Acil durumda aranacak üç kişi...

Elbette hiçbirimizin başına gelmesini istemeyiz; ama kaza, terör, deprem gibi acil durumlarda yaşadığımız en büyük sıkıntılardan biri, sizi bulanların kime haber vereceğidir.

Acil durumda aranacak üç kişi...

Artık günümüzde neredeyse herkesin bir cep telefonu var.Fakat sizi bulanlar rehberdeki hangi numarayı çevireceklerini bilemez. Bunun için başta İngiltere olmak üzere pek çok ülkede halk yeni bir uygulama geliştirdi ve ICE (In Case of Emergency-Acil Durumda) adını verdi. Cep telefonunuza acil bir durumda kime ulaşılmasını istiyorsanız adını ICE diye kayıt ediyorsunuz ve sizi bulanlar önce bu numarayı arayabiliyor. Alternatif olarak birden fazla kişiyi acil durumda ulaşılacak kişi yapmak isteyenler bunları ICE1, ICE2, ICE3 diye kaydediyor. İlk kez Mayıs 2005’te İngiliz hastabakıcı Bob Brotchie tarafından başlatılan uygulama, Londra metrosuna düzenlenen bombalı saldırıdan sonra tüm dünyada yayılıyor. Hayat kurtaran basit uygulamanın Türkiye’de de hayata geçirilmesi için tartışılıyor. Duyarlı sivil toplum örgütleri, Türkiye’ye özgü bir kısaltma üzerinde çalışıyor. Acil durum ekipleri, uygulamanın bir an önce hayata geçirilmesi için Ulaştırma ve Sağlık Bakanlığı ile cep telefonu şirketlerini harekete geçmeye çağırıyor. Vodafone’un yaptığı bir araştırmaya göre insanların yaklaşık yüzde 75’i üstlerinde acil durumda kiminle bağlantıya geçileceği ile ilgili bir bilgi taşımıyor. Acil durumlarda yaralı kişi konuşamayacak durumdaysa çoğunlukla bu kişilerin kimliklerini saptamak için yanlarında taşıdıkları cep telefonlarının rehberine başvuruluyor. Ancak dakikaların önemli olduğu acil durumlarda kimseyle bağlantı kurulamadığı için hastalık hakkında bilgi alınamıyor çoğu kez hastanın hayatla bağlantısı kesilebiliyor. İngiliz hastabakıcı Bob Brotchie, kısaca ICE yani “Acil Durumda” adı verilen basit bir uygulama ile hayat kurtarıyor. Mayıs 2005’te Londra’da başlatılan uygulamada insanlara acil durumlarda aranacak kişilerin isimlerini 1ICE, 2ICE, 3ICE şeklinde cep telefonlarına kaydetmeleri tavsiye ediliyor. ICE’ın başındaki sayılar ilk önce kimin aranacağını göstermek için kullanılıyor. Bunun sayesinde acil bir durumda yardıma gelen doktor, itfaiye memuru, polis memuru yardıma ihtiyaç duyan hastanın yakınını cep telefonundan arayabiliyor. Cep telefonunu acil durumda tedavi veya kimlik tanımak için kullanmak amacıyla başlatılan kampanya ilk etapta ilgi görmedi. Ancak Londra’daki bombalama eylemlerinden sonra Avrupa’da çok popüler oldu. Çünkü bombalamada birçok kurbanın kimliği tespit edilemedi. Bu durum kampanyanın hızla yayılmasına büyük katkıda bulundu. Avrupa’dan sonra Kuzey Amerika’da ilgi görmeye başlayan uygulama tüm dünyaya yayılıyor. ICE sisteminin kullanılması ve yaygınlığının artması, çabuk ve hızlı bir şekilde tanınması için bir sembol bile tasarlandı. Amerikalı güvenlik konusunda profesyonel Mark Balduzzi yaptı. Örnek olarak ICE sembolü cep telefonu üstüne yapıştırılmışsa yardıma gelen görevli o cep telefonunda ICE numarasının kayıtlı olduğunu hemen görebilecek ve gerekli kişiyle bağlantıya geçebilecek. Bu sembol ücretsiz kullanılıyor ve dağıtılıyor. Gelişmiş ülkelerde insanların yüzde 80’i cep telefonu taşıyor. Polis veya doktorlar kaza yapan kişilerin birçok olayda kim olduğunu cep telefonu sayesinde tanıyor. Amerika Birleşik Devletleri’nde cep telefonu yaygınlığı göz önüne alınarak 9,95 dolara ICE First adlı bir ürün piyasaya sunuldu. Cep telefonlarına indirilecek ICE First adlı bir program ile cep telefonu sahibi için gerekli acil tıbbi bilgiler kayıtlı. Böylece yardıma gelen kişi cep telefonunda yaralıya ait bütün bilgilere cep telefonundan ulaşabilecek. ICE Contact adlı başka bir şirket de üyelik karşılığında bir kart veriyor. Bu kartı taşıyan kişilerin (tıbbi veya özel) bilgileri bedava aranan bir telefonda kayıtlı tutuluyor. Acil durumda bu kartı bulan hastabakıcı veya polis memuru kart üstündeki üyelik numarasını söyleyerek yaralı hakkında gerekli bilgilere ulaşabiliyor. 