'Ürünün parası üreticinin cebine girmeden eriyor'


CHP Antalya Milletvekili Dr. Niyazi Nefi Kara, son 4 yıl içinde tarımda girdi maliyetlerinin 4 katı arttığını söyledi. Türk çiftçisi ve üreticinin halinin perişan olduğunu belirten Kara, iktidarın çiftçiye yaptıkları desteklemelerin bankadan çiftçinin cebine girmeden eridiğini, bu haliyle Avrupa Birliği(AB) çiftçisiyle yarışmasının imkansız olduğunu kaydetti.

Girdi maliyetleriyle ilgili açıklama yapana Kara, son 4 yıl içinde tarım, hayvancılık, narenciye, sebze ve meyve yetiştirme girdilerinde yüzde 400 artış olduğunu, buna karşı çiftçinin ürettiği ürünlerin fiyatlarının ise 4 yıldır yerinde saydığını ifade etti. Kara, "Türk çiftçisi dünyanın en pahalı mazotunu ve gübresini kullanıyor. Üreticinin, ürettiği ürünün parası daha cebine girmeden eriyor." dedi.

Çiftçinin ürettiğinin karşılığını alamamasının en önemli etkenin 13 yıllık AK Parti iktidarı döneminde üretici ve tüketici buluşmasının sağlanamaması olduğunu vurgulayan Kara, açıklamasında şunları dile getirdi: "Manavgat'taki karpuz, kavun, pamuk, Elmalı'da, Korkuteli'nde elma, armut, kayısı, şeftali, kiraz, yaz meyvesi üreticisiyle Kaş'ta, Gazipaşa'da Demre'de ile Kumluca'da örtüaltı sebze ürericisi ürettiğinin karşılığını alamıyor. Ürettiği ürünü sattığında üreticinin cebine giren para bir yıl süresince girdi maliyetlerine harcadığını masrafı karşılamıyor. Üretici tarlasında karpuzu 60 kuruşa zor yetiştirirken çürümemesi için yerinde 15 ile 20 kuruşa satmak zorunda kalıyor. Elmalı'da, Korkuteli'de 4 yıldır elma, armut ve yaz meyvesi fiyatları yerinde sayıyor. Girdi maliyetleri ise 4 kat arttı. Yılbaşından bu yana paramızın uluslararası para birimleri karşısında yüzde 23 oranında değer kaybetmesi çiftçinin ürün satımından cebine giren parayı tamamen eritti. Manavgat'ta Finike'de portakal üreticisi ürününü ürettiği fiyata satamadı. Zarar etti. Türk çiftçisi ve üreticisi son 30 yılın en kötü yıllarını yaşıyor."

Öte yandan 30 yıldır Antalya'nın Korkuteli ilçesinde meyve yetiştiriciliği yapan İsmail Gülcemal, elma ve yaz meyvesi fiyatlarının 5 yıldır yerinde saydığını, girdi maliyetlerinin ise 4 katı arttığını söyledi. Bundan 20 yıldır önce Korkuteli ve Elmalı ilçelerinin en önemli gelirini meyvecilik oluşturduğunu belirten Gülcemal, son yıllarda meyve fiyatları para etmediği için ağaçlar kesilerek yerini yazlık için villa yapımlarına bıraktığını kaydetti. Gülcemal, "Mazot, gübre, ilaçlama, sulama ve işçilik maliyetleri çok yükseldi. Üretici elma, armut, kayısı ve vişneyi sattığında yıl içinde biriken borçlarını ödemeye gittiğinde cebinde para kalmıyor. Onun içinde meyve yetiştiriciliği yapmaktan vazgeçiyor. Meyve bahçesini kat karşılığı bir meteahhite vermeyi daha karlı buluyor. 20 yıl öncesine kadar meyve üretiminden çok iyi paralar kazandım. Fakat son yıllarda hep zarar ettik. Emeğimizin karşılığını alamadık." ifadelerini kullandı.

Korkuteli'nde yaz meyvesi yetiştiriciliği yapan Mehmet Yılmaz da yaz meyvesi fiyatlarının 4 yıldır yerinde saymasına karşın girdi maliyetlerinin sürekli zamlarla 4 katı arttığını söyledi. Bahçede ağacın başındaki meyve fiyatıyla manav ve alışveriş merkezlerinin manav reyonlarında satılan meyve fiyatlarında uçurum olduğunu belirten Yılmaz, parayı üreticinin yerine aracının kazandığını ifade etti.

Manavgat Ziraat Odası Başkan Yardımcısı Şadi Çetin ise ilçede 3 yıldır portakal fiyatlarının yerinde saydığını, buna karşın girdi maliyetlerinin sürekli arttığını söyledi. Portakal üreticisinin ürününü 40 kuruşa satmada müşteri bulamadığının altını çizen Çetin, "Girdi maliyetlerinin yüksekliği narenciye üreticinin belini büktü. Sattığı ürünün parası girdi maliyetlerini karşılamıyor. Üretici çok zor durumda." ifadesinde bulundu.
CİHAN
<< Önceki Haber 'Ürünün parası üreticinin cebine girmeden eriyor' Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER