2011 - Hüseyin Haskan - İlk defa 2002 yılında Antalya'dan getirilen fidelerle 5 dönümlük arazide böğürtlen üretimine başlayan Mersin'in Silifke ilçesinde aradan geçen 9 yılda üretim alanları 34 kat arttı. Silifke'de böğürtlen üreticileri, bu yıl ilk kez ürünlerini ihracatta da değerlendirebildikleri için hasat sezonunu mutlu kapadı. Silifke Böğürtlen Üreticileri Birliği Başkanı Fatih Güngör, AA muhabirine yaptığı açıklamada, böğürtleni ilçede ilk defa 2002 yılında Antalya'dan getirilen fidelerle 5 dönümlük bir arazide üretmeye başladıklarını, ürünün rağbet görmesinin ardından üretim alanının her geçen yıl arttığını ve bu yıl 170 dönüm araziden 400 ton rekolte elde edildiğini söyledi. Üreticinin böğürtlene bu kadar çok ilgi göstermesinde ilçenin uyguin iklim koşullarına sahip olmasının etkili olduğunu ifade eden Güngör, ''Çünkü iklimimiz sayesinde Türkiye'nin ilk böğürtlen hasadı burada yapılabiliyor. Bunun yarattığı avantajı da üreticilerimiz iyi kullandığı için, artık ilçemiz böğürtlen üretiminde de iddialı konuma gelecek'' dedi. Hasadı Eylül ayı sonunda tamamlanan böğürtlenin 1.80 TL'den alıcı bulduğunu anlatan Güngör, şöyle devam etti: ''Böğürtlen, ilçede çiftçilerin önemli geçim kaynaklarından birini oluşturuyor. Böğürtlenler bu sene hem verim hem de fiyat bakımından üreticileri memnun ederken, istihdama da katkı sağlıyor. Böğürtlen üretim maliyetinin düşük olması nedeniyle çiftçiler tarafından tercih edilen bir ürün. Ürün ilçenin iklimine iyi şekilde adaptasyon sağladı. Yüksek verimi ise üreticinin yüzünü güldürüyor. Taze tüketiminin yanında reçel, marmelat, pasta ve kozmetik ürünler gibi çok çeşitli alanlarda kullanımı ise üreticileri böğürtlene yönlendiriyor.'' -İlk defa ihraç edildi- İlçede üretimi yapılan böğürtlenin bir bölümünün, bu yıl ilk defa başta Almanya, İngiltere, Fransa olmak üzere Avrupa ülkelerine ihraç edildiğini vurgulayan Güngör, bu yıl 100 ton ihracat gerçekleştirdiklerin ifade etti. İthalatçı ülkelerin ürünlerinden memnun kaldığı yönünde bilgi edindiklerini bildiren Güngör, ''Bu yüzden önümüzdeki yıl daha fazla ihracat yapabilmek için kolları sıvadık. Hedefimiz daha fazla ürün hasat edip, üreticimizin emeğini boşa çıkarmamak ve ülkemize döviz girdisi sağlayabilmek. Şimdilik her şey yolunda görülüyor ve geleceğe umutla bakıyoruz. Zaten bu yıl ihraç ettiğimiz 100 ton az gibi görünse de, bizim için çok önemli. Çünkü tıpkı 9 yılda üretim alanlarımızı 34 katına çıkarabildiysek, ihracat rakamlarımızı da kısa zamanda çok yüksek oranlara taşıyabiliriz'' diye konuştu. -Antioksidan ve kansere karşı etkili- Böğürtlenin antioksidan ve C vitamini açısından oldukça zengin bir meyve olduğuna dikkati çeken Güngör, şöyle konuştu: ''Yapılan araştırmalarda böğürtlenin, bünyesinde barındırdığı antioksidanlar ve renk veren maddeler nedeniyle bağışıklık sistemini güçlendirerek kanser türlerine karşı koruyucu etkisi olduğu tespit edildi. Böğürtlen, organik asitler, mineraller ve vitaminler bakımından çok zengin bir meyve. Böğürtlen ayrıca, kansere karşı adeta kalkan görevi üstleniyor. Ayrıca kanı incelterek kan şekerini dengeleyen böğürtlen, diyabet rahatsızlıkları olan hastalar için önemli bir şifa kaynağı. Günde bir avuç böğürtlen yenmesi, sağlık açısından son derece yararlı.'' Böğürtlenin cildi yenileyerek canlandırdığını, bu yönüyle de kozmetik sanayisi tarafından değerlendirildiğini vurgulayan Güngör, sindirim sistemi ile kalp damar rahatsızlıklarına da iyi geldiğinin bilindiğini sözlerine ekledi. (HAS-KRM-ST-ERS)05.10.2011 11:57:33