32.GÜN BUNU NİYE YAPTI

Bu programda hakaret var, küfür var, havada uçuşan bardaklar var. Peki ama niye ?


Bunun adı televizyonculuk, programcılık, habercilik falan değil. Bunun adı düpedüz yeni bir projenin sahaya sürülmesi. Ne bu proje ? Türkiye’yi yeni bir gerilim noktasına ulaştırmak, insanları keskin taraflara ayırıp kamplaştırmak. Daha da ötesi kavga ettirmek. Kavgayı alenileştirmek, normalleştirmek, fikrine tahammül edemediğinin üzerine yürümek. Yıllarca kaşıdıkları, kışkırttıkları, eştikleri, deştikleri yarayı patlatmak. Türkiye’nin habercilik klasiği 32.Gün kendi arşivlerine kara leke olarak geçecek bir yayınla milletin karşısına çıktı. Bunun adı vatandaşa ‘ya ondansın ya bundansın’ demek. Bunun adı toplumu iki uçtan birini seçmek, desteklemek zorunda bırakmaya dayatmak. Kendini sağ ve muhafazakar olarak görüyorsan tarafın Vakit’tir. Sol ve Atatürkçüysen üstelik çağdaşsan çizgin ve yerin Cumhuriyet’tir. 32. Gün’ün yaptığı Türkiye’yi bu iki çizgi arasına hapsetme girişimi. 32. Gün’ün sahnelediği piyes bu milleti kavga ettirmenin yeni yolu, yeni tezgahı. Mehmet Ali Birand’ın bile böyle bir tezgahın içinde olmaya cesaret edemediği bir oyun sahneye konuldu ekranda. En son tertiplenen ve 20-30 bin kişinin ancak katıldığı taşımalı mitingden istediklerini elde edemeyenlerin toplumu yeni kamplaştırma projesi. Türkan Saylan’ın cenazesinden bekledikleri gerilimi oluşturamayanların yeni pişkinliği. Hiç yapılmayanı yapmak. İki sivri ucu karşı karşıya getirmek. Üstelik hakaretler, küfürlerle seviyeyi yerle yeksan ederek. Üstelik sözlü saldırılarla yetinilmeyip ekranı fiili saldırıya açarak. Bir yanda Cumhuriyet yazarları Mehmet Faraç ve Ümit Zileli diğer yanda Vakit yazarı Serdar Arseven. İki tarafın da kavgadan kaçmayacak lafın altında kalmayacak isimleri özenle seçilmiş karşı karşıya getirilmiş. 32. Gün’de ring kurulmuş. Kim dövüştürülecek ? Millet. Herkes tarafını seçecek, kimi destekleyeceğine karar verecek. Üsluplar kışkırtıcı. İki uçtan birine mahkumsun. Çünkü arası yok. Farkına varmadan bir tarafta yer alıyorsun. Programı yapan Rıdvan Akar ‘yapmayın etmeyin’ diye araya girmeye çalışıyor. Timsah çırpınışları. Ne bekliyordun bu ekipten ? Bu ekibi niye çağırmıştın ? Kavga etsinler diye değil mi ? Ettiler işte ? Birbirlerine küfür bile ettiler. Bardaklar havada uçuştu. Faraç Arseven’in kafasını yarmaya kalktı. Yeni toplum mühendislerinin son oyunu. Hem de lisanslı orijinal oyun. 32. Gün damgalı. Yakışmadı. Birand akıllı adam bu topa girmedi. Rıdvan Akar; Allah sana akıl versin. Milletin üzerinden çekin artık elinizi.
<< Önceki Haber 32.GÜN BUNU NİYE YAPTI Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:  
ÖNE ÇIKAN HABERLER