MARDİN (A.A) - Denizi olmayan yerde doğup, hobi olarak evlerindeki havuzda yüzmeye başlayan ardından da dalgıç sporuyla tanışan ve Sualtı Sporları Federasyonu Başkan Yardımcılığı görevine yükselen Bedri Sincar, profesyonel dalgıç ve eğitmenliğinin yanı sıra su altı fotoğrafçılığında da 14 ödüle sahip.
     Sincar, 1970 yılında Mardin Yolağzı köyünde başlayan yaşamındaki başarı hikayesini AA muhabirine anlattı. İstanbula 1988 yılında gelerek turizm ve inşaat sektörüne girdiğini söyleyen Sincar, Hobi olarak İstanbuldaki evimizin havuzunda yüzmeye başladım, ardından dalış sporuyla tanıştım dedi.
     Su altı sporlarına çok geç başladığını belirten Sincar, şöyle konuştu:
     Mardin ve Midyatta deniz olmadığı için her duyan hayretini gizleyemiyor. Deniz olmadığı için nasıl eğitmen veya sualtı federasyon yönetim kuruluna ve başkan yardımcılığına yükseldin diye soruluyor. Hobi olarak başladım ve hobimi geliştirdim. Sonra profesyonel hale geldim. Önce yüzme ve dalışla başladım, ardından kursa katıldım ve 1999 yılında yıldız dalgıç oldum. Sonra her yıl dalışı bırakmadan, bir yıldız, iki yıldız, üç yıldız oldum. Profesyonel dalda dalgıç oldum daha sonra bir yıldız eğitmen, iki yıldız eğitmen en son kur direktörü oldum. Şu anda en üst seviye su altı eğitmen, hem ilk yardım cankurtaran eğitmeniyim. Tecrübemle beraber, son 4 yıldır Türkiye Sualtı Sporları Federasyon Başkan yardımcılığı görevini yürütüyorum.
    
     -Derin mavi büyüledi-
    
     Daldığında gördüğü güzelliklerin kendisini çok etkilediğini dile getiren Sincar, Derin mavi beni öylesine büyüledi ki bir daha ayrılmamak üzere bağlandım. Derinliğin verdiği esrarengiz güzelliği seyrederken,
     nefesimin sesi ile baş başa kalıp sadece kendim olmak, huzur ve özgürlük hissi zamanla tarif edilemez bir mutluluk kaynağı oldu benim için. Gördüklerimi karelere taşımak, paylaşmak istedim diye konuştu.
     Bugüne kadar ulusal ve uluslararası su altı fotoğrafçılığı ve görüntü dallarında 14 ödül kazanan, 5 sergi açan Sincar, gençlerin spor yapmaları nasihatinde bulunarak, şöyle konuştu:
     Her çocuk ve genç muhakkak bir spor dalıyla uğraşmalı. Yüzme, dalış, hokey, rugby, serbest dalış olabilir muhakkak bir spor ile uğraşması gerekiyor. Spor yapan çocuk daha zeki, daha sağlıklı, zihni açık, insanları seven ve kötülüklerden uzak olur. İçki ve sigaradan uzak olur.
    
     Muhabir: Selahattin Erol / Necdet Doğruyol
     Yayıncı: Behçet Güngör