Yükseköğretimin yeniden yapılandırılması çalışmasında ana prensipler belirlendi

Yükseköğretimin yeniden yapılandırılması çalışmasında ana prensipler belirlendi

Yükseköğretim Kurulu (YÖK), yükseköğretimin yeniden yapılandırılması çalışmasında ana prensipleri belirledi. YÖK Başkan Vekili Yekta Saraç, yükseköğretimin yeniden yapılandırılması çalışmaları çerçevesinde geçtiğimiz aylarda bir komisyon kurulduğunu hatırlattı. Saraç, Komisyon'un çalışmanın hangi temel ilkeler çerçevesinde şekilleneceği konusunda bir çalışma yaptığını belirtti. Belirlenen bu başlıkların yön verici olacağını belirten Saraç, komisyon çalışmalarına Hacettepe Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Kazdağlı, Galatasaray Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ethem Tolga ve Prof. Dr. Öktem Vardar'ın da destek verdiğini dile getirdi. Çalışmanın bugünkü YÖK Genel Kurulu'nda üyelerin bilgisine sunulduğunu kaydeden Saraç, bir ay içinde yapılacak bir toplantıda da üniversite rektörleri ile görüş alışverişinde bulunacaklarını kaydetti. Saraç, ardından öğrenci temsilcileri, sivil toplum örgütleri ve tüm ilgilerle de görüşeceklerine dikkat çekerek, "İlgili tarafların önerileri çerçevesinde çalıştay düzenlenecek ve teknik bir çalışma yapılacak." dedi. Saraç, yükseköğretimin yeniden yapılandırılması çalışmasının şeffaf ve katılımcı bir şekilde sürdürüleceğinin altını çizdi. "LOKAL ÇÖZÜM ARAYIŞLARI YERİNE, YÜKSEKÖĞRETİMİN YENİDEN YAPILANDIRILMASI GEREKLİ" YÖK'ten verilen bilgilendirme notunda, ana prensipler 'çeşitlilik', 'kurumsal özerklik ve hesap verebilirlik', 'performans değerlendirmesi ve rekabet', 'mali esneklik ve çok kaynaklı gelir yapısı' ile 'kalite güvencesi' olarak sıralanıyor. Açıklamada, yükseköğretim alanında bugün gelinen noktanın, sorunlar ve sorunlu alanlar için lokal çözüm arayışlarına yönelme yerine yükseköğretim sisteminin yeniden yapılandırılmasını gerekli kıldığı belirtildi. "Yükseköğretim alanında zaman zaman yapılan kısmi değişiklikler yerine yapısal değişimin hangi düzeyde yasal bir düzenleme gerektirdiği bir engel olarak görülmeden bu yönde bir irade ortaya konulması gereği vardır." denildi. Bu sürece ilgili tarafların katılımının başlangıç aşamasında sağlanarak bir model oluşturulması gerektiği, daha sonra da bu modelin kamuoyunda yeterince tartışılmasının sağlanması, nihai şekli verildikten sonra da siyasi karar alıcılara bu modelin sunulması gerektiği belirtildi. Bütün bu sürecin şeffaflık ve katılımcılık içerisinde sürdürülmesi gerektiği vurgulandı. Kurulun çabasının, yükseköğretim sisteminin belirtilen temel prensipler üzerine bina edilmesi, sistemin tüm bileşenlerinin bu prensipler ışığında katılımcı bir süreçte geliştirilmesine yönelik olacağı kaydedildi. "YÜKSEKÖĞRETİMDE ÇEŞİTLİLİK" Açıklamada 'çeşitlilik' ara başlığı altında, yükseköğretimde çeşitliliğin muhtelif boyutları bulunduğu belirtildi. Bazı kurumların temel veya uygulamalı araştırmalarda yoğunlaşmış iken diğerlerinin eğitim ağırlıklı veya topluma hizmet odaklı olabildiğine dikkat çekildi. "Karar alma mekanizmaları ve yönetim sistemi, eğitim şekli (birinci ve ikinci öğretim, uzaktan öğretim, yaşam boyu eğitim ve benzeri ağırlıklı) gibi konularda farklılaşmaya imkan tanıyan, ayrıca devlet, vakıf veya uluslar arası üniversite modelleri hayata geçirilebilir." denildi. "YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARINA SERBEST HAREKET İMKANI VERİLMELİ, İŞLEM VE KARARLARININ SONUÇLARINDAN SORUMLU TUTULMALI" Yükseköğretim kurumlarına serbest hareket imkânı verilmesi, bununla birlikte işlem ve kararlarının sonuçlarından sorumlu tutulmasının bu sistemin temel ilkelerinden olacağı aktarıldı. Kurumsal özerklik, yükseköğretim kurumlarının mali konular da dâhil olmak üzere kendi tercihleri doğrultusunda gelişmeleri olarak tanımlandı. "Kurumlar tüm faaliyetlerinin hesabını kamuya ve ayrıca iç ve dış paydaşlara verecek sistemi ve süreçleri geliştirmek durumundadır." ifadelerine yer verildi. "ÇIKTI VE SÜREÇ KONTROLLERİ YAPILMALI" Mevcut sistemdeki öğrenci ve öğretim elemanı girişinde öngörülen asgari standartların yanı sıra 'çıktı ve süreç kontrollerini' geliştirecek ve yerleştirecek bir sistem tasarımı yapılması gerektiği belirtildi. Sonucu veya performansı değerlendirmeyi sağlayacak yeni açılımlara fırsat verileceği kaydedildi. Kurumların başarısının ortaya konmasının, ancak çeşitliliğe imkân veren rekabetçi bir ortam ile mümkün olduğu aktarıldı. "MALİ KAYNAKLAR ÇEŞİTLENDİRİLECEK, KAYNAK KULLANIMINDA ESNEKLİK SAĞLANACAK" Finansal esneklik ve çok kaynaklı gelir yapısının, yükseköğretim kurumlarının özerkliğini tamamlayan unsurlar olduğuna dikkat çekildi. Yükseköğretim kurumlarının mali kaynaklarının çeşitlendirilmesi, zenginleştirilmesi ve kaynak kullanımında esneklik sağlanmasının kurgulanacak sistemin temel ilkelerinden biri olacağı aktarıldı. Öğrenim giderlerinin karşılanmasında mevcut devlet desteğinin yanı sıra yeni destek mekanizmalarının da bu sistemde yer alacağı dile getirildi. "ULUSAL BİR KALİTE SİSTEMİ OLUŞTURULACAK" Uluslar arası kalite kuruluşları tarafından da tanınan ulusal bir kalite sistemi oluşturulacağı belirtildi. Kalite güvencesi sisteminin nihai amacının mezunların, yükseköğretim kurumları tarafından taahhüt edilen bilgi, beceri ve yetkinlik ile donatılmasını temin etmek olduğu kaydedildi. YÖK'ün bilgi notunda ayrıca şu görüşlere yer verildi: "Bu temel zihniyet ve ilkeler çerçevesinde yükseköğretimin yeniden yapılandırılması çalışmaları belli bir süreç dâhilinde yürütülecektir. Çok kısa bir zaman içerisinde ilk önce üniversitelerimizin rektörlerinin, daha sonra konunun diğer ilgili bütün taraflarının katkılarının teminine çalışılacak, şeffaflık ve katılımcılık ile bu süreç yürütülecektir."
<< Önceki Haber Yükseköğretimin yeniden yapılandırılması çalışmasında... Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER