanımızın seçim döneminden verdiği taahhütlerden biridir. Bu konuda bu ödemeleri yapan bankalarla görüşmelerimiz arkadaşlarımız vasıtasıyla seçim öncesi dönemde sürdürülmüş ve bu konuda inşallah bugünden sonrada tüm bankalarla bir arala gelinerek bu promosyonların emeklilerle buluşabilmesi konusunun ne derece olabileceği hususu çalışılacaktır. Başbakanımızın bu taahhüdü bizim sorumluluklarımız arasındadır." cevabını verdi.

"400 bin rakamından bahsediliyor. Bakanlık olarak bu rakam sizde var mı?" sorusuna ise Soylu, "Bu rakamın bir simülasyon olduğu kanaatindeyiz. Araştırmanın detayları sizde yok bizim böyle bir tespitimiz söz konusu değil. Bakanlığın müfettişleri yurt sathında ciddi çalışmalar yapıyor. Bize iletilen böyle bir rakam söz konusu değil." diye cevapladı.
CİHAN
<< Önceki Haber Soylu: 400 bin Suriyeli kaçak işçi olduğu tespitimiz yok Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER