TEKİRDAĞ (A.A) - Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) Başkan Yardımcısı Mustafa Kuruca, Biyometrik kimlik doğrulama sistemini Türkiyede yaygınlaştırmayı amaçlıyoruz dedi.
     SGK İl Müdürlüğünce Namık Kemal Üniversitesinde (NKÜ) düzenlenen Sosyal Güvenlik Reformunun Yansımaları ve Sosyal Güvenlikte Teşvik Uygulamaları konferansına katılan Kuruca, burada yaptığı konuşmada, 1999 yılında TBMM tarafından kabul edilen 4447 Sayılı Yasanın sosyal güvenlik sisteminin önemli milatlarından biri olduğunu söyledi.
     Söz konusu yasayla emeklilik yaşının biraz ötelendiğini, bir takım kademeli geçiş sistemi mevcut sistem içerisinde bulunanların haklarını koruma adına değişiklikler yapıldığını belirten Kuruca, bu yasa ile yapılan değişikliklerin yeterli olmadığı gerekçesiyle 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Yasası ile sistemin revize edildiğini ifade etti.
     Bu noktaya gelmeden önceki ilk adımın kamu hastanelerinin Sağlık Bakanlığında birleştirilmesi olduğunu anlatan Kuruca, şöyle konuştu:
     Vatandaşlarımız, çalışma statüsü ne olursa olsun, ister işçi, memur, esnaf, emekli, ister isteğe bağlı pirim ödeyen, hatta prim ödemeyenler bile bu gün sağlık yardımlarını hemen hemen eşit düzeyde alabiliyorlar. Devlet tarafından yeşil kartlı dediğimiz vatandaşların primi finanse ediliyor ve bunlar sağlık yardımlarını ve ilaçlarını eczanelerden alabiliyorlar. Bu sistem 2005 yılında SSK hastanelerinin Sağlık Bakanlığına devriyle başlamıştır.
     İşlemlerini e-devlet projesi çerçevesinde yürüten ve elektronik ortamda en fazla yapan kurumun yüzde 61 ile SGK olduğunu anlatan Kuruca, bu oranın kendileri için yeterli olmadığını bildirdi.
    
     -Biyometrik Kimlik Doğrulmama çalışmaları-
    
     Kuruca, vatandaşların işlemlerini, evinden, ofisinden, iş yerinden internet ortamında hızlı bir şekilde yürütmesini istediklerini dile getirerek, bununla ilgili olarak planladıkları ve hayata geçirecekleri birçok uygulamanın olacağını kaydetti.
     SGK olarak Biyometrik Kimlik Doğrulama ile ilgili çalışmaların devam ettiğini ifade eden Kuruca, şöyle devam etti:
     Avuç içi damar izi diye bir uygulama var. Bunu bir Japon firması uluslararası çözümü ve lisansını almış. Bu uygulama ile her bireyin T.C. numarası avuç içi ile eşleştiriliyor ve o birey hastaneye gittiği zaman bir cihaz ile bir saniyede kimlik doğrulaması yapılıyor ve tedavi ediliyor. Biyometrik Kimlik Doğrulama sistemini Türkiyede yaygınlaştırmayı amaçlıyoruz. Böyle bir uygulamaya ihtiyaç duyduk. Çünkü, özellikle özel hastaneler olmak üzere ve ülkemizin belli bölgelerinde kişilerin T.C. numaraları ele geçirilip, hastaneye gitmediği halde tedavi görmüş gibi faturalar yazılıp, SGKdan paralar alınıyordu. Bunu da kontrol etmeniz, her hastanenin başına, her hekimin başına bir kişi bulundurmanız mümkün değil. Bu sistemle sadece hastaneye giden hastaya tedavi faturası kesilebilecek.
    
     Muhabir: Yavuz Karaduman
     Yayıncı: Murat Paksoy