911 sistemini bile kuramayan Türkiye konuya Fransız kalmış durumda. Birçok kişi başına bir kaza gelen yakınını günlerce hastane hastane dolaşarak bulabiliyor. Yol ortasında acı içinde kıvranan bir kalp hastası ceketinin cebindeki hapını içemediği için ölebiliyor. Ailesine ulaşılamadığı için kimliği belirsiz cenazelerle gömülenler bile var. Hayat kurtaran basit uygulamanın Türkiye’de de hayata geçirilmesi için internetteki mail grupları arasında tartışılıyor. Sanal ortamda bir araya gelen duyarlı sivil toplum örgütleri, Türkiye’ye özgü bir kısaltma üzerinde çalışıyor. Acil durum ekipleri, uygulamanın bir an önce hayata geçirilmesi için Ulaştırma ve Sağlık bakanlıkları ile cep telefonu şirketlerini harekete geçmeye çağırıyor. Cep telefonu üreticilerine de kampanyayı desteklemeleri için çağrıda bulunan acil durum ekipleri, cep telefonu üreticilerinden ürettikleri her telefona ICE ismini ekleyerek piyasaya sürerek kampanyaya katkıda bulunmalarını istiyor. Siz bu kampanyayı beklemeden ADA (Acil Durumda Aranacak) veya ACİL adı altında ilk önce aranacakların numaralarını telefonunuza kaydetmeye başlayabilirsiniz. [email protected] ACİL DURUM TUŞLARI FARKLI RENK OLABİLİR Dr. Feridun Çelikmen (International Hospital Eğitim ve İlkyardım Sorumlusu): ICE yani “Acil Durumda” adı verilen uygulama çok hoş bir çalışma. Türkiye’de böyle bir çalışma olmadığını çok net söyleyebilirim. Öncelikle çok mantıklı, mutlaka Türkiye’ye kazandırılması gereken bir çalışma. En kolay ulaşılması gereken numaralar belirli sembollerle, ulusal veya uluslararası işaretlerle işaretlenebilir. Akılda kalıcı ulaşılabilir kılınabilir. Renkleri farklı olabilir. Acil sistemler renk kodlarıyla dünyada işlerini yürütmektedirler. Kırmızı itfaiye, mavi sağlık, yeşil ormanı çağrıştırır. Buna benzer bir işaretleme yapılabilir. Aile içinde başka bir şey bulmak lazım. Ulusal bir işaretleme yapılmalı. Bu işe gönül veren birisi olarak bu numaralara acil ulaşılabilmesinin çok yararlı olacağı kanaatindeyim. Ama teknik bir olaydır ve ulusal normlara adapte edilmelidir. Mesela ev aranması gerekiyorsa ev resmi olan tuşa basılınca bağlantı kurulabilmeli. Cep telefonunuza kan grupları, tansiyon, hatta kalp grafiği gibi sağlık bilgileri kaydedilebilmeli. Bu bilgilere hasta baygın dahi olsa tek bir tuşla ulaşılabilir olmalı. Bunun doğru adresi Ulaştırma Bakanlığı ve GSM operatörleridir. Biz 911’i kuramadık. Bu işi yapanların yakınlarının canı yanması mı lazım? BÜTÜN CEP TELEFONU KULLANICILARINI KAPSAMALI Nasuh Mahruki (AKUT): Bence de çok akıllıca bir proje. Bir süredir internette tartışılıyor, birçok isim önerisi yapıldı. ICE gibi üç harf olması şart değil bence. ACİL1, ACİL2 diye kayıt yapılabilir. Türkiye’ye uyarlamak için AKUT acil durum ekipleri çalışıyor. Konuyu sadece İstanbul depremi ile ilişkilendirmek doğru olmayacaktır. Sadece İstanbulluların ihtiyacı gibi anlaşılır. Oysa herhangi bir zamanda, herkesin bir kaza, rahatsızlık, acil durum yaşama olasılığı bulunmaktadır. Bu projeye genel bakıp, tüm cep telefonu kullanıcılarını kapsayacak şekilde bir sisteme dönüştürmek, yani İngiltere’deki gibi yorumlamak daha doğru olacaktır. Bu konuyu olası acil durumlara karşı, kişisel iletişim çözümü olarak değerlendirmemiz gerektiğini düşünüyorum. AKUT elbette bu tür bir çalışmaya destek veririyor. M.YAŞAR DURUKAN-HÜSEYİN GÖKCAN - Zaman Pazar
<< Önceki Haber Acil durumda aranacak üç kişi... Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